|
|
 |
 |
 |
|
|
 |
|
Adı Augusto Pinochet idi. Pinochet adı tüm dünyada, bizim coğrafyada Yezid'inkine benzer bir anlam kazanmıştı.
Nasıl Kerbela'da Hüseyin ve ailesini susuzluğa mahkum ederek öldüren Yezid adı Müslüman tarihinde katillik, alçaklıkla özdeşleşmişse, Pinochet de tüm diktatörlerin ortak adı haline geldi.
Döneminde Şili'nin nüfusu 11 milyon ya vardı ya yoktu.
Bu 11 milyonun 3 binini iktidara gelir gelmez devlet eliyle öldürttü. Binden fazla insan iktidarı döneminde ortadan kayboldu ki, bunların çoğunun helikopterlerden okyanusa atıldığı biliniyor.
On binlerce insan işkenceden geçti, yüz binlerce insan ülkesini terk etmek zorunda kaldı.
O modern zamanların Yezid'i idi.
O nedenle tüm darbeci diktatörlerin ortak adı haline geldi.
Çünkü onların en ünlüsü, eli en kanlısıydı.
1988'de halkoyuyla iktidardan uzaklaştırıldı ama iki yıl daha devlet başkanlığını bırakmadı. Ordunun başında kalmaya devam etti ve ancak 1998'de emekli oldu.
O zaman da kendini kendi yaptığı anayasa sayesinde ömür boyu senatör ilan etti.
İktidarı döneminde Şili halkına Kerbela dehşeti yaşattı.
Aslında Amerika'nın ve onun büyük şirketlerinin kiralık bir katiliydi.
Tıpkı bugün Irak'taki katillerin kendi soydaşlarına uyguladığı dehşeti, o Şilililer'e uyguladı.
Aradan bunca yıl geçtikten sonra Pinochet'nin işkenceleri, cinayetleri, katliamları nasıl unutulmadıysa, Irak'taki katliamlar da unutulmayacak eminim.
Pinochet belki hesap vermekten kurtuldu ama Irak'ın sorumlularının bir gün hesap vereceğini umut ediyorum.
Darbe destekçileri, Pinochet yaltakçıları hep Şili'nin ekonomik mucizesine işaret etti yıllar boyu. İnsanlık suçlarını görmezden geldi.
Oysa bu mucize sadece dev şirketler lehine işlemişti. Pinochet döneminde halkın yarısına yakını yoksulluk sınırına gelmişti.
Kendi halkına düşman olmasıyla, acımasız katilliğiyle diktatörlüğün anlamını değiştirdi.
Onun için Yezid gibi adı katillikle, acımasızlıkla özdeşti.
Ne biz hesap sorabildik darbecilerden ne de Şili.
Ama arada önemli bir farkımız var.
Şili'de Pinochet'nin işkenceyle öldürttüğü adamın oğlu Michelle Bachelet gelip devlet başkanı oldu.
O devlet başkanı da Pinochet'ye devlet töreni yapılmasına izin vermedi.
Dünya bir katilden kurtuldu ama onu kullananlar yeni katil adayları bulup bulup çıkarıyor.
Kanla beslenenlerin iştahı doymak bilmiyor.
Onun için demokrasiye daha bir sıkı sarılmak gerek.
Yeni Pinochet'lere fırsat tanımamak gerek.
|
| |
 |
|
|
|
|
|
|
|
|
