Hüseyniye köyünde yaşayan bir kişi YPG'li teröristler için "Bizi evden zorla çıkarıp evimizi ateşe verdiler. Buldozerler de getirmişlerdi. Tüm köy yok olana kadar evleri sırayla yıktılar..." ifadelerini kullandı.
Uluslararası Af Örgütü, Ekim 2015'te Suriye'de YPG'nin işlediği savaş suçları ve insan hakları ihlallerini raporlaştırmıştı. Yukarıda geçen ifade de bu rapordan bir bölüm. Af Örgütü'nden araştırmacılar Temmuz ve Ağustos aylarında Haseke ve Rakka'ya bağlı YPG kontrolündeki 14 kasaba ve köyü ziyaret etmişlerdi. Ziyaretlerde ortaya çıkan sonuç, YPG'nin DEAŞ'tan alınan köyleri yerle bir ettikleri ve yerleşik olan halkları da zorla göç ettirdikleriydi. Birçok köyün uydu görüntüleri de rapora eklenmiş ve böylece yıkım daha da net olarak ortaya konmuştu.
YPG bir terör örgütü olarak insan hakları ihlalleri konusunda hassas davranacak değil elbette. Ancak bu örgüte para ve daha da önemlisi silah yardımı yapan ABD'nin bu konudaki iki yüzlü tavrı ibret verici.
YPG'nin Suriye'de başta Kürtler olmak üzere, Türkmen, Arap ve diğer halklara karşı yürüttüğü sistematik insan hakları ihlallerini ve savaş suçlarını bazı raporlarla birlikte ele alalım.
Siyasi olarak öncelikle Kürtleri hedef alan YPG; birçok Kürt siyasiye suikast düzenlemiş, üyelerini kendi yönettikleri insanlık dışı cezaevlerinde tutmuş, işkence altında yüzlerce insan öldürülmüş ve ilk günden itibaren yüzbinlerce insan YPG'nin yönettiği bölgelerden Türkiye, Irak ve Avrupa'ya kaçmış. Suriye'de savaş öncesi 12 Kürt siyasi partisi/grubu varken şimdi sadece PKK/PYD var.
GELELİM DİĞER İHLALLERE
Suriye İnsan Hakları Ağı (Syrian Network for Human Rights-SNHR) tarafından Ocak 2016'da bir rapor yayınlanıyor. Raporda, PKK/YPG'nin, kontrolündeki bölgelerde etnik temizlikten keyfî tutuklamalara, zorla askere almaktan göç ettirmeye kadar birçok insan hakları ihlali gerçekleştirdiği tespit ediliyor. Raporun yayınlandığı tarihe kadar 51'i çocuk, 43'ü kadın ve işkence altında katledilen 16 kişi dâhil olmak üzere en az 407 sivilin PKK/YPG tarafından öldürüldüğü ifade ediliyor. Elbette bu rakamlar en düşük varsayımları içeriyor. Gerçek rakamın binlerce olduğu düşünülüyor.
YPG'nin polis teşkilatı olarak adlandırdığı "Asayiş" tarafından yapılan ihlaller de özellikle birçok uluslararası örgütün raporlarında yer alıyor. Asayiş birimleri tarafından alıkonulan şahısların tutuldukları sırasında işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı, birçoğunun bu sırada hayatını kaybettiği tespit ediliyor. Uluslararası raporlara yansıyan ve yansımayan yüzlerce siyasi cinayetin terör örgütünün kurduğu Asayiş birlikleri tarafından işlendiği biliniyor.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (Reporters Without Borders), Suriye sınırları içerisinde pek çok gazetecinin genel olarak Asayiş ve PYD tarafından tehdit edildiğini raporlarla ortaya koyuyor.
Kadın hassasiyeti üzerinden kendini pazarlayan, moda dergilerine kadın YPG'lilerin fotolarını kapak yaptıran YPG'nin kadınlara yönelik ayrıca yoğun bir katliam girişimi olduğu birçok raporda yer alıyor. Örneğin SNHR'nin Ocak 2016'da yayımladığı raporda; 2011-2016 yılları arasında 42 kadının PYD/YPG'li teröristlerce öldürüldüğü belgeleniyor. Raporda dikkat çeken bir örneği buraya taşımak istiyorum. 58 yaşındaki Tarfa Halil el Hasud, kocasını öldüren PKK/YPG'lilerden saklanmaya çalışırken kendi evindeki ahırda acımasızca öldürülüyor.
Yine aynı rapora göre, PKK/YPG Ocak 2014-Ekim 2015 arasında Haseke, Kamışlı, Afrin gibi bölgelerde "zorunlu askerlik" adı altında 88 kadını alıkoyuyor.
Kurdwatch adlı kuruluşun Mayıs 2015 tarihli raporda ise detaylarıyla zorla YPG saflarına alınan kadın erkek gençler ve çocuklar ele alınıyor. Rapor 2014 ile 2015 yılları arasını kapsıyor. Dolayısıyla öncesinde çok daha fazla zorla katılım olduğu biliniyor. Liste çok uzun ama yine de birkaçını buraya not düşeyim.
? 11 Ekim 2014 tarihinde, Cezire'nin YPG kontrolündeki bölgelerinden kesin sayısının belirlenemediği pek çok kişiyi;
? 6 Kasım 2014 tarihinde, ad-Darbasiyah'taki kontrol noktalarından kesin sayısının belirlenemediği pek çok kişiyi;
? 4 Şubat 2015 tarihinde, Kamışlı'daki kontrol noktalarından 150 kişiyi;
? 14 ve 18 Mart 2015 tarihlerinde, Kamışlı ve Amuda'da kesin sayısının belirlenemediği pek çok kişiyi;
? 4 Nisan 2015 tarihinde, Resulayn'da internet kafeler ve kahvehanelere baskın yaparak kesin sayısının belirlenemediği pek çok kişiyi;
? 10 Nisan 2015 tarihinde, Irak-Suriye sınırının 500 metre gerisindeki Kalhê köyünde PYD'nin zorla askere almasından kaçmak için Irak'a yasa dışı olarak geçmeye çalışan pek çok genci zorla bünyesine aldığı kaydediliyor.
YPG'nin etnik temizlik, zorunlu göç ve yerleşim birimlerinin yıkımı başlığı altında işlediği savaş suçlarından bazırları;
I·nsan Hakları Suriye Ağı (SNHR)'nın raporunda Haseke'de yaklaşık 100 Türkmen ailenin şiddet ve baskıya maruz kaldığına yer veriliyor.
SNHR tarafından Ocak 2016'da hazırlanan raporda; PKK/YPG'nin yerleşim yerlerine girere yağmaladıkları, etnik temizlik yaptıkları, evlerin yakılıp yıkıldığı ve insanların göçe zorlandığı vurgulanıyor. Rapora göre; çoğunluğu Arap, on binlerce insan PKK/YPG tarafından yerinden ediliyor, onlarca köy yıkılıyor.
Af Örgütü'nün bu konu başlığı ile ilgili Ekim 2015'te yayınladığı raporu yaznın başında vermiştim.
Gelelim YPG'lilerin çocukları savaşta kullanmaları konusuna.
Birleşmiş Milletler Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu'nun 16 Ağustos 2013'te yayımladığı raporunda; PKK/YPG'nin Afrin ve Haseke'de 12 yaşındaki erkek ve kız çocuklarını örgüte eleman olarak temin ettiği kaydediliyor.
2015'te I·nsan Hakları I·zleme Örgütü'nün 59 çocuktan oluşan bir listeye sahip olduğu ve söz konusu çocuklardan 10'unun 15 yaşın altında olduğu ifade ediliyor. Tahmin edersiniz ki bu rakamlar çok düşük ancak kayıt altına alınabilenlerden oluşuyor. YPG bu konuda tamamen temiz olmadığının farkında olduğu hususunda karşı tarafı ikna etmek için bazı çocukları kabul ediyor. Ama asıl tablo gizleniyor.
ABD'nin Haziran 2016'da yayımladığı I·nsan Ticareti Raporu'nda; PYD/YPG terör örgütünün 15 yaş altı çocuklar dâhil erkek ve kız çocuklarını örgüt mensubu olarak temin etmeye, kullanmaya ve onları eğitim kamplarına götürmeye devam ettiği kaydediliyor. ABD'nin bu konudaki iki yüzlülüğüne en iyi örnek çocukların savaşlarda, çatışmalarda kullanılması konusundaki tavrıdır. Birçok uluslararası anlaşma, sözleşme, yazılı ve sözlü kurala rağmen çocukların YPG saflarında yer almaları hususunda ABD bırakın engelleyici olmayı, tam tersi teşvik edici davranıyor.
ABD Merkez Komutanlığı'nın 28 Şubat 2017'de resmi twitter hesabından yaptığı paylaşım buna en iyi örnektir. Twitter'da "Ready for the fight" yani "Savaş için hazırlar" deniyor. Eklenen fotoda tamamı çocuk oldukları belli olan YPG'liler var. ABD'nin sırf bu konuda bile sicili çok kabarık.
Bir terör örgütünün, insan hakları konusunda dikkatli olmasını beklemiyoruz. Ancak bu örgüte açık açık silah verilmesi, ABD parlamentosunda açıkça tartışılması ve savunma bakanlığı bütçelerinde açık kalem olarak yer verilmesi sonucunda bu ihlallerin başını ağırtması gereken adresin ABD olacağı da çok açıktır.