ABD Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke geçen hafta ekonomide işlerin iyi gittiği, bu nedenle para politikasını sıkılaştıracağı yönünde karmaşık sinyaller verdi. Fakat hemen bunu fırsat bilen faiz lobisi beklentileri olumsuza çevirmek için harekete geçti.
Beklentileri olumsuza çevirme yönünde ilk açıklama İngiliz Barclays bankasından geldi. Barclays, ABD Merkez Bankası'nın tahvil alımlarını azaltması durumunda en çok etkilenecek varlık sınıflarının başında Türk hisse senetlerinin geldiğini ileri sürüyor. Ardından Avrupa şirket tahvilleri, S&P endeksi, bakır ve brent petrol fiyatlarının düşeceğini belirtiyor.
Bunun üzerine Türkiye'de hisse fiyatları ortalama bir günde yüzde 3 geriledi. Tabii hisse senedinden çıkan para dövize yöneldi. Birdenbire Türk parası dolar karşısında değer kaybederek 1.87 liraya, gösterge tahvil faizi bir puan artarak 5.75 seviyesine yükseldi.
Hatırlayacaksınız aynı filmi pek çok defa izledik. Mayıs 2006'da "ABD Merkez Bankası faiz artırıyor" söylemiyle döviz talebi çoğaltılıp, Türkiye Merkez Bankası'nın politika faizleri bir anda 4 puan yükseltilmişti. Ve politika faizlerini neredeyse dünyanın en yüksek seviyesine çıkarttırmışlardı. Yine geçen yılın başında bu defa "Avrupa ithalat yapmayacak, dolayısıyla Türkiye döviz bulamayacak" yalanıyla önce doları 1.88 lira seviyesine çektiler, ardından faizleri yüzde 12.5'e kadar yükselttiler. Yine geçen yıl haziranda aynı şekilde doları hareketlendirip 1.88 lira seviyesine çıkartmışlardı. Fakat hemen ardından Temmuz 2012 başında dolar 1.79 liraya gerileyerek amatör yatırımcıları zarar ettirmişlerdi.
İşte şimdi yine aynı spekülatif ataklar yapılıyor, beklentiler bir doların 1.90 lira seviyesine çıkartılıp, bu seviyeden Türk parasına dönüp tekrar varlık alımı yapılacağı yönünde. Fakat dün ABD'den gelen veriler bizim faiz lobisinin oyununu pek desteklemedi. Çünkü ilk üç aylık ekonomik büyüme yüzde 2.5'ten yüzde 2.4'e revize edildi. İşsizlik başvuruları da 25 Mayıs hafta sonu itibariyle 10 bin kişi artarak 354 bin düzeyine yükseldi. Oysa beklenti 340 bin işsizlik başvurusu düzeyindeydi. Tabii dün bu veriler açıklanınca Bernanke'nin varlık alımını azaltarak sıkı para politikasına yöneleceği söylemi geçerliliğini şimdilik yitirdi.
Peki faiz lobisi neden Türkiye'nin temel ekonomik göstergeleri tutarlıyken niye dövize spekülatif atak yapıyor? Hemen söyleyelim Merkez Bankası kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık yüzde 5 oranına yakın faizler 27 Mayıs 2013 Pazartesi'den itibaren yüzde 2.22 oranıyla sınırladı. Yine bankaların tüketicilerden çeşitli isimler altında 60 çeşit tahsilat yaptığı ve bunun yeni tüketicinin korunması yasasıyla sınırlandırılmaya çalışılması lobinin hoşuna gitmedi.
Anlayacağınız faiz lobisi "biz istediğimizi yaparız, tüketicinin korunmasına da karşıyız, haksız kazancımızı kimse engelleyemez, bize çeki düzen vermeye kalkana biz de rahat vermeyiz" diyor. İşte son günlerde döviz ve faizde yaşanan artışın asıl nedeni bu.