Başkanlık Sistemi Örnekleri ve Türkiye İçin Yol Haritası Sempozyumu'ndayız. Kürsüde, Cumhurbaşkanı Erdoğan var. Söylediği, başkanlık sistemiyle İnönü'nün Milli Şef'liğinin karıştırıldığıdır. Niye Türk tipi başkanlık sistemi olmasın? Bu potansiyel bizde var ve bunun üzerinde çalışmak gerekir.
Nitekim SETA (Siyaset Ekonomi ve Toplumsal Araştırmalar Vakfı) bu alanda bilimsel çalışma yapıyor. Dünyada başkanlık sistemi uygulamalarını masaya yatırıp bize özgü sistemin demokratikleşme, istikrar ve kurumsallaşma boyutunu inceliyor.
Geçen hafta Hürriyet'te Doç. Dr. Alican Kaptı ve Sebahattin Gültekin imzalı "Karşılaştırmalı Analizlerle Başkanlık Sistemi ve Türkiye" araştırması yayınlandı. Yazarların tezi "Amerika hariç iyi yönetilen ülkelerin parlamenter sistemi kullandığıydı" ve Türkiye'nin asla başkanlığı düşünmemesi gerektiğiydi.
Ancak dünyada kalkınmışlığın şartını parlamenter sisteme mahkûm gösteren bu çalışmayı tartışmaya açan raporlar da var. SETA'dan Ali Aslan, Nebi Miş, Erkut Ayvaz ve Hazal Duran'ın mukayeseli raporları, örnekleriyle başkanlık dünyasının imkân ve uygulamalarını masaya yatırıyor.
Bugün Türkiye, başkanlık sistemini gündemine almış bulunuyor. Şimdi detaylandırmaya başladık. Türk tipi başkanlık kavramının şekillenmesinde bu tartışmaların önemi büyük... Önerim www.setav.org adresine girip buradaki raporlara ve internetteki benzer kaynaklara göz atmanızdır.
Eğer biz başkanlık sistemini detaylandıracak isek, bunu niteliksiz kanaatlerle değil, nitelikli bilgiler ışığında yapmalıyız. Aksi halde bizi bir yere taşımayan sloganların algı kirliliğinden çıkamayız. Milli Şef ile başkanlığı karıştırır, geleceği şekillendirme çağında nitelikli zihin oluşturamayız.