SMS: AY yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder
Seçime kadar 2. önemli sorun
Enflasyon nisandan beri şaşırtmaya devam ediyor. Nisan ve mayısta yüksek çıkan enflasyon haziranda inerek, temmuzda tekrar yükselerek, ağustosta düşerek, eylülde yeniden yükselerek dalgalı ve şaşırtıcı eğilimini sürdürdü. Geçen yılki yüzde 1.02 olan fiyat artışı bu eylülde yüzde 1.29 olarak gerçekleşti.
Ramazanetkisi Dünkü enflasyon sonuçlarını şaşırtıcı kılan ve daha olumsuz hale getiren başka bir gelişme ise Merkez Bankası'nın bir kaç saat önce açıkladığı son Para Politikası Kurulu toplantı özetinde "buyılramazanetkisininasılekimayındahissedileceğini" belirtmesiydi. Ramazan etkisinin az görüldüğü bir ayda bile enflasyon ramazan beklentili düzeyinin üstüne çıkmıştı. Ekimde gıda fiyatlarında artış göreceksek bu yılı tek hanelerde bitirme umudu iyice azalıyor demektir. Merkez Bankası'nın başka gerekçelerle de olsa, temkinli duruşunu sürdürmesinin doğruluğu ortaya çıkıyor.
IMF'yeikincimektup Dünkü enflasyonla aynı zamanda yılın üçüncü çeyreğini geride bıraktık. Enflasyon hedeflemesi çerçevesinde çizilen patikaya ve Niyet Mektubunda yer alan taahhütlere göre yıllık bazda fiyat artışının normalde yüzde 5.8 olması gerekiyordu. Bunun en fazla iki puan üstüne yani yüzde 7.8'e çıkılabilecekti. Halbuki yıllık enflasyon yüzde 10.55'e vardı. Üst sınır 2.75 puan aşıldı. Buna göre Merkez Bankası'nın temmuzdan sonra ikinci mektubunu IMF'ye yazması gerekiyor.
İkincisorun Mektup işin detayı. Eylül enflasyonu faiz indirimini zorlaştırıcı ve geciktirici, buna karşılık faiz artışını hemen olmasa da zaman içinde gündeme getirici işaretler veriyor. Gıda, giyim, eğitim gibi mevsimsel talebi olan ürünler hemen zammı görmüş. Hükümetin gelecek yılın toplamında memurlar için öngördüğü zam oranı hedeflenen yüzde 4'lük enflasyonu üçe katladı. Memurlarla başlayan gelir artışı, seçim atmosferine girildiğinden dolayı önümüzdeki dönem diğer kamu sektörü çalışanlarına, özel sektör çalışanlarına ve toplumun tüm katmanlarına yayılma eğilimine girebilir. Talep olduğu zaman enflasyonun düşüşe direndiğini, hatta yükseldiğini görüyoruz. Enflasyon şu anda cari açık nedeniyle birinci sırada değil ama herhangi bir kur şoku yemesek bile seçime kadar ekonominin ikinci önemli sorunu olarak varlığını sürdürmeye aday. Yukarıda yer alan tasarruf araçlarının enflasyondan arındırılmış getirileri faizin bu yeni dönem için çok da yüksek olmadığını ortaya koyuyor. Likit kalma, tedbirli hareket, kısa vadeli gitme veya enflasyona ve piyasa faizine endeksli gitme bir anlamda bu dönemde yaşanacak enflasyon dalganmasına karşı korunmak için de gerekli.