Türkiye-Almanya, Türkiye-AB ilişkilerinin zorlu seyri, 'Düzelir nasılsa' diye geçiştirilmeyecek kadar uç noktalara savruluyor.
Avrupalı siyasilerin, ölçüsüz ve tehditkâr beyanlarına, önyargının doruklarına çıkan AB İlerleme Raporu'nun eklenmesi, buna karşın üst perdeden yapılan açıklamalara Ankara'nın aynı tonda ve kararlı cevaplar vermesi yepyeni bir duruma işaret ediyor. Bu gerçeği, şok edici şekilde kavrayan isimlerden biri de geçen hafta Ankara'da temaslarda bulunan Alman Devlet Bakanı Maria Böhmer oldu. Böhmer, Türkiye'deki iç huzur ve istikrarın Almanya'da da izdüşümleri olduğunu kabul etti. Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaya dönük eski usul yaklaşımların artık karşılığı olmadığını, istikrarsızlık üreten her hamlenin önce Almanya'ya, ardından tüm Avrupa'ya yayılabileceğini iliklerine kadar hissetti. Alman Bakan'a, Türk mevkidaşlarının "Bizimle ancak göz hizasında konuşabilirsiniz, yukarıdan bakan konuşma alışkanlığını terk etmeniz gerekir" yönlündeki tavsiyesi, gelecek günlerin nelerin habercisi olduğunu gösterecek kadar önemli idi.
15 Temmuz sosyolojisini, milletteki karşılığını, Ankara'nın yeni güvenlik doktrinini Avrupalıların bir kez daha değerlendirmesi çok faydalı olacak. Aksi takdirde zaten gevşeyen bağlar koptu mu, ödenecek fatura sadece Türkiye sınırlarında kalmaz!