  |
|
Statlarda X ray eksikliği
Tırmanan fanatizm, stat yakınlarında basit sokak çatışmaları şeklinde karşımıza çıkardı. Bu da polisiye tedbirlerle önlenir ve stadın içine yansımazdı. İlk defa 1963-65'li yıllarda Ali Sami Yen Stadı'nın açılışında bir olay yaşandı. Türkiye-Bulgaristan maçı öncesi (O da izdiham sonucu panikle gelen bir kazaydı) tribünde alev alan büfecinin tezgahı paniğe yol açmıştı. Ancak böylesine aletli bir vukuatla spor kamuoyu ilk kez karşılaştı. Kısacası statlarımızda böylesi "kasta dayalı" suç aleti ile öldürme hadisesi asla yaşanmamıştı. Bu menfur cinayet ardından "Vali nerede?, emniyet müdürü neden Çin'de?" diyerek hedef saptırmak, gerçek ihmali izleyemeyecektir.
İhmaller ölümü getirdi! Bu işin kusurlusu spor adına söz söyleyip, iş yapmayan yetkisiz yetkililerdir. Sorumluluğu "Karabasan" gibi vali ve emniyet müdürüne yıkmak yerine stat kapılarına (X RAY ) cihazlarını koydurmak problemi kökten çözecekti. Fakat olmadı. Kulüpler, tavsiye kararlarına ve güvenlik tebliğlerine uymadı. Futbol stadı yapmak adına atletizm pistini kaldırmak ve ambulansları çalıştırmamak ciddi bir hataydı . Eski Vali Çakır'ın tavsiye kararlarına uyularak kulüplerin stat kapılarına takacağı x ray cihazları ciddi bir önlem olacaktı. Tecrübeye ve deneyime itibar etmeden statlarda yapılan "ani ve fiziki" değişiklikler bir hataydı. Bu vahim problemlerle uğraşmaksızın vakti protokol tribünlerinde geçirmek ise daha büyük bir ihmaldi. Ve bu hata dolu ihmaller İnönü'de ölümü getirdi. Federasyonun önlemler paketinde x ray cihazlarını yine göremedik. Bu çok büyük bir eksiklik.
|