Para Politikası Kurulu'nun toplanacağı 24 Ağustos gününe yaklaşırken, ekonomi basınında faiz tartışması iyice alevlendi. Yazarların büyük çoğunluğu dış piyasalara, özellikle ABD verilerine ve ABD Merkez Bankası'nın tepkisine dikkat edilmesini savunuyorlar. TCMB'nin yüksek faiz-kısa vade ve doğal sonucu değerli YTL politikası genel kabul görmüş durumda. Yüksek enflasyon, zayıf koalisyonlar döneminde olduğu gibi, sanki bugünü kurtarmanın geleceği de düzenlemek anlamı taşıyacağı görüşü hakim. Bu düşünceler aynı zamanda finansal piyasaların bugüne ve geleceğe ilişkin beklentilerinin de birebir yansıması. Finansalpiyasalarbeklentilerinidörtyöntemlekamuoyunasunarlar. Birincisi, bankanın en üst düzey yetkililerinden birisi doğrudan medyaya konuşur. Söylemde mevcut durum ya da buna göre gerçekleşme olasılığı yüksek gelişmeler değil, olması gerekenler ağırlık kazanır. Olması gerekeni tartışırken bankanın pozisyonunu atlamamak lazım. İkinci yöntemde, özellikle yabancı yatırım bankaları günlük, haftalık, aylık raporlar yayınlarlar. Hatta Hazine'nin Eurobond'larına, yurtiçindeki tahvil ve bonolarına değer biçerler. Görüşlerinin etkisi kendi portföylerinden rahatlıkla izlenilebilir. Bunu herhangi bir veri tabanından sorgulamanız mümkün değilse de İstanbul'da piyasaları yaşamak zorunda kalan birkaç arkadaşınızdan doğruyu öğrenebilirsiniz. Üçüncüsünde beklentileri saptayabilmek için anketlemeye başvurulur. Çok rutin bir iş olan anketlere cevap verme görevini kurumlarda genç, dürüst, bilgili çalışanlara verirler. Çoğunlukla karar vericiler yanıtları kontrol bile etmezler. Hayat, genç insanlara henüz kendilerine saygılarını yitirtecek fırsatları sunmamış olduğundan samimidirler. Anketi düzenleyenin namusuna inandığınız kadar anket sonuçlarına da güvenebilirsiniz . Son çare belki tek geçerli olan, sistemi "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz" özdeyişiyle takip etmektir. Bu ifade ise Hazine kağıtlarının getiri eğrisinde kendisini bulur. Getiri eğrisi Hazine kağıtlarının, faizinin bir günden başlayarak en uzun vadeye kadar yer aldığı grafik gösterimine verilen isimdir. Getirieğrisi,eğrideyeralacakgöstergekağıdıntanımından,ikincilpiyasadakiişlemhacmine,yerli/yabancıarasındakivergifarklılaşmasınınetkisinden,vadeyegörevergibeyanıdüzenlemesinekadar,pekçoktartışmalıteknikkonuyudaiçindebarındırır. Ancak unutmayalım ki, hangi amaçla söylendiği belli olmayan lafları değil, piyasada işlem görmüş somut gerçeği temsil eder. Vadeye göre faizler, hem mevcut, hem gelecekteki enflasyonu ve riskleri içerdiği için getiri eğrisinin aldığı şekil çok önemlidir. Kısa vadeli getiriler uzun vadeye göre çok düşük kalmışsa bu likidite bolluğuna ve bunun sonucu oluşacak enflasyona işaret eder. Birinci sınıf tehlike sinyalidir. Aradaki dalgalanmalar siyasi seçim takvimine uygun olabilir. Piyasanın seçim sonuçlarından ne beklediğini gösterir. İstikrar makul vade farkı ile ölçülür. Kısa vade en uzuna fark atmışsa, hükümet ve Merkez Bankası açıkladıkları şok tedbirlerle, aldıkları radikal kararlarla piyasayı enflasyon ve istikrar konusunda ikna etmişler anlamına gelir. Bu durumu uzatırsan ekonomiyi toparlayayım derken canını alırsın. Maharet en kısa sürede uzun-kısa farkını tarihi ortalamaya getirmektedir. Bir de bizde çok sık rastlanan getiri eğrisinin düz çizgi haline gelmesi var ki belirsizliği gösterir. Şu anda bizim kısa, uzun vadeli hazine kağıtları arasındaki getiri farkını görebilmek için grafiği Hazine'nin duvarına oturtmak lazım. Yani fark çok az. MerkezBankasıneyapmalı? Bu ay faize dokunmamalı; söyleme kuvvet vermeli, hatta kredibilitesini güçlendirebilmek için enflasyon tahmin modelini çıktı, açığı modelini açıklamalı, şapkadan tavşan çıkartmalı.