Bankalar Birliği statüsünde yapılan değişiklikten sonra, birlik yönetim kurulunun yabancı banka ağırlıklı olabileceğine dikkat çekmiştim. Ülke tasaruflarını yöneten bankacılık sektöründe yabancı sermaye oranı ne olmalıdır? Kuşkusuz yabancı sermayeye sıcak bakmalıyız. Ancak finans sektörü gibi ülke birikimini kullanan bankalar nereye kadar yabancı sermayenin elinde olmalı? Bu konu çok tartışılıyor. Bazı kesimler, her sektörde olduğu gibi, bankacılık sektöründe de yabancı sermayede sınır olmamalı derken önemli bir kesim de bankacılık sektörünün farklı olduğunu, reelsektörüdefinanseedenbankacılığınolasıbirekonomikkrizde,kapılarınıkapatmalarıhalindereelsektörünyokolabileceğini, kaldı ki bu sektördeki ülke birikiminin yabancı bankalar tarafından yurtdışına yatırım yapılabileceği ihtimali karşısında dahadikkatlidavranılmasıgerektiğinisöylemektedirler. Bence her iki düşüncenin de haklı altyapısı vardır. Ancak ben de sektördeki yabancı sermaye oranınında bir sınır olması gerektiğine inanmaktayım. Asılsorun,bukadarulusalbankanedenyabancıyasatışiçinsırayagirdi? Bunun nedenlerini hafta sonu sizlerle paylaşmış ve sektör temsilcilerinden yazıma çok olumlu tepkiler aldım. Bankalarınısatanvesatmayaçalışanlarınbüyükçoğunluğu,haksızyere'hortumcu'damgasıyediklerini,sektörünyüzde100kayıtaltındaolmasındandolayıdiğersektörleregöredahaağırvergiyüküaltındakaldıklarınıbelirtiyorlar. Sektör temsilcilerinden birinin gönderdiği mektubu okuyunca, bankaların ekonomik krizde likidite sorunu nedeniyle sıkıştıklarında kaynaklarından kesilen ve Merkez Bankası'nda tutulan paralarının kullanılmamalarından dolayı 'Fon'a devredilirken siyasilervebürokratlartarafındanadetaalkışlanan bu kararların sonucu kamuoyunda 'hortumcu' diye damga yediklerini, bir gecede yılların birikimini nasıl kaybettiklerini ortaya koyuyordu. Bugünsatışaçıkarılanbankalarda,hortumcudamgasıyememekiçinbankalarınısattıklarıgörülüyor. Devletin sektöre bakış açısını ortaya koyan bir politika olmadığı sürece, bankaların yabancıya satış süreci devam edecektir.