Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün İran'a yaptığı ziyaret iki ülke ilişkileri için olduğu kadar bölge için de büyük önem taşıyor.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile yaptığı görüşmede Tahran yönetimine "En pahalı gazı sizden alıyoruz, fiyatı indirin daha fazla alalım" sözleriyle tepki koyan Erdoğan'ın temasları, Yemen'deki çatışmanın bir an önce bitirilmesi için de büyük önem taşıyor.
8 anlaşma ve bir mutabakatın imzalandığı dönüş yolculuğunda gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı, yaptırımların kalkmasıyla Türk işadamları için ciddi yatırım fırsatları doğduğunu söyledi. "Otomotiv sektöründe biz İran'a çok rahat girebiliriz" diyen Erdoğan, şu mesajları verdi:
YÜZDE 95'İNİ ALIYORUZ: Tahran'ı bu defa daha iyi, daha çevreci gördüm. Siyasi, ekonomik, ticari, kültürel tüm konuları görüştük. Bölgesel konuları da ele aldık. 14 milyar dolarda adeta tıkandık. Hedefimiz 30 milyar dolara ulaşmak.
Kendileriyle enerji alımında fiyatlar konusunu da konuştuk. Malum şu anda en pahalı doğalgazı İran'dan alıyoruz. En düşük fiyat Azerbaycan'ın.
En yüksek miktarı Rusya'dan alıyoruz.
İran'ın sattığı doğalgazın yüzde 95'ini biz alıyoruz. Fiyatı da Rusya'nın altına çekmeniz lazım.
Küçümsenmeyecek miktarda İran'dan elektrik alıyoruz. Şu anda bizim İran'a 4 milyar dolar ihracatımız var. 10 milyar dolar onların bize var. Aleyhimize olan hacmi dengeye getirmemiz lazım.
İLİŞKİLERİMİZ BOZULMAZ: İran'la ilişkilerimizin bozulacağı yönünde sıkıntı görmüyorum.
Önemli olan ekonomik ve ticari ilişkilerimizi de güçlendirmek. Ne kadar fazla petrol, doğalgaz alırsak o kadar iyi olacak. Ama aynı şekilde bizim de İran'a daha fazla şey satmamız lazım. Onların verdiği doğalgaz, elektrik karşılığında biz de bir şeyler verebilmeliyiz.
Mesela otomobil, onlara verebileceğimiz en önemli ürünlerden biri olabilir.
İŞADAMLARIMIZ ORTAK YATIRIM YAPABİLİRLER
İran ve ekonomik ilişkilerimizin seyri çok önemli. Sizden yatırım talebi geldi mi? Ambargo sonrası bizi ticarette nasıl bir İran bekliyor? Onlara göre 100, Amerika'ya göre 60 milyar bloke edilmiş petro- dolarları var. Rekabette ön alacak bir ülke olabilir mi?
Zaman zaman para giriş çıkışlarında sıkıntılar yaşadıklarını zannediyorum. Bugün İran'da bizim 1 milyar dolar, onların ise Türkiye'de 100 milyon dolarlık yatırımı var. Arada bire on gibi ciddi bir açık söz konusu. Bu şekilde olmaz. Artık ortak yatırımların başlaması gerekir. İşadamlarımız birlikte Türkiye'de, İran'da ya da üçüncü ülkelerde birlikte yatırımlara gidebilir. Bu tekliflerimize olumlu yaklaşım gösterdiler. İlgili bakan arkadaşlarımız ortak çalışma yaparak bu konuda bazı adımlar atacaklar. Bana göre bütün mesele doğalgazda fiyatta mutabakatımız ve yerel parayla ticaret...
Tahkim konusu gündeme geldi mi?
Bu defa tahkimi hiç gündeme getirmediler. Yerel parayla ticaretin artırılması konusunda çok ciddi bir tavırları var. Otomotiv sektöründe yaptırım kalktı. Bu sektörde İran'a çok rahat girebiliriz. İşadamlarımız İran'a gitsin, otobüsler dökülüyor. Onlar için ciddi fırsatlar doğdu. Yerli otomuz olmasa da bizde üretilenler bu ülkede pekala satılabilir.
Geçen sene sandık öncesi hükümeti ekonomiden dövüyorlardı. Cari açık bahanesi vardı, kırılgan 5'li denmişti. Petrol yüzünden bu ortadan kalktı ama şimdi de İngiltere kaynaklı yeni bir kırılgan 5'li üretildi. Bu kez dolar üzerinden 'Türkiye en kırılgan ülke' diye yeni bir kampanya başlatılıyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Bu görüşlere katılmıyorum. Ekonomide dere yatağında akar. Dolar da euro da er-geç yatağını bulacaktır. Kendi alt yapımızı güçlü tutmanız lazım. İnşaat sektörünü asla hafife almıyorum. İnşaatla sanayi atbaşı gider. Biri bir kenarda kalsın; asla olmaz. İstihdam diyorsak inşaat sektörünü tahrik etmemiz lazım. Bizim hizmet sektöründe özellikle turizmde ciddi bir gücümüz var. Bu aydan itibaren mevsimsel istihdamda çok ciddi bir sıçrama olacak. Ben 2015'in özellikle istihdamda çok daha rahat olacağına inanıyorum.
ÖZEL GÜVENLİKÇİLERE EMNİYET ÇÖZÜMÜ
Özel güvenliğin kamu kurumlarının tamamında bence kesinlikle ayıklanması lazım. Benim ilk hedefim kamu kurumları... Özel sektörde de bu tür güvenlik talebi olursa bu konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı özel bir çalışma yapabilir. Çünkü özel güvenlik kuruluşlarında bazı sıkıntılar var. O gün orada bunların bu kadar rahat içeri girmesi, bir elinde şemsiye diğerinde cüppe 6 kat çıkması kolay mı? Sormazlar mı 'Güvenlik, sen neredesin' diye. Zaten güvenlikçilerin çoğu emekli. Gençler varsa gençlerle ilgili de üzerinde çalışılır. Emniyet teşkilatı sürekli eleman alıyor, gelirler. Onlarla ilgili çözümü İçişleri Bakanlığı rahatlıkla yürütebilir. Emniyet'e veya güvenlik teşkilatımıza girecek kalitede kapasitede olanlar oraya rahatlıkla alınabilir.
EN BÜYÜK KORKUM MEZHEPÇİLİKTİR
"Türkiye mezhep eksenli bir ayrışmaya veya bir tavra gidiyor" ifadesini kabullenmemiz mümkün değil. Bizim için belirleyici olan güç mezhep değil. Belirleyici olan anlayış ya da inanç İslam'ın ta kendisidir. Birileri Şia olabilir, ülkemde ağırlıklı olarak Sünniler olabilir... İnanç noktamızdaki geleceğimizi ne Sünnilik belirler ne de Şia. Biz olaya bugüne kadar böyle baktık, bundan sonra da böyle bakacağız. Böyle bakmazsanız ümmeti parçalamış olursunuz. Şu anda İslam dünyası parçalanma riskiyle karşı karşıya. Parçalanma girişimlerini durdurmak gerek. Bizim buna gayret etmemiz lazım. Benim hep en büyük korkum hep en büyük endişem, mezhepçilik taassubudur. Bu taassuptan kurtulamadığımız sürece bu sıkıntıları yaşamaya devam edeceğiz.
PARALEL'İN PEŞİNİ BIRAKIRSAK HESABINI VEREMEYİZ
SESSİZ KALAMAYIZ: MİT TIR'larının durdurulması konusunda maalesef jandarmamız Paralel Yapı tarafından kullanıldı. Şimdi yargı üzerine düşeni yapacaktır. Biz görevde olduğumuz sürece bu işin peşini bırakmayacağız. Zira ulusal güvenliğimiz söz konusu. Bu yapının peşini bırakırsak tarihe karşı hesabını veremeyiz. Çünkü bu yapı bizim ulusal güvenliğimizi tehdit ediyor. Şimdi ne yapıyorlar? Kaçıyorlar. Kaçmayanlar da er veya geç sıranın kendilerine geleceğini biliyor.
DİPLOMATİK ÇÖZÜM ŞART: Yemen konusunda şu anda bölgede aktif rol oynayabilecek önemli ülkeler Türkiye, Suudi Arabistan ve İran. Üç ülke de sorunu diplomatik yolla çözmenin gayreti içinde olmalı. Yemen sorununa yönelik düşüncelerimizi paylaştık. Şimdi dışişleri bakanlarımızın yapacakları görüşmelerle süreci devam ettireceğiz.
RUHANİ TEŞEKKÜR ETTİ: Bizi eksen kaymasıyla suçlayanlar var. Asıl eksen kayması onlarda. Bugün gayet güzel bir buluşma ve arka arkaya görüşmeler oldu. Bizim bu özellikle seçim atmosferi olmasa ben bir geceyi orada geçirip dönmeyi düşünüyordum. Bu atmosfer bizim perşembe günkü haftalık rutin görüşmeler bu süreci biraz hızlandırmamızı gerektirdi. İçeride Ruhani P5+1 anlaşmasında Türkiye'nin yaptığı katkılardan dolayı teşekkür etti.
İLİŞKİLER GÜÇLENECEK
Uçakta gazetecilere Tahran temaslarıyla ilgili bilgi veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iki ülke ekonomik ilişkilerinin güçlendirilmesi yönünde önemli adımlar atılacağını söyledi.