|
 |
|
 |
  |
|
Bize zenci gibi davranmayın
Şahika Altuntaş, Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi ikinci sınıf öğrencisi. Hayali moda tasarımcısı olmak. Tesettürlü olmayan kadınlar için koleksiyon hazırlayacağını söylüyor: "Çünkü aklımdaki kıyafetlerin çılgın, sıradışı çizgileri var. Tesettürlü kadınların giyemeyeceği şeyler." Moda tasarımında bir marka olmayı amaçlayan Şahika, "Adımdan söz edilsin istiyorum, başarılı olmak istiyorum. Çünkü bir başörtülü ve imam hatipli kadının da bu konuda söyleyecek sözü olduğunu düşünüyorum. Bunu da hazırlayacağım koleksiyon ile kanıtlamak istiyorum" diye konuşuyor. Başörtüsünde olduğu gibi İHL'de de öğrenim görmeye de kendisinin karar verdiğini söyleyen Şahika, "Katsayı engelini bilerek bu okula geldim ve burada olmaktan mutluyum" diyor.
'SADECE KURAN YOK' İmam hatip öğrencisi olduğu için zaman zaman gerek bakış gerekse sözle aşağılandığını anlatan Şahika tepkisini şöyle dile getiriyor: "Bakışlardan bu aşağılanmayı anlıyorsunuz, bazen de laf atıyorlar. Eğer Cumhuriyet'i ve laikliği savunuyor ve Atatürk'ü sevdiğinizi söylüyorsanız daha da şaşırıyorlar ve inanmıyorlar. Neden? Biz bu ülkede yaşamıyor muyuz? Bizim de ülkemizi, Cumhuriyet'i ve Atatürk'ü sevme hakkımız yok mu? Bizi sadece sabahtan akşama kadar ellerinde Kuran onu okuyan kişiler olarak düşünüyorlar. Biz her gelişmeyi takip ediyoruz. Modayı da sanatı da. " Ragıp Erarslan ve Haydar Karaarslan ise Bilgi Üniversitesi öğrencileri. İkisi de orta okulu ve liseyi İHL'de okumuş. Ragıp, Hukuk Fakültesi, Haydar Sosyoloji bölümü son sınıf öğrencisi. İkisi de üniversitenin Sosyal Bilimler Kulübü üyesi. İHL'ye de imam olmak için değil, pozitif bilimler ile birlikte din öğrenimi almak için gittiklerini anlatıyorlar.
MARJİNALLİĞİ ÖNLÜYOR İHL'lerin din öğrenimi için en sağlıklı kurumlar olduğunu belirten Ragıp Eraslan, "Burada devlet kontrolünde eğitim veriliyor. Kabul edin ya da etmeyin din bir ihtiyaç, insanlar manevi tatmin arıyor ve bu doyurulması gereken bir ihtiyaç. Eğer siz bu okulları kapatırsanız, bilgisiz kişiler kurslar ya da okullar açar ve tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bu okullar marjinalliğe kaçılmasını önlüyor. Din işini asla cemaat ya da tarikatlara bırakmamak gerek. Aksi halde El Kaide gibi terör ve şiddet gruplarının oluşmasının yolu açılır" diye konuşuyor.
AYNI DİZİLERİ İZLİYORUZ Haydar Karaarslan, İHL'lilerin meslek lisesi değil, din eğitimine ağırlık veren normal liseler olduğunu söylüyor. Haydar, şöyle konuşuyor: "Fildişi kulelerden bakanlar bunu farklı zannediyor. İletişim araçlarının gelişmesiyle sadece Türkiye değil dünya ölçeğinde ortak değerler paylaşıyoruz. Aynı filmleri izliyor, aynı dizileri takip ediyoruz. İstesem de bu toplumdan ayrı olamam zaten. Kitle kültürü hepimizi kuşatıyor. Bunun yanında herkesin kendine has özellikleri olabilir. Bu neden yadırganıyor? Sorun biraz zihniyet sorunu. İHL'lerin kendi içinde homojen, otonom bir yapıya sahip ve belli merkezlerden yönetildiği düşüncesi büyük bir paranoyadır. Sorun bu okullarda okuyanları 'zenci' olarak görmekten vazgeçmek ve diyalog ile çözülür. Bizi yargılamaya değil anlamaya cesaret etsinler."
Pervin KAPLAN
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|