Okuduk. Mesut Yılmaz bir gazeteciyle konuşurken Erkan Mumcu aramış. Yılmaz da arayanın adını gazeteciye göstererek red tuşuna basıvermiş. Mumcu, arayanın kendisi olmadığını açıkladı. Haberi yazan gazeteciyi iyi tanırım, o da görmediğini yazmaz. Bu durumda aklıma bazı sorular takıldı: Mumcu arasının gergin olduğu Yılmaz'ı neden arasın? Bu arama neden gazetecinin ziyaretine rastlasın? SağıbirleştirmeadınaiyiniyetbeyanatlarıverenYılmaz,'red'tuşunabasarkennedengazeteciyegösteripşovyapmakistesin? ABD Başkanı'nı skandaldan kurtarmak için senaryolar üreten Hollywood yapımcısını anlatan Başkan'ınAdamları filmini ezberlemiş biri olarak kafam karıştı. Hayal gücümü çalıştırıp ben de bir senaryo yazdım: Önce herhangi bir telefon numarası Yılmaz'ın telefonuna Mumcu adıyla kaydedilir. Mumcu'ya ve Yılmaz'a yakınlığı bilinen bir gazeteci eve çağrılır. Sonra, Mumcu adına kayıtlı telefondan Yılmaz aranır. Gazeteciye arayan gösterilir ve telefonun red tuşuna basılır. Gazeteci de yazar. Ne senaryo ama... Film izlemek demek ki bana iyi gelmiyor. İyideYılmazbusenaryodanedenoynasın?Mumcu'yuyıpratmak,partiyikendinemuhtaçetmekiçinmi?Yoksa,Mumcu'nunANAP'azararverenlerireddininrövanşınıalmakmıamaç? Peki senaryoda kaybeden rolü kimin? Bir genel başkanın telefonuna red tuşuna basarak yanıt vermek sağda birleşmeye katkı sağlar mı? Son seçimlerde Yılmaz için red tuşuna basan seçmen, bu tavırdaki gizli yıkıcılığı fark etmez mi? Senaryonun acemi yazarı, 3 Kasım öncesindeki senaryoların boşa çıktığını unutacak kadar bu ülkeden uzakta, mesela Hollywood'da mı yaşıyor? Soru çok... Yılmaz'ınsongünlerdeçizdiğiolumluprofilbuolaydanciddizarargördü.Mumcu'yadüşenise,kendisineyazılanrepliklerdenuzakdurmakveçevresindekidüşünmedenkonuşanlarısusturmak.