  |
|
Ona bir şey olmaz!
Uzun süredir Türkçe albüm yapmadı, yabancı albümü yoğun eleştiri aldı. Ama Açıkhava Tiyatrosu'ndaki canlı performansı ona en az bir on yıl daha bir şey olmayacağını herkese gösterdi
Harbiye Açıkhava Tiyatrosu önceki gece, tarihi günlerinden birini daha yaşadı. Biliyorum çok klişe bir giriş oldu. Aslında Açıkhava Tiyatrosu'na giderken, son dönemlerdeki haberler nedeniyle biraz morali bozuk, formda olmayan bir Tarkan bekliyordum. Tarkan benim için farklı sanatçılardan biri... 20'li yaşlarımın başında 'A Acayipsin' albümünün yapımında Tarkan'ın basın danışmanı olarak çalışmıştım. Hatta albümün kapağındaki teşekkür bölümünde "Rahşan Gülşan: Gevezeliği sayesinde bu albümün geç çıkmasının sebeplerinden birisi de kendisidir" gibi bir şey yazmıştı. Tuhaf günlerdi onlar. Sanki bir arkadaşımıza piyangodan büyük ikramiye çıkmıştı ve biz de yanında sebepleniyorduk.
GERGİN BEKLİYORDUM Sonra ben yoluma farklı bir yön çizdim. Tarkan ise çok az insanın başına gelen renkli ve zor bir hayatı yaşamaya başladı. Sonra uzun süre görmedim Tarkan'ı. Arada bir, bir yerlerde rastladığımızda uzaktan merhabalaşma, sıradan "Nasılsın" muhabbeti dışında kontağımız olmadı. Son zamanlarda da insanlar onunla ilgili daha çok eleştiri dolu yazılar, yorumlar yapıyor. Bu nedenle Açıkhava'nın kulisinde buluştuğum Tarkan'ı biraz gergin bekliyordum. Çünkü eskiden böyle durumlarda çok sinirlenirdi.
'ŞOK OLACAKSIN' DEDİ Ama aksine çok sakin ve heyecanlı idi. Beni görünce "Rahşannn" diye çığlık atıp arkasından: "Long time no see" yani "Uzun zaman geçti yoksun ortalarda, özledim seni be güzelim... Bir ara buluşup eski günleri yad edelim" dedi... ve sımsıkı sarıldı. (Çeviri üzerinde biraz oynamış olabilirim...) 15 saniye filan sıkı sıkı sarıldık birbirimize. Ben bir anda "İyi Tarkan'ım asıl sen nasılsın?" diyebildim. Çünkü gerçekten bu kadar sıcak bir karşılama beklemiyordum. Biraz duraksayıp, sorumun alt metnini de cevaplayarak sakince; "İyiyim, hele dün geceden beri çok iyiyim" dedi. "Neler yapıcaksın bu gece?" sorusuna "Tam 2.5 saat sahnede kalacağım. Uzun zamandır bu kadar uzun kalmadım sahnede. Şok olacaksın" dedi. Bulmuşken "Tarkancım bana 4 ay önce röportaj sözü verdin, vallahi gazetede arkadaşların yüzüne bakamıyorum, Fatih Altaylı'yı ileriden görünce yolumu değiştirmek zorunda kalıyorum, çok mağdur oldum" dedim. Sıkı bir kahkaha patlattı "Tamam, beraber yurt dışı konserlerinin birine gidelim" dedi.
ŞİRİN BİR EVSAHİBESİ! Sahnenin ışıkları açıldığında gerçekten dondum kaldım. Bence bu sahne Türkiye'de bir konser için yapılmış en güzel sahnelerden birisi. Arkada dev bir video duvarı yerleştirilmiş ve burada her şarkı için farklı bir kısa video yapılmış. Özellikle 'Uzun İnce Bir Yoldayım' ve 'Yandım' şarkılarının videoları çok güzeldi. Bu arada Bilge de tatlı bir kız. Konser öncesi tüm protokol konuklarının yanına gelip iyi olup olmadıklarını sordu. Şirin bir evsahibesi gibiydi. Kolundaki kocaman uzaylı dövmesi de dikkatimden kaçmadı.
|