Çoğu darbe ürünü vesayet kurumlarına bakın... Ortak paydalarından biri de denetlenmeyişleridir. Herkesi denetleyen ama kendileri denetlenemeyen bu kurumların "yanlış yapmayacağı" kabulüyle var edilmişlerdir. Anayasa Mahkemesi, Sayıştay, Yargıtay, askeri mahkeme ve benzeri yapı- lardan söz ediyoruz.
Hal böyle olunca aldıkları kararlarla kişi, kurum hatta toplumun kaderinde söz sahibi olabiliyorken denetimsizlik imtiyazı ile çözdüklerinden daha fazla sorun çıkarabiliyorlar. Ülkenin kalkınma hızına böylesi vesayet kurumları karar vermesin, özelleştirmede fiyatı Anayasa Mahkemesi belirlemesin talebinde isek, her adımımızı denetleyen bu "leviathan" kurumların da denetlenmesi şarttır.
Denetim, dünyanın en ciddi işlerinden biri... Deloitte, PwC, EY, KPMG gibi bu sektörün devlerinin yaptığı, firmaları denetleyip işleri doğru düzgün yapıp yapmadıklarını raporlamak... İşin ilginç yanı, sistemi her yönüyle denetleme güç ve becerisine sahip bu kurumların da denetleniyor olmasıdır.
Hüseyin Gürer, Deloitte Türkiye'nin 57 partnerinden biri ve CEO'su... Türkiye'de denetim sektörü, sohbet konumuz... 210 bin kişinin alıştığı 170 ülkede 700 ofisiyle hizmet veren Deloitte, 29 yıldır Türkiye'de ve 2 bin 500 müşterisini denetliyor. 1400 kişinin çalıştığı kurumun denetlediği firmalardaki her bilgiye şeffaflıkla erişme hakkı var.
Ancak kendisi de denetleniyor. Üstelik 7 ayrı kurum tarafından... Denetleyeni kimler denetliyor dersiniz? Kamu Gözetim Kurumu, SPK, BDDK, EPDK, Hazine, yurtdışı denetim ve nihayetinde kurum içi denetçiler... Amaç, denetlenme ile sağlanacak bilginin şeffaf, doğru, nitelikli olması... Bu sayede Deloitte denetiminden geçmiş firmanın güvenilirliğinden emin olunabiliyor.
Denetim, vazgeçilmezdir. İnsan vücudunda 400 bin haz sensörüne karşılık 4 milyon acı ve uyarı sensörü bulunmasının amacı, bedeni sağlıklı tutmak ve kötü haber varsa bunu bir an önce beyne iletmek... Kısaca haz bekleyebilir ama tehlike sinyali acil olmak zorundadır.
Et kokarsa tuzlarsın. Tuz kokarsa ne yaparsın? Çok basit, tuzu da denetlersin. Tıpkı bizim denetlenmez zırhıyla hata hatta darbe yapabilecek kadar imtiyazlı kurumların da denetlenme ihtiyacı gibi...