 |  |
  |
|
Bir... Sadece 'bir' kelimenin önemi
Dün gazeteler Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'deki 'etnik farklılıklar ve din' konusundaki sözlerinin yorumuyla doluydu. Ve özetle şöyle deniyordu: "Başbakan dini 'üst kimlik' olarak görüyor. Bu laik bir devlette mümkün değildir. O zaman millet değil, ümmet oluruz." Önce Türkiye'de 30 kadar etnik grup olduğunu belirten Erdoğan'ın, ardından tam olarak ne dediğini merak ettim. Bir gazetede aynen şu cümle vardı: "Türkiye'de Türkü vardır, Kürdü vardır, Lazı vardır, Çerkezi vardır, Gürcüsü vardır, Abhazı vardır, aklınıza ne gelirse. Bizdeki etnik unsurları birbirine bağlayan önemli bir din bağı vardır. Çünkü Türkiye'nin yüzde 99'u Müslüman'dır. Bizdeki etnik unsurları birbirinden ayıran ya da bağlayan bağ, Yugoslavya'daki gibi Hırvat, Boşnak, Sırp gibi değildir. Yugoslavya'da savaşlar başladığı zaman birbirlerinden boşanmışlardır, ayrılmışlardır." Başka bir gazetede ise aynı cümle şöyleydi: "Bu etnik unsurlardan oluşan bir ülkedir Türkiye. Türkiye'de Türk'ü, Kürt'ü, Lazı, Çerkezi, Gürcüsü, Abazası, Arnavutu, Boşnağı vardır. Ve bütün bunlar birbirleriyle içli dışlı olmuşlardır. Bizdeki etnik unsurları birbirine bağlayan, ayrıca önemli bir din bağı vardır. Çünkü Türkiye'nin yüzde 99'u Müslümandır. Yani bizdeki etnik unsurları birbirine bağlayan veya ayıran bağ, Yugoslavya'daki gibi değil. Boşnak, Sırp, Hırvat birliklerinden çok farklıdır. Bunlar birbirlerine kız alıp vermişlerdir. Savaş başladığında biliyorsunuz, birbirlerinden boşanmışlardır." İki cümle arasındaki fark ne? 'Ayrıca' kelimesi! Bu kelimeyi ortadan kaldırdığınızda, Başbakanın 'dinin' bir üst kimlik olduğunu ileri sürdüğünü sanabilirsiniz. Halbuki 'ayrıca' diyor. Yani Türkiye'deki farklı etnik grupların bireyleri... 'Sadece' cumhuriyetin vatandaşı oldukları için... Ya da 'sadece' birbirleriyle evlendikleri için birbirine bağlanmış olmuyor... Buna ilave olarak (ayrıca), nüfusun yüzde 99'u Müslüman olduğu için, gruplar arasındaki bağ daha da pekişiyor. Başbakanınki, 'sosyolojik' diyebileceğim bir değerlendirmedir. Gayet 'eksik' kalmasına rağmen ben de bu sözlerin altına imzamı atarım. Ama... Eğer "üst kimlik dindir" değerlendirmesini yapsaydı (ki yapmıyor), o zaman işin rengi değişirdi. "Atma, din kardeşiyiz" derdim! Gördünüz işte: Bazen bir kelimenin varlığı ya da yokluğu ne kadar önemli oluyor.
|