Hayatımın en kısa Antalya tatiliydi..
3 gün bile değil.. Ama harika saatler yaşadım. Harikalar izledim.
Harikalar gezdim.. Ve çok yakın geleceğin harika Antalya'sını dinledim, gördüm, yaşadım..
Hepsini anlatacağım..
Çok şaşıracak, çok heyecanlanacak, belki de Antalyalı olmaya, ya da orada hemen yatırım yapmaya koşacaksınız..
Sırayla.. Bugün, Antalya'ya gitme sebebim..
17. Antalya Piyano Festivali'nin Açılışı.. Akdeniz Filarmoni eşliğinde dünyaca ünlü Çinli Piyanist Zhang Zou Konseri..
Antalya Havaalanına öğleden sonra indim, çarşamba günü.
Konser akşam.. Meydanda yılların sevgili dostu Zafer Alkaya karşıladı beni her zamanki gibi. Ben ona "Belek Başçavuşu" derim. Yasemin'e tembih etmeme rağmen, hangi uçakla geleceğimi haber alır ve ille de alanda karşılar. "Yahu gelme..
Başka arkadaşım karşılayacak" desem de o ille terminal kapısındadır, gelirken de, giderken de.. Tam jandarma..
Onun Cornelia Diamond Oteli'nden başkasında kalma şansım bu defa hiç yoktu. Çünkü ağabeyim de yengemle o açılışa İzmir'den gelmişlerdi ve Zafer onları kapmıştı bile.. İki saat dinlenme için otele giderken yol boyu, bu fevkalade kritik turizm sezonunun Antalya'nın tüm tatil köyleri ve otellerini nasıl vurduğunu konuştuk.
O ayrı yazı konusu olacak.
Konser dokuzda.. Biz sekizde EXPO 2016 Parkındaydık..
Konser oradaki büyük kongre salonunda..
Park'ın hele gece güzelliği muhteşem.. Bir gölet, göl yapmamışlar..
Denizi oraya getirmişler sanki.. Makilik bile değil, çorak ve bataklık, hayvanların bile otlamadığı dönümlerce araziye bir cennet kurulmuş ki, olmaz böyle şey..
Parkın sembolü kule rengarenk değişen ışıklarla nasıl göz alıyor..
"Geçen hafta Elton John, açık havadaki konserdeydi.. Yerlere oturmuş 100 bin kişi vardı" dedi, Zafer..
Pek çok ünlü 15 Temmuz dolayısı ile anlaşmayı iptal edip gelmezken Sir Elton hem gelmiş, hem "Antalya harika bir tatil yöresi..
Gelmemek için hiçbir sebep yok" demişti, dünya ajanslarına ve kalpleri fethetmişti..
Girişteki merkez binasının terasından bu harikulade güzelliği seyrederken Sevgili Ebru Türel'i gördüm.. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı, kardeşim kadar yakın, aile dostum Menderes'in eşi..
Kafa dengi arkadaş o da.. Hemen "Ne oldu kız takımı" dedim.. Ebru lise, üniversite çağlarında basketbol oynamış. En büyük hedefi kente bir kız basketbol takımı kazandırmak..
Ama siyasete bile Antalya'ya hizmet için atılan, Antalya aşığı Menderes'in kafasında öncelikler var. Ebru ile ne baskılar yaptık ama ilk başkanlığında sıra gelmedi.
Sonra seçimi kaybetti. Son seçimde yeniden seçildi..
Ebru "Tamam" dedi.. "Kurduk nihayet!.." Antalya'da, dışardan tonla parayla yabancıları satın alıp oynatacak değil, Antalya Genç Kızlarına spor yaptıracak bir sistemle kurmuşlar hem de kulübü.. Ne güzel..
O enfes manzara içinde Ebru'yla heyecanlı heyecanlı konuşurken "Hadi, karşıya, salona gidiyoruz. Konsere on dakika kaldı" dediler. O elektrikle çalışan golf arabası gibi, bagilere bindik ve Kongre salonunun kapısına geldik.
Bugün, konseri anlatacaktım değil mi?. Ama Antalya öyle unutulmazdı ki, hepsini hem de özetleyerek anlatmak isterken, daha konsere giremedik.
Yarın!.