|
 |
 |
 |
|
|

Mecnur Çolak ve borsada yatırım
Mecnur Çolak 1989 göçüyle Bulgaristan'dan Türkiye'ye gelen ve liberal sistemin tek değerleri para olan insanlara ne gibi fırsatlar sunduğu gören bir isim. Önce Sarıyer'de karın tokluğuna başlayan futbol hayatı, Osieck'in F.Bahçe teknik direktörü olmasıyla bu büyük kulüpte devam etti. Tam bir asker futbolcuydu. Alman teknik direktörlerin sevdiği tipti. Koşar, çalışır, arkadaşlarına gol pozisyonları hazırlar, rakip takımın ataklarını olgunlaşmadan orta sahada keserdi. Topu başında üç kez zıplatarak Beşiktaş'a attığı gol, hâlâ Fenerbahçe taraftarlarının zihnindedir. Sonra Osieck gönderildi, bununla birlikte Mecnur'un da kaderi değişti. Artık asker futbolculara değil, top virtüözlerine önem veren teknik adamlar dönemi başlamıştı. Mecnur giderek kendine daha az yer bulur oldu ilk 11'de. Bu dönem borsanın ünlü spekülatörleriyle tanıştı, hem kendi oynamaya, hem de takım arkadaşlarının birikimlerini değerlendirmeye başladı. Futbolcudan dönme bir işadamıydı artık. Borsada ilk büyük vurgununu Erdemir'le yaptığı söyleniyor. Kolay para tatlı gelmişti herhalde, üstelik orta sahada olduğu gibi koşturup durmak, canını dişine takmak gerekmiyordu. Manipüle edilecek bir kağıt bulup üstüne yüklenmek, fiyatı yükselince de elindeki tüm kağıdı boşaltıp safların parasını çarpmak yetiyordu. Kısa sürede yüklü bir transfer kadar para kaldırabiliyordu. Adı bu dönemde gözaltılarla birlikte gündeme gelmeye başladı. Google'da yaptığım araştırmada 841 haber buldum Mecnur'la ilgili. Başlıklar şöyle: "Son Sülün Mecnur, Mecnur Çolak'a Kristal Cola suç duyurusu, Mecnur'a kırmızı kart, Mecnur'a 3 yıl hapis istemi." Futbolculuğundan çok borsa spekülatörlüğünü öne çıkaran, kriminal faaliyeti gösteren haberler yani. Şimdi o Mecnur, yeniden büyük bir borsa operasyonu nedeniyle, bu kez çete suçlamasıyla gözaltında. Her zaman olduğu gibi, büyük bir vurgundan söz ediliyor. Türkiye'ye özgü bir biçimde milyar dolarlardan bahsediliyor ama gerçek rakam henüz bilinmiyor. Şimdi, benim anlamadığım nokta şu: Mecnur Çolak defalarca borsa kurallarını, hukuk kurallarını çiğnemekle suçlanmış biri. Ancak her suçlamadan paçayı kurtarmış. Peki, bu Mecnur Çolak'a bir haksızlığın göstergesi mi, yoksa hukuk kurallarının gevşekliğinin veya polisin ekonomik suçları inceleyip dört dörtlük bir dosya hazırlamaktaki yetersizliğinin mi? Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde, borsayı ciddi yatırım aracı olarak gören ülkesinde, bir insanın isminin bu kadar ayyuka çıkıp bu kadar iş yapmaya devam etmesi mümkün müdür anlamakta zorluk çekiyorum. Borsa, eğer gerçekten Türkiye'de tasarruflar için ciddi bir yatırım aracı olacaksa, kriminal spekülasyonun önlenmesi, halka güven veren bir kurum haline gelmesi şart. Her iki yılda bir gündeme gelen Mecnur Çolak haberleri, bizim borsanın bu güveni sağlamaktan henüz uzak olduğunu gösteriyor. Yoksa Mecnur Çolak daha büyük balıkları saklamaya yarayan küçük bir yem mi sadece?
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|