|
 |
 |
 |
 |
|
|
 |
|
|
|
Tel:
NULL | Fax:
0212 354 36 19 |
| |
|
|
 |
|
 |
|
 |
|
 |
|
|
 | |
 |
|
Bu yıl turist sayısında üçte bir oranında azalma var ya... Yine gazetelerde tuhaf yorumlar başladı.
Efendim esnafımız turiste kazık atıyormuş... Denizi kirletiyormuşuz... Turistlere görgüsüzce davranıyormuşuz... Falan filan.
Yukarıda yazılanlar yalan mı? Elbette değil.
İyi de bütün bu sorunlar geçen yıl veya evvelki yıl yok muydu? Vardı. Peki nasıl oluyordu da Türkiye'ye gelen turist sayısı 20 milyonu
geçiyordu?
Biz 2005'ten itibaren mi turistlere kazık atmaya, denizi kirletmeye ya da turiste görgüsüzce davranmaya başladık da... Bu yüzden turist sayısında küt diye bir düşme meydana geldi?
Saçmalamayı bırakın!
Siz, ' her şey dahil' sistemiyle Türkiye'ye gelen niteliksiz turistlerin alışveriş yaptıklarını mı sanıyorsunuz? Adam geliyor, beş kuruş harcamadan dönüyor. Alıveriş yapmıyor ki kazık yesin!
Gerçekleri görmek ve ona göre tedbirler almak yerine, turistlere hizmet verenleri suçlamak en kolay yol.
Bu sezon, geçen yıllara kıyasla daha az turist geleceği taa aralık ve ocak aylarından belliydi. Çünkü rezervasyonlarda ciddi düşmeler gözleniyordu.
Turizmle uğraşanlara sorun, size azalmanın nedenlerini saysınlar: En önemli nedenlerden biri genel olarak Avrupa, özel olarak da Almanya ekonomisindeki durgunluk... Dünya Kupası'nın etkisi... Farklı turizm taktikleri uygulamaya başlayan Yunanistan ve İspanya'nın yarattığı rekabet ortamı... Tabii bu faktörlere, tam tatilde nereye gideceğini kararlaştıracağı sırada Avrupalının karşısına çıkan ' karikatür krizini' de eklemelisiniz...
Benzeri bir aymazlığı Laleli piyasasındaki bavul ticareti azalırken de göstermiştik. Efendim esnaf yabancı kadınlara asılıyormuş da o yüzden piyasa çökmüş. Yahu o dediğiniz hergelelikler maalesef işin başından beri vardı. Ama alan razı, satan razı olduğu için, bavul ticareti tıkır tıkır işliyordu.
Derken Rusya'nın siyasi ve ekonomik çizgisi değişti. Bunun üzerine de bavul ticareti bitti.
Bizim turizmciler, Avrupalı meslektaşlarının, " Türk turizmi yoruldu " dediğini belirtiyor. İşte asıl tehlike burada.
'Her şey dahil' sistemini uygulamaya devam edecek miyiz? Türkiye turizmini ilelebet ' deniz-kum-güneş' diye mi pazarlayacağız?
Yoksa mesela, ' yat' ve ' golf' turizmi gibi kaliteli turistleri çekecek politikalar mı uygulayacağız?
Ankara'nın işi iyi bilen turizmcilerle oturup bu konuda kafa yorması gerekiyor.
|
| |
 |
|
|
|
|
|
|
|
|
