  |
|
Reklam mı yoksa hüzünlü bir aşk öyküsü mü?
İbrahim Tatlıses ve Hülya Avşar... Türk halkının en çok duyduğu, izlediği ve okuduğu iki isim... Bir dönem adları tüm film ve gazino afişlerinde yan yana yazılıyordu. Sonra ne olduysa oldu, hem özel hem de iş hayatlarında bambaşka yollara gittiler. Tatlıses yaşamını kendi mahallesinde sürdürdü. Yaşayışını, zevklerini ve davranışlarını hiç değiştirmedi. Hülya Avşar ise evlendikten sonra başka bir mahalleye taşındı. Orada iyi yemek yapmak yerine iyi tenis oynamak geçerliydi. Mahalleler farklı olunca isimleri uzun süre yan yana gelmedi. Ta ki Hülya Avşar, Kaya Çilingiroğlu'ndan boşanıncaya kadar... Tatlıses'in "Hülya Hanım'a aşığım" lafını çok kişi reklam olarak gördü. Kimse "Tatlıses'in reklama ihtiyacı mı var?" diye düşünmedi. Oysa bu sözlerin üzerinde kafa yormak mümkündü. Mesela İbrahim Tatlıses neden daha önce değil de, boşanma davası biter bitmez böyle bir açıklama yaptı? Mert Anadolu delikanlısı evli bir kadına ilan-ı aşk etmez, diye mi? O söz gündeme gelmek için mi edildi, yoksa geçmişte yarım kalmış birşeylerin itirafı mıydı? Ayşegül ya da Asena veya o veya şu derken, Tatlıses ile ilgili insanın kafası fena halde karışmıyor değil. Ama bu söz de yakında piyasa çıkacak kaset promosyonu olacak sözler değil. Belki de tüm yaşananlara karşı 'hala aklımdasın' mesajıydı. Konuya bir de Hülya Avşar açısından bakmayı deneyelim... Avşar Kızı, yeni mahallesinde daha iyi zaman geçirecek oyunları buldu ama ya mutluluğu? İhanet deseniz sonucu öteki mahalleden farklı olmadı. Yeni mahallesinde de Hülya Avşar hep ortalığı derleyen toplayan oldu. Bazen kocasını, bazen kardeşini, bazen de annesini... Hülya Avşar'ın bir ilişkisi olduğu ama karşı taraf istemediği için bunu açıklayamadığı konuşulup duruyor. Bir yanda ilan edilemeyen ve gizli gizli yaşanmak zorunda kalınan bir ilişki. Diğer yanda ise yıllar öncesinden gelen ve herkese ilan edilen bir aklımdasın mesajı... Kim olursa olsun bu insanın hoşuna gider... İbrahim Tatlıses'in televizyonda Hülya Avşar'a evlenme teklif etmesi şakaydı. Bunda şaşılacak birşey yok, zira ikisi de farklı mahallelerin insanları olduklarını biliyorlar. Ama bu atışmalı diyaloğa sadece reklam demek de doğru değil. Tüm bu yaşananlara belki biraz pişmanlık, belki biraz 'mahalleden taşındın da ne oldu' sitemi ve belki de 'keşke böyle olmasaydı' hatırlatması demek mümkün.
|