|
 |
 |
 |
|
|
Yüksekova Raporu
Salih Yıldız'ı Hakkari-Yüksekova'da tanıdık... 55 yaşında... 8 çocuk sahibi... Yüksekova Belediye Başkanlığı'na yüzde 70 oyla seçildi... DEHAP'lı olduğunu söylemeye gerek yok. - Başkan... Cumartesi saat 12.00 itibariyle durum nedir? - Abime anlatayım... Şu anda durum sakindir... Sağduyu hakimdir... Cenazeler defnedilmiştir... Hayat normale dönmüştür.
Son günlerde TV'lerde konuşan konuşana. "Türkiye o bölgeyi ihmal etti" diyen de var. "Bölgenin yolu, suyu, elektriği yok" diyen de. Oysa "gerçek" çok farklı. Dün Yüksekova Belediye Başkanı'na da söyledik: - Devlet, yolunuzu, hastanenizi yapmıyor mu?.. Daha geçen ay oralarda okul üstüne okul açılmadı mı?.. Çocuklara bilgisayar gönderilmiyor mu?
Yüksekova Belediye Başkanı Salih Yıldız dedi ki: - Abime samimiyetle söyledim, halkın sorunu ekmek, yol, su değil. - Nasıl değil? - Taşlı, dikenli yolda da yürürüz... Açlığa da çare bulunur... Ama ya özgürlük?.. Ya demokrasi?
- Başkan bölge özgür değil mi?.. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Bakan, Milletvekili, Belediye Başkanı olabiliyorsunuz... Yalan mı? - Abim doğru söylüyor... Bu dediklerinize itirazım yok... Ama ana dilde eğitim istiyoruz... Kendi kültürümüzü geliştirmek için destek istiyoruz... Yüzde 10 olan seçim barajı insin istiyoruz.
Salih Yıldız, daha önceki konuşmamızda "sosyal barış... Genel af" istemişti. O zaman sormuştuk: - Açık söyleyin, talebiniz Apo'nun affedilmesi mi? Başkan dün yine "aynı isteği" tekrarladı: - Bir Kürt belediye başkanı olarak konuşuyorum... Kürtler'in toprağa ve inanca yönelik hiçbir talebi yok... Daha önce söylediklerimi abim yazdı... Onun için abimle rahat konuşuyorum... Adalet istiyoruz... Sosyal barış... Genel af...
- Yani öncelikle Apo'ya af... Sizin derdiniz bu. - Abdullah Öcalan konusunu bir kenara bırakalım. - Fakat, talebiniz oraya dayanıyor. - Sosyal barış istiyoruz... Bazı insanlar TV'de bize hakaret ediyorlar. - Kim ediyor? - Bize Apo'nun, Barzani'nin piçleri diye açıkça hakaret ediliyor... Hakaretle bir yere varılamaz... Bak, abim bizi nasıl dinliyor... Onlar da dinlesinler.
Türkiye'nin şu anda en önemli sorunu "iş." Güneydoğu'da bu sorun "daha da ağır." Ama "bölgede" konuştuğumuz DEHAP'lı belediye başkanları bize hep "aynı şeyi" söylüyorlar: - Demokratikleşme, sosyal barış, genel af... Bunlar olursa, ekonomik sorunlar kendiliğinden çözülür. Hakkari Belediye Başkanı (DEHAP'lı) Metin Tekçe'nin "söylemi" de bu yönde. Yüksekovalı Salih Yıldız'ın "anlatımı da."
"Başkan" dedik: - Devlete, millete, bayrağa sahip çıkın... Saygılı olun... Türkiye'nin birliği herşeyden önemli. - Tabii ki saygılıyız... Türk, Kürt, Laz, Çerkez... İnanan, inanmayan... Müslüman, ateist... Sağa oy vermiş veya sosyalist... Birlikte yaşayacağız... Ama abime arzedeyim, bize gözdağı verilmesin.
- Salih, size kim gözdağı veriyor? - Cenaze kaldırılırken, uçaklar alçaktan uçuyor... Bize de, Tayyip beye de gözdağı veriliyor. - Ne ilgisi var Salih? - Özal bizi anlamaya çalışmıştı... Şimdi Tayyip bey anlamaya çalışıyor... Ama uçaklar uçunca, Başbakan da geri adım atıyor.
Salih Yıldız dedi ki "ne olur, abim dediklerimi yazsın." "Merak etme Salih" dedik: - Abin yazacak. Hepsini yazdık. "Olayın" daha iyi anlaşılması ve sorunun "bölgeye hizmet gitmiyor... Yol, okul, hastane yapılmıyor" meselesi olmadığının iyi anlaşılması için.
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|