Bizim kuşaktaki herkesin içinden Demirel fay hattı geçmiştir. Hele ki meslekte 40 yılı aşmış iseniz, Demirel ile ilgili anılarınız elbette oluşmuştur. Ben Demirel'i anılar üzerinden değil, ekonomi dilinden değerlendirmek istiyorum.
Ülke yönetimine "seçkinci tekelinden" alıp "Çoban Sülü" ile de başka bir varoluşun yolunu açtı. Barajlar Kralı diye bilindi, "GAP'ı kaptırmam" söylemiyle altyapı ve yatırımın sembol isimlerindendi.
Türk siyasi hayatının darbelerle dolu fırtınalı geçmişinde üstlendiği rolü diğer yazar arkadaşlarıma bırakarak, ülke ekonomisinde oluşturduğu kilometre taşlarını sıralamak isterim. Boğaziçi Köprüsü ile partisini bütünleştirdiği seçim afişlerinde farklı bir Demirel, Cumhurbaşkanı olarak Çankaya'da ise daha farklı bir Demirel olduğunu düşünüyorum.
Halka yakın olan, esprili dili, pat ani soruya küt ani cevapları, seçim dönemindeki vaatleriyle tanıdığım Demirel'in gidişleri kadar iktidara gelişi de gürültülü olmuştu; IMF'nin vesayet yıllarında, kapalı ekonomi içinde devalüasyonlar, bütçe açıkları ve acı reçeteler, kemer sıkmalar...
Bütçesi zaten sürekli açık veren ekonominin finansmanında şok zamlar, Demirel ile anılır olmuştu. Seçim meydanında memura katsayı, çiftçiye taban fiyat ve işçiye toplu sözleşme vaatleri hep zam ve banknot matbaasıyla kaynaklaştırıldı.
Kronik yüksek enflasyon ortamında gelişen siyasi istikrarsızlıklar, ortalama 11 ayda bir yeni hükümet ihtiyacı doğuruyor ve Demirel bu dönemlerin baş aktörü oluyordu.
Rahmetli Özal'ın dışa açık büyüme modeliyle oyunun kuralını değiştirdiği dönemde, yasakları kaldırılmış Demirel'i bu defa "ANAP ne veriyorsa 5 fazlası" söylemiyle yine popülist tutumda bulduk. Öyle ki etkisini bugün dahi yaşadığımız emeklilik yaşının indirilmesi, 30 yılda 800 milyar $'a, özetle ülke milli gelirine denk düşüyordu.
İkinci Demirel profilinde ise devlet adamı kimliği, ordu ve bürokrasiyi önceleyen tutumu ön plana çıkmıştı. 28 Şubat sürecindeki tercihleri yanı sıra ekonomide Anadolu Kaplanları'nın, Anadolu holdingleri ve KOBİ'lerin dayak yediği ortamda, büyük sermayeden yana davranageldi.
Bugün iki farklı Demirel tablosu ile birlikte hepimizin hayatında bir dönemi kapadığımızı fark ediyorum. Ülkeme kattıklarını minnetle yâd ederek, Allah'tan rahmet diliyorum.