|
 |
 |
 |
|
|
Terörden mi yanasın demokratikleşme-den mi?
Türkiye'nin "demokratik bir cumhuriyet"e dönüşmesinden nefret edenlerin, en sonunda PKK terörüne sığındıkları bir aşamaya geldik... Statükonun devamını isteyenler bu kez PKK teröründen medet ummakta... Bu işin iç ve dış ittifakları var... İçerde, PKK etrafında siyaset yapmayı arzulayanlar, devletin AB sürecine en son noktaya kadar direnen kesimi, terörden her türlü rantı sağlayanlar... Dışarıda ise Türkiye'nin AB yolunu kesmek isteyenler... Bunlara bir de Türkiye'nin Irak'taki gelişmeler konusundaki yaklaşımından rahatsız olan ABD'nin mesaj yollama arzusu da eklenebilir...
Olup biteni sadeleştirince, bir yol ayrımı ortaya çıkıyor: Demokratikleşmeden yana olanlar ile terörden medet umanlar... PKK terörü, sivil siyasetin önünü kesmek isteyenlerin işine yarıyor... Demokratikleşme sürecine tam da AB tam üyelik müzakeresi öncesinde son verecek eski dönem tedbirlerinin seslendirilmesi PKK terörü sayesinde oldu... Eskiye özlem duyanlardan, siyasi pozisyonlarını kuvvetlendirmek isteyenlere olağanüstü durumdan rant sağlayanlara kadar geniş bir "terör lobisi" oluşmakta... Terör lobisinin epeydir iştahı kabarmakta... Dış dünya ile siyasal ve ekonomik ilişkilerin kesilmesi, Türkiye'nin her türlü ekonomik dış ilişkisinin askıya alınması, koyu bir tecrit politikasının uygulanması ve Kuzey Irak'a girilip buradaki güçler ile çatışılması... Bunlar, Türkiye'de devletin içinde ve dışında yuvalanan bir grubun arzusu... Bu politika muhakkak ki Türkiye'yi bir kan bulamacından geçirmek isteyen her türlü gücün de işine geliyor... Eğer Türkiye'yi bölmek isteyen bir dış güç var ise, onların en büyük yardımcısı bugünkü bu tecrit politikasını tırmandırmak isteyenlerdir.
Tayyip Erdoğan bu süreci durduran bir inisiyatif alarak doğru olanı yaptı... Gerek Ankara'da "Kürt Sorunu" olarak durumu değerlendirmesi, gerek çözümün "daha fazla demokratikleşmeden" geçtiğini vurgulaması, gerek "demokratik cumhuriyet" arzusunu ifade etmesi bu açıdan önemli... Bu söylemi dün Diyarbakır'da da devam ettirdi... "Geçmişte yapılan hataların" kabulü, "Türkiye'nin kendisiyle hesaplaşmaktan korkmayacağının" belirtilmesi bu zincirin yeni halkalarını oluşturdu... Ne var ki, bölge bu tür söylemlerden her defasında umutlandı ama ardını bir türlü göremedi... Demirel-İnönü koalisyonunun "Kürt realitesini tanıması" ya da Mesut Yılmaz'ın "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer demesi" hep ilk ve son adım olarak kaldı... Kürt sorununu hafifleten ve PKK'nın varlığını anlamsızlığa doğru iten gene AB'nin Kopenhag Kriterleri oldu... Zaten terör kışkırtıcıları da bu süreci durdurmak azminde...
Tayyip Erdoğan'ın dünkü Diyarbakır gezisi bölgede büyük bir heyecan fırtınası estirmediyse, bunun nedeni daha önceki hayal kırıklıklarıdır... Bundan sonrası çok önem taşıyor... Eğer Tayyip Erdoğan bu çok olumlu ve statüko cephesine karşı inisiyatif alan çıkışını sürdürür ve altını beslerse sorun çok daha hızlı bir şekilde çözülme aşamasına doğru yol alır... Bölge insanının, bireysel ihtiraslar için teröre başvuran PKK ile yolunu iyice ayırır... Tabii bunun muhakkak sosyoekonomik çözümlerle desteklenmesi gerekiyor... İşsizliğin, sefaletin, umutsuzluğun pekiştiği bir bölgede demokratik gelişmeye karşı terörü kışkırtanları önlemek iyice zorlaşır çünkü.
"Demokratik cumhuriyet", devlet-birey ilişkilerini AB standartlarına taşıyan, vatandaşın hukuksal haklarını AB düzeyinde teslim eden bir yaklaşımı içeriyor... Ankara, Kürt sorununu çözmek istiyorsa devlet-birey ilişkilerini hızla AB ruhuna uygun bir hale getirmenin yanısıra, demokratik ülkelerin bu tür özel sorunları çözmedeki deneyimlerinden de acilen yararlanmalı... Bask sorunundan İRA'ya kadar yaşanmış bir çok çözüm var... Amaç, teröre karşı demokratikleşmeyi, PKK'ya karşı Kürt sorunundan muzdarip Kürt insanını, statükoculara karşı ülkeyi demokratik cumhuriyete dönüştüren AB sürecini, askeri yönteme karşı sivil siyaseti isteyenleri galip kılmak... Yapılan önemli hamlenin altının doldurulması ve bir takvim eşliğinde bunun hızlandırılması bu amacı çok daha hızlı bir şekilde hayata geçirebilir...
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|