|
 |
 |
 |
 |
|
 |
 |
 |
 |
 |
SMS: ES yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder |
|  |
|
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
|
 |  |

Devlet adamı ve aşk
Siz nasıl bir devlet başkanı tercih edersiniz? Eşine bile "Siz" diyecek kadar ciddi ve "Ulaşılamaz" bir başkan mı; yoksa sevaplarıyla, günahlarıyla, duygularıyla, acılarıyla, zaaflarıyla bir "İnsan" başkan mı? Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın bu hafta içinde yayınlanacak "Elysees'nin Meçhulü" adlı kitapta yaptığı açıklamalar, bize bu soruları çağrıştırdı. Chirac itiraflarında hayattaki en büyük dramının kızı Laurence'in hastalığı olduğunu söyledi. Bugün 48 yaşında olan Laurence, 15 yaşında "Anoreksi mental" (Aşırı zayıflama tutkusunun yol açtığı iştahsızlık sonucu zeka gerilemesi) hastalığına yakalandı. Chirac'ın eşi Bernadette Chirac da, önceki gün katıldığı TV programında gözyaşlarını güçlükle tutarak Laurence'in birçok kez intihara kalkıştığını anlattı. Evlat acısını Chirac'tan önceki Fransız cumhurbaşkanları da yaşadı. Örneğin François Mitterrand, küçük yaşta yitirdiği oğlu Pascal'ın sızısını hep yüreğinde taşıdı. General de Gaulle'ün de dışa hiç vurmadığı trajedisi kızı Anne'in özürlü doğmasıydı. Ancak Chirac'ın en çok "Karımı aldattım" ve "Kadınlara ilgi duyarım" itirafı gürültü kopardı. Hoş; çapkınlığı pek de bilinmeyen birşey değil. Örneğin 25 yıl şoförlüğünü yapan Jean-Claude Laumond anılarında "Hızlı tavşan" dediği Chirac'ın kaçamaklarını "Duş dahil 3 dakika" diye özetliyor. Hatta o kadar ileri gitti ki çapkınlıkta ya da zamparalıkta, Bernadette Chirac eşini birçok kez uyarmak zorunda kaldığını yakınlarına fısıldadı. Uyarıyı siz, "Ya uslanırsın, ya terkederim" resti şeklinde anlayın. Dahası, Chirac'ın evlilik dışı ilişkilerinin birinden oğlu olduğu bile iddia ediliyor. Hem de nerede dersiniz? Japonya'da! Onun 50 kez Japonya'ya gitmesi bu gizli evlada bağlanıyor. Tıpkı selefi, "Kadınları sevdiğini" söylemekten hoşlanan François Mitterrand'ın yasak aşkından dünyaya gelen kızı Mazerine'i 20 yıl boyunca gizlemesi gibi. Mitterrand 1974'te doğan Mazarine'i 1984'te nüfusuna geçirdi ama Fransız halkına ancak 1994'te, ölümünden 2 yıl önce açıkladı.
d'Estaing ve de Gaulle Mitterrand'ın selefi, 1974-1981 döneminin cumhurbaşkanı Valery Giscard d'Estaing de Elysees Sarayı'nın çapkınları arasında sayılıyor. Bu yönünü perdelemeyi epey süre başardı ama 1999'da Nicolas Sarkozy'den bir talebi perdeyi yırtıverdi: Siyaset dünyasında kimsenin tanımadığı Christine de Veyrac adlı bir genç kadını Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aday göstermesini rica etti. O da geri çevirmedi, 8'inci sıradan, yani seçilmesi garanti bir yerden aday yaptı. Avrupa Parlamentosu milletvekilliği bugün de süren Christine de Veyrac'ın özelliğini ve önemini öğrenmek güç olmadı: Giscard d'Estaing'in metresiydi ve ondan bir çocuk doğurmuştu! Fransa cumhurbaşkanları arasında tam tersi örnekler de var. General Charles de Gaulle gibi. Onun için sadakat erdem, özel yaşam kutsaldı. Kendisi de "Erişilmez"di. O kadar ki, anekdotlarda, eşinin, yani Yvonne de Gaulle'ün mutfakta domates doğrarken elini kesip "Allah!" diye bağırınca General'in "Buyurun hanımefendi, birşey mi istediniz" dediği anlatılırdı. O kadar içe kapanıktı ki General, oğlu Philippe de Gaulle, anılarında "Babamı hiç ağlarken veya gülerken görmedim" diye yazdı. O kadar sadıktı ki General, eşi Yvonne de Gaulle, bir gazeteciyle söyleşisinde, "Bana kıskançlık duygusunu tattırmadı" diye sitem etti. Evet; siz nasıl bir cumhurbaşkanı istersiniz? General de Gaulle gibi mi, yoksa Mitterrand ve Chirac gibi mi?
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|