İsrail'in hava saldırılarıyla Suriye'de 250 hedefi vurduğu belirtilen haberde, bu hava saldırılarıyla Esed ordusuna ait askeri üsler, onlarca savaş uçağı, onlarca karadan-havaya füze sistemleri, silah üretim yeri ve depolarının hedef alındığı ileri sürüldü.
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberinde ise "İsrail, 50 yılı aşkın süreden beri ilk kez Suriye hava üslerinin tümüne saldırı düzenledi." ifadesi kullanıldı. İsrail'in Suriye'de önemli son silahı yok etmek için bir daha eline geçmeyecek fırsatı yakaladığı belirtilen haberde, Esed rejiminin düştüğü andan beri yüzlerce savaş uçağı ve insansız hava araçlarının Suriye'nin dört bir yanına düzenlenen saldırılarda kullanıldığı kaydedildi.
Haberde, İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırıları sonucu şu ana kadar yaklaşık 300 hedefin vurulduğu belirtildi.
İsrail, Şam’a hava saldırısı düzenledi | Video
CNN: ŞAM'DA PATLAMALAR YAŞANIYOR
CNN International'ın haberine göre, Şam'da gece boyunca yüksek sesli patlamalar meydana geldi. İsrail ordusunun, Esad rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye'ye yönelik hava saldırılarıyla ilişkili olduğuna yer veren CNN, Şam'ın üzerinde yoğun duman bulutları olduğuna yer verdi.
GOLAN TEPELERİ İŞGALİ
İsrail ordusu, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın talimatı doğrultusunda işgal altında bulunan Golan Tepeleri'ndeki tampon bölgeye girmişti.
İsrail, Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni 1967'den bu yana işgal altında tutuyor. 1974'te İsrail ile Suriye arasında imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti. Netanyahu, Golan Tepeleri'nde yaptığı açıklamada, "işgalin geçici olduğunu" savunmuştu.
Netanyahu: "Golan Tepeleri sonsuza kadar İsrail'in ayrılmaz bir parçası olacak" | Video
İsrail ordusu, askerlerin ve zırhlıların Golan'daki tampon bölgeyi işgaline ilişkin görselleri kamuoyuyla paylaşmıştı.
ABD'YE GÖRE İŞGAL "GEÇİCİ"
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail ordusunun, Golan Tepeleri'nin ötesinde Suriye topraklarına girmesinin, oluşan güvenlik boşluğu nedeniyle "geçici bir durum" olduğunu söyledi. Miller, günlük basın toplantısında, Suriye'de çöken rejim sonrası yaşanan gelişmelerle ilgili basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Her ülkenin terörist örgütlere karşı harekete geçme hakkı olduğunu belirten Miller, "Suriye ordusu (Suriye'de çöken Baas rejiminin devrik lideri Beşşar Esed'e bağlı rejim güçleri) müzakere konusu olan İsrail-Suriye tampon bölgesi (Golan Tepeleri) etrafındaki mevzilerini terk etti. Bu da potansiyel olarak İsrail'i ve vatandaşlarını tehdit edecek, terörist örgütler tarafından doldurulabilecek bir boşluk yarattı." dedi. "Bence her ülke, özellikle şu anda Suriye'de içinde bulunduğumuz gibi istikrarsız zamanlarda, sınırında terörist örgütler tarafından doldurulabilecek olası bir boşluktan endişe ederdi." diyen Miller, İsrail'in bu eylemlerinin "geçici olduğunu" kaydetti. Sözcü Miller, İsrail ve Suriye arasında 1974'te varılan Kuvvetlerin Çekilme Anlaşması'nı desteklediklerini yineledi.
İsrail'in bu işgal girişiminin bölge ülkeleri tarafından kınandığının hatırlatılması üzerine Miller, "Biz gerginliği azaltma ve istikrar sağlamaya çalışıyoruz." diyerek, bölgede sağlanacak bir istikrarın "İsrail dahil" tüm ülkelerin çıkarına olacağına değindi.
ABD HTŞ İLE GÖRÜŞÜYOR
Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ile ilişkileri sorulan Sözcü Matthew Miller, "çeşitli gruplarla bazen doğrudan bazen de aracılarla" iletişim kurduklarını söyledi. "Son bir kaç gündür" bu görüşmeleri yaptıklarını kaydeden Miller, Suriye içinde veya dışında bu tarz örgütlerle iletişim kurmanın kendileri için "birçok yolu" olduğunu dile getirdi. Miller, bu tür görüşmelerin devam edeceğini belirtirken ne konuşulduğu konusuna ayrıntılara girmek istemediğini ifade etti.
Sözcü Miller, Münbiç'te askeri muhalif güçlerle terör örgütü PKK/YPG arasında yaşanan çatışmalarla ilgili "Kimsenin bu istikrarsızlık döneminden yararlanarak Suriye içinde kendi pozisyonlarını ilerletmeye çalışmasını istemiyoruz. Bunu, bölgedeki tüm ilgili taraflara açıkça belirtiyoruz." ifadelerini kullandı.
PKK'YA TAM DESTEK
ABD güçlerinin Suriye'de SDG adını kullanan PKK/YPG ile işbirliğinin devamı konusunda Miller, "SDG'ye destek konusunda raporumuzdaki duruşumuzda bir değişiklik olmadı." diyerek örgütün DEAŞ'a karşı mücadelede "hayati bir ortak" olmaya devam edeceğini dile getirdi.
PENTAGON'DAN AÇIKLAMA
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, dün düzenlenen basın toplantısında, Suriye'nin elinde kimyasal silah stoklarının olduğuna inandıklarını ve kullanımını önlemek için ortakları aracılığıyla bunların yerini tespit etmeye çalıştıklarını belirtti. Açıklamasında, "Kimyasal silahlar meselesine gelince, biliyorsunuz, bu bizim odaklandığımız bir konu. Sanırım Beyaz Saray'ın da bu konuda konuştuğunu duymuşsunuzdur, ancak diğer ortaklarımızın çalışmaları sayesinde bu kimyasal silahların sivillere ya da ABD kuvvetlerimize veya bölgedeki ortaklarımıza karşı kullanmak isteyecek herhangi birinin eline geçmemesini sağlamaya çalışıyoruz. Ancak bunların ülkenin neresinde olduğuna dair size verebileceğim başka bir değerlendirmem yok" dedi.