Amerika'dan 2008 Eylülünde patlak veren küresel kriz 2009'da Atlantik'i geçip Avrupa'yı kasıp kavurup Türkiye'ye dayanmıştı. O dönemde başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; "teğet geçecek" çağrısı yapmış, kimileri buna uyup krizden güçlenerek çıkarken, diğerleri, durduk yerde işçisini evine göndermişti.
Ekonomik krizin sosyal boyuta sıçrayıp işsizlik tavan yapınca Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TOBB bir öneri geliştirmişti; "işsizliğe rağmen birçok organize sanayi bölgesinde (OSB) "eleman aranıyor" duyuruları var, buna çözüm bulalım."
Bunun anlamı, bir yandan işsizlik tırmanırken diğer yandan yetişmiş eleman bulunmayışıydı ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu; hükümete öneri götürdü; "İŞKUR'la birlikte ara eleman yetiştirme programı başlatsak işsizlerin bir bölümüne kapı açmaya yardımcı oluruz.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, konu kendisine iletildiğinde "bu konu üzerinde çalışın" talimatı verdi. TOBB'un önerisi İŞKUR'un parasal desteği temeline dayalıydı; "Fabrikalarda staj ve eğitime alınacak ara elemana ücreti, bir süre İŞKUR tarafından ödenmeli."
Çalışma uzayınca Erdoğan işi hızlandırmak için TOBB'a çağrı yaptı; "1,5 milyon üyeniz var. Her üye bir yeni eleman alsa, 1,5 milyon insanımız iş bulur." TOBB yönetimi Erdoğan'ın bu mesajı üzerine Türkiye'deki 365 oda ve borsa başkanını topladı, durumu değerlendirdi.
Nabzı tam ölçmek için elektronik anket de yaptı ve neticesinde ; "Üyelerimizin 700 bini 10 kişiden daha az eleman çalıştırıyor. Bunların yeni eleman almaya güçleri yok. Konuyu Sayın Başbakanımızla görüşmek istiyoruz" açıklaması geldi.
Bu bildiri bazı yayın organlarına "TOBB rest çekti" diye yansıyınca Başbakan, iki gün sonra gece Hisarcıklıoğlu ve TOBB yönetim kurulu üyelerini uyardı ve çalışmalar hızlandı. TOBB'un İŞKUR'la birlikte hazırladığı UMEM Projesi hayata geçti; "Yılda 200- 250 bin kişi doğrudan fabrikalarda staj ve eğitim görüyor, ara eleman olarak işe kavuşuyor."
2013'ten bu yana işsizliğin artışa geçtiğini dikkate alan TOBB yönetimi, Süleyman Soylu'nun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sırasında yeni projeyi gündeme getirdi; "Her işletme yeni bir eleman alsın. Ancak, bir yıl boyunca o elemanların maaşı İŞKUR tarafından karşılansın. Bu projeye kaynak İşsizlik Fonu'ndan sağlanabilir."
Proje Soylu döneminde olgunluğa ulaştı, ocak ayı ortasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ve Hisarcıklıoğlu tarafından kamuoyuna duyuruldu.
Kahire dönüş yolunda Hisarcıklıoğlu ile projeyi konuştuk; Çalışma Bakanlığı'yla ortak ilanlarına da değinip, kampanyaya dikkat çekti; "işe alınacak +1 kişinin maaşını bir yıl boyunca İŞKUR ödeyecek. Müthiş bir imkân... Bir yıl hiç yükünü çekmeden personeli yetiştireceksin, sonra da eğer anlaşırsan çalışmaya devam edecek. TOBB üyelerini kampanyaya desteğe çağırıyorum. Böyle bir imkânı baba evladına vermez... Gelin, bundan yararlanın..."
Peki, "Türkiye'nin geleceğine + 1 istihdam" programının külfeti? Hisarcıklıoğlu ilk yıl işverene yük yansıtmayacağını söylüyor; "Sıfır maliyetle bir yıl işyerinde eleman yetiştirilecek. O işçinin yemek ve yol masrafı da vergiden düşülebilecek. Bir yılın sonunda işveren, işbaşı eğitim programına katılanları istihdama devam ederse, 42 aya kadar asgari ücret üzerinden SGK işveren payını da ödemeyecek. Bu da, asgari ücretli bir personel için ayda 275 liralık avantaj anlamına geliyor."