Mehmet Sait Kılıç

Mehmet Sait Kılıç

20 Aralık 2017, Çarşamba

İyi Parti'den bir cacık olur mu?

Meral Akşener, önceki gün AB büyükelçileriyle bir araya gelmiş. Gelir ya, en tabii hakkıdır.

Onlara, "başkanlık seçimi ikinci tura kalırsa ben kazanırım" demiş. Der ya, bu da hakkıdır.

Zaten Meral Hanım'ın da en büyük hedefi ikinci tura kalmaktan başka bir şey değil. Muhalif oyların ikinci turda kendisine verileceğini hayal ediyor. Planı bu. Çaplar ve ufuklar bu merkezde yani.

Eee? Başarılı olur mu? Hayır.

(Bu arada Meral Hanım'ın cumhurbaşkanı adayı olabilmesi için yüz bin imza toplaması gerekiyor...)

Ayrıca Başkanlık yarışında hedeflerinin "demokratik ve parlamenter rejime dönüş" olduğunu belirtmiş. Belirtir ya, o da hakkıdır.

Pardon ama bu kadarını Kemal Bey de söylemiyor mu?

Başkanlık sistemi de, parlamenter sistem de demokrasi içerisinde birer yönetim biçimidir. Meral Hanım'ı işiten de diyecek ki, başkanlık sistemi demokrasinin dışında bir şey. Amerika krallıkla mı yönetiliyor? Kâle alınmak istiyorsanız lütfen tutarsız konuşmayınız!

Gelin büyükelçi muhabbetine devam edelim.

Bir büyükelçi, "görülüyor ki önderlik ediyor", bir başka büyükelçi de "Etkileyici bir kadın. Benim izlenimim, güçlü, kendine güvenen biri" demiş.

Alımlı ve güçlü kadın edebiyatı yapmışlar... Yerseniz...

Büyükelçiler seçmenin Akşener'in partisine oy verme potansiyelini yüzde 36 olarak ifade etmişler. Tövbe, bazıları da bu oranın yüzde 20-25 bandında olduğunu söylemiş.

Oha!

Nasıl oluyor bu? Taraf tutunca oluyor işte!

İyi Parti'nin bu uçuk oranlara ulaşabilmesi için seçmenin iktidardan nefret etmesi gerekiyor.

İktidarda her şeyi yüzüne gözüne bulaştırmış ve on beş yıl boyunca havanda su döverek koltuk ısıtmış başarısız bir hükümet var mı? Yok.

(Hiçbir şey olmasa Reis'in karizması yeter!)

Haliyle Meral Hanım MHP ve CHP'den anlamlı yüzdelere ulaşamayacak oranda oy koparabilir...

Bu Hanım'ın AK Parti ve HDP'den oy koparması hayatın olağan akışına terstir.

Gerçi Akşener, "Kürt seçmenin AK Parti ile HDP arasında sıkıştığını ve üçüncü bir yol aradığını" söylese de (herhalde kendisini aradıklarını ima ediyor) bu söylem doğru değildir.

Kürtlerden İyi Parti'ye oy moy çıkmaz. Hatta bu Parti meclise kapak dahi atamaz. Zira seçim barajını aşamaz. (İktidara gelsen Kürtlere ne vereceksin? Bu yönde herhangi bir planın, programın veya projen var mı? Varsa açıkla!)

Keza Akşener, "AB'ye tam üyelik bizim için stratejik hedeftir" demiş.

Tercüme edersek: "AB'yle karşılıklı oynadığımız tiyatroda üzerime düşen rolü en güzel şekilde oynayacağım"...

Evet, AB ile aramızdaki ilişki bir tiyatrodur. Herifler yarım asırdır ülkemizi oyalama ve dışlama taktiğiyle sanki kriterlere uyarsak bizi alacakmış gibi yapıyorlar...

Son olarak Akşener, "her türlü senaryoya hazırız" demiş.

Hazır olsan ne yazar, olmasan ne yazar. Herkes cirmi kadar yer yakar.

Bütün bu boş ve hoş lafların ne kıymeti var?

Sonuçta iktidarı meclise kapak atan partiler değil seçilmiş başkan belirlemeyecek mi?

SON DAKİKA