Beşiktaş'ta Şenol Güneş'in oyuncu devamlılığı sürüyor... Bunu normal karşılayabilirsiniz. Lens gibi Medel gibi Negredo gibi oyuncular kenarda ve geçen senenin kadrosuna Pepe takviyesi var. Esasında Beşiktaş, oyun başlangıcı olarak iyiydi. Golü erken buldu. Skor eşitlense de yeniden öne geçmeyi bildi ama sonuç tehditkardı... Skor bir farkta kaldığı sürece rakibi hep oyunun içinde tutarsınız. Kasımpaşa maçında da aynen böyle oldu. İkinci yarı topa sahip olan Beşiktaş vardı ama rakip de bastırıyordu. Bu sorun yaratmıyor gibi göründü ancak sahanın en çok isteyen ve isyan eden oyuncusu Trezeguet ile Kasımpaşa 2-2'lik skoru yakaladı. Oyunu değiştirme mantığında olan Güneş, Lens ve Medel'le oyunu değil pozisyonu değiştirebildi. Oğuzhan'ın oyun liderliğinin olduğu bir maçtı o ana kadar karşılaşma. 2-2'den sonraki isyanı fazla değildi Beşiktaş'ın. Belki ligin başı oluşu, bu refleksi yaratmadı. Negredo'yu son bölümde Cenk'le kullanmayı denedi ama istediği sonucu alamadı.
Bireysel performanslara baktığımızda uzak vuruşlardan gelen iki gol dışında savunmanın zaafiyet göstermediğini ve orta sahanın da görevini yaptığını söyleyebiliriz. Ön bölge oyuncuları çok da efektif değildi. Beşiktaş 2-1'lik skorun yeteceğini düşündü ama tek farklı sonuç her zaman oyun ne olursa olsun tehlikelidir.
Oyun olarak Beşiktaş'ı çok da eleştirmeye gerek yok. Bir Negrodo, bir Medel'i belki zaman zaman daha geniş zamanlarda kullanılacak Lens'i takımda görmek farklılıklar yaratabilir. Bunu zorluk derecesi yüksek maçlarda belki de Şampiyonlar Ligi'nde daha net göreceğiz.
Oğuzhan'ı da Tolgay'ı da beğendiğimi söylemeliyim. Babel'in de etkili oyunu, Beşiktaş'ın öne çıkanlarıydı. Tabii ki iki uzak vuruşta kaleci Fabri'nin yeterli reaksiyonu gösteremediğini gördük. Futbolda çok mantıklı bir yorum olmasa da hakikaten Kasımpaşa'nın Beşiktaş'a ters geldiğini bu sezon başlangıcında bir kez daha gördük.