Türkiye'nin AB ile Gümrük Birliği anlaşmasında 20 yıl geride kaldı. Çoktandır bu anlaşmayı sorguluyorduk bu defa AB Komisyonu, anlaşmanın modernize edilmesi teklifiyle geldi.
Peki, neyi kapsıyor bu modernite?
Gümrük Birliği 2.0 diyebileceğimiz yeni sürümünde neler var? Görünüşe göre Türkiye'nin lehine olacak ama ben bu kanaatte değilim. AB'nin kötü sicili yüzünden emin olamıyorum.
GB, mevcut haliyle sadece sanayi ürünlerini kapsıyor ve geleneksel tarım ürünleri bu anlaşma dışında... Güncelleme ile GB'deki ürünlerin niteliği ve yelpazesinin, tarım, hizmetler, sanayi ve kamu alımlarını kapsayacak şekilde genişleyecek.
Bunun yanı sıra AB'nin Kanada, ABD ile yapacağı serbest ticaret anlaşmaları, Türkiye pazarını bu ülkelerin ürünlerine açarken, ülkemiz AB üyelerinin faydalanacağı gümrük kolaylıklarının dışında kalıyor.
140 milyar euro büyüklüğünde işlem hacmiyle AB'nin 5'inci büyük ticaret ortağıyız. AB üyesi olmayıp GB üyesi olan nadide konumumuzla, Brexit sonrası İngiltere için rol model bile olduk.
Ancak temel sorun, AB'nin Türkiye ile ilgili hayırlı rüya görmemesidir.
Sığınmacılara sadece bu yıl 3 milyar euro maddi katkı sözleri vardı. Vize ayıbını güya gidereceklerdi.
Vizyon eksikliği içindeki yönetimiyle AB bugün GB anlaşmasında güncelleme için yetki talep ediyorsa, bunu iki kez düşünmemiz şart. Çeyrek asırdır kapısında beklettikleri AB, artık "caddedeki tek dükkân" değil ve Türkiye'nin bölgesel ittifak seçenekleri hızla çoğalıyor.
Dikkat çekerim ki bu güncelleme ile AB her ne kadar "taahhütlerimizi yerine getiriyoruz" dese de önceki taahhütlerini yerine getirmemiş bir kurum olarak artık inandırıcılığı kalmamıştır.
Bu yüzden GB güncelleme sürecinde Türkiye'nin kendi ev ödevini çok iyi yapması, güncelleme çalışmalarını yakından izlemesi şart. Taahhüt tutma özürlü vizyonsuz AB yönetiminin muhtemel dümenine kurban gitmeyelim.