 |  |
  |
|
Le Pen gibi Avrupalı mı olmalı?
Sanmayın ki saplantılı olmak biz Türklere özgü bir insani durum. Avrupa Birliği üyesi ülkeler politikacılarında da fazlasıyla görülür saplantı. Örneğin AB Anayasa Komisyonu Başkanı Valery Giscard d'Estaing, bunun tipik örneğidir. Bu kişi bütün yaşamını Türkiye'nin Avrupalı olamayacağına kendi kamuoyunu inandırmaya adamış durumda. Son olarak da La Repubblica gazetesine bir tam sayfa makale yazıp, "Gümrük birliğiyle Türkiye'nin Ortak Pazar'a girme hedefinin sonuçlandığını" öne sürmüş.. "Türkiye Ne Kadar Uzak?" başlıklı makalesinde,Türkiye'nin coğrafi konumunu vurgulamış, nüfusunun kalabalık olmasını hatırlatmış, yaşam standartlarının Avrupa'nın 10 yeni üyesinin ortalamasından da kötü durumda olduğunu belirtip, Avrupa ülkelerindeki kamuoyunun da Türkiye'nin AB'ye katılımına olumsuz baktığını savunmuş.. Sanki Schroeder, Chirac, Blair, Verheugen, Karamanlis, Berlusconi gibi isimler Avrupalı değil. Hitler, Mussolini, Miloşeviç, Le Pen Avrupalı, bir de Giscard d'Estaing Avrupalı. Bu adama bakıp, saplantılı ve yabancı düşmanı olmanın yanlışlığını görmelidir bizdeki benzerleri.
|