 |  |
 |
|
İstanbul'da üfleme korkusunun sebebi
Trafikteki bir üfleme olayını yazmıştım.
Ertesi gün İstanbul Trafik Şube Müdürü Ali Kemal Hanlı'yı karşımda buldum. 40 yaşında, zehir gibi çalışkan, yüksek lisanslı bir müdür... İyi ki geldi, çok şey öğrendim.
İstanbul, rakamlara bakılırsa bir trafik cangılı sayılmaz ama direksiyon psikolojisi ve alkol yayagınlığı açısından tam bir cangıl denebilir. Bu cangıl ile 18 aydır uğraşan Hanlı, söze, Müdürümüz Celalettin Cerrah'ın verdiği güçle bayağı yol katettik, diye başladı.
İstanbul'daki kazalarda aşırı hız sebebi kağıt üzerinde yüzde 1 görünüyor. Ama genç müdüre göre, kazalarda aşırı hızın rolü, aslında yüzde 54...
Demek ki, 1200 kiloluk otomobili, çüüş deyince durduramıyor, arkadan bindiriyorsun...
Gelelim alkole: 1.00 promil (2 kadeh içki) kaza ihtimalini 10 kat arttırıyor. 1.50 promil ise, 25 kat arttırıyor.
Yani, 1 ufak rakının dibini görüp, bana bir şey olmaz abi zihniyetiyle direksiyona oturdun mu, hesapta olmayan bir yere çif köfte gibi yapışma ihtimali 25 kat artıyor.
Sürekli alkol kullananların kazaya karışma oranı yüzde 20, arada bir içenlerin oranı ise yüzde 43. Tabii buradan, "arada bir içiyorsanız, sürekli içmeye başlayın", anlamı çıkmıyor.
Toplam 1800 görevlisi ile İstanbullu sürücüyü zaptetmeye çalışan trafik polisinin esas başarısı ise şurada: (2003-2004 itibariyle)
Araç sayısı reel olarak yüzde 15 arttığı halde...
Yıllık kaza sayısı 95.379'dan, 100.638'e çıkarak, yüzde 5.5 artış göstermiş. Buna karşılık, ölü sayısı 185'ten, 175'e düşerek, yüzde 5.4 oranında azalmış.. Yaralı sayısı da yüzde 6.1 oranında azalmış. Kazalar ve ölümler Türkiye çapında artarken, İstanbul'da düşmüş...
Ali Kemal Hanlı bunu, şöyle açıklıyor: Sadece ceza yazmayı değil, önleyici denetimleri çok arttırdık. Sürücü, kontrol edildiğini algıladı.
Ben de şunu söyledim trafik müdürümüze: Altındaki arabayla veya öteki sürücülerle veyahut da şişedeki içkiyle sidik yarışına girenlerin caydırılması çok önemli. Nitekim, alkollü araç kullanmayı alışkanlık haline getirmiş olanlar, önce Allah'tan sonra da üflemekten korkar hale geldiler. Tebrik ederiz!
|
