Birkaç gündür Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında bir mektup meselesinden söz ediliyor. Mektup olayı Başbakan Davutoğlu'nun, aday tanıtım toplantısında bütün siyasi partilere yaptığı çağrıyla başladı. Çağrıda, seçim sürecinde partilerin kirliliğe yol açan afişleri asmaması, nezaket kuralları içinde rekabet edilmesi, şiddete karşı ortak tavır geliştirilmesi, cumhurbaşkanı ve lider ailelerinin iş karıştırılmaması dile getiriliyordu.
Bu açıklamaya sözlü olarak CHP olumlu, MHP ve HDP ise olumsuz tepki verdi. Ancak bu arada CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Başbakan'a konuyla ilgili bir mektup gönderdiği de yazılıp çizilmeye başladı. Hatta Başbakan Davutoğlu ABD gezisindeyken gönderildiği varsayılan mektupla ilgili şöyle diyordu: "(CHP'nin) Mektubu elime geçtiğinde detaylı şekilde inceleyeceğim ama ilk izlenimim, muhteva ile ilgili aldığım bilgi itibarıyla söylüyorum, olumludur."
Ancak çok sürmeden Başbakan Davutoğlu bu mektup olayının bir "rivayet" olduğunu da söyleyecekti: "Aday tanıtım programımızda çağrıda bulundum. Siyasi nezaket kuralları içinde rekabet edelim, şiddete karşı ortak tavır sergileyelim, aileleri bu işe karıştırmayalım. Bir tek CHP'den mektup geldiği rivayeti var ama mektup nerede biz de bilmiyoruz. Bize gelen bir şey yok. Mektup yerine whatsapp'la haberleşsek daha kolay olacak."
Gördüğünüz gibi mektup olayı biraz karışık. Peki, AK Parti cephesinin böyle gördüğü mektup olayına CHP cephesi nasıl bakıyordu? CHP'lilere göre Kılıçdaroğlu'nun, Davutoğlu'na yazdığı bir mektup yoktu. Ancak, önerilere destek verildiği gibi CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in, Ankara Ulus'tan Başbakan'a gönderdiği bir mektup vardı. İçeriğinde "çok özel" şeyler de olan o mektupla ilgili Tekin, şöyle diyordu:
"Mektubu ben yazıp gönderdim. Özel içeriğiyle ilgili bir şey söylemem doğru olmaz. Ama şunu söyleyebilirim, siyasete itibar kazandırmamız gerekiyor. Bunun için siyasi partilerin ortak tavır geliştirmesinde yarar var."
AK Parti ile CHP arasında başlayan mektup diyalogu beklendiği gibi gerçekleşmese de hedefine ulaşmış sayılır. Aslolan da bunun meydanlara yansıması... Onu da izleyip göreceğiz.