Yıllardır bir klişeyle yaşıyoruz: Türkiye sedan ülkesidir! Trafikte veya bir otoparkta etrafımıza baktığımızda bunun gerçek olduğunu düşünebiliriz. Yollarda gri veya beyaz renkli sedanlar cirit atıyor. Renault Symbol, Fluence, Volkswagen Jetta, Passat, Fiat Albea, Linea, Toyota Corolla… ODD'nin aylık satış raporlarına bakmak da bu durumu teyit etmek için yeterli. Ancak şeytan ayrıntıda gizli. Yollarda gördüğümüz ve çoğu kompakt veya orta sınıf olan sedanların plaka çerçevelerine dikkat ederseniz büyük ihtimalle kurumsal bir kiralama firması karşınıza çıkar. Son dönemde bir otomobil satın almak isteyen neredeyse hiçbir tanıdığım bana sedan bir otomobil sormuyor. Hatchback, station, MPV ya da SUV… Şirketlerin kurumsal satın almaları olmasa acaba her ay yayınlanan, en çok satanlar listesinde kaç sedan görebiliriz? Ya da sedan klişesi olmasa, çok daha kullanışlı olan Megane Sport Tourer, daha ucuz olmasına rağmen sedan kardeşi Fluence'tan daha çok satılmaz mıydı? Piyasada bunun gibi pek çok örnek var. Kurumsal kiralama firmaları sedan inatlarından biraz uzaklaşsalar, müşterilerini farklı karoser tiplerine yönlendirseler, bir bakmışsınız station ülkesi olmuşuz…

HAFTANIN SÖZÜ

Golf'ü yenilerken görevimiz bir efsaneyi sürdürmekken, Polo'daysa görevimiz geçmişi unutturmaktı.

Walter de Silva, Volkswagen Grubu Tasarım Başkanı

HAFTANIN YOL ŞARKISI

DEEP&WIDE - EASY RIDER

Stressiz, sakin otomobil kullanmak için en iyi seçeneklerden biri. İnsan bunu dinlerken istese de agresif olamaz herhalde…