Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Ekmek oligarşisi

Komünizm iflas etti, Berlin Duvarı yıkıldı, çeteler çökertildi, Ergenekon dahi yargılandı ama ekmek oligarşisi hâlâ sapasağlam ayakta duruyor.
Durmak ne kelime; eski "zam terörü" ile hem cebimizi hem de niteliksiz üretimleriyle midemizi çökertiyorlar.
Türkiye, dünyanın 16'ncı büyük ekonomisi ve pek çok sorununu çözmüş ya da çözme yolunda hızla ilerliyor. Fakat ekmek sorunu "ilk günkü gibi" gündemde. Şimdi sorabilirsiniz; "acaba bir şeyi mi kaçırdık, ülkede ekmek sorunu mu var?" diye...
Evet; var!.. Türkiye, nitelikli ekmek yemiyor. Çünkü "oligarşi" buna izin vermiyor. Hadi fert başına milli gelir 2000 $ iken "ekmek bulduğumuza şükrediyor" ve Fırıncılar Federasyonu'nun topluma "dayattığı" bu "şey"leri alıyorduk. İçinden çer çöp çıkması bir yana, gramajı çalınmış, mayası sorun, foyası bol olması da cabası...
Ama şimdi zenginleşen bir ülkeyiz. Doğal olarak "daha iyi ekmeği" hak ettiğimizi düşünüyorum. Bana "ekmek" diye kakaladıkları "şey"lerin dışında "başka bir varoluş mümkün olmalı" diyorum.
Sakın bütün fırıncıları bir tuttuğumu sanmayın. Lezzetli ve nitelikli ekmek üretenleri özenle ayrı tutuyorum. Taa Ulus'tan kalkıp Kuzguncuk'a ekmek almaya gidecek kadar da iyi ekmeğin peşinde olan biriyim. Fakat dikkat çekmek istediğim bir olgu var: Kalite!
Ekmeğin temel sorunu, Fırıncılar Federasyonu'nun, hiçbir haklı maliyet gerekçesi olmadan dayattığı "%15 zam" değildir.
Temel sorun, ekmeğin kalitesidir. Biyo-çeşitliliği yüksek bu coğrafyada, neredeyse her yörede iyi ekmek örneklerimiz de var. Buğdayından pişirme yöntemine dek, markalaşmış "Trabzon ekmeği" gibi... Allah günah yazmasın ama "ekmek" diye sattıkları tatsız tuzsuz ve bir şeye benzemeyen "şey"lere, gerçek ekmeği tanıdıkça daha da şaşırıyorsunuz.
Şimdi de bu "ekmek oligarşisi", lezzetli ekmek üretenleri, "kendileri gibi olmaya" zorluyor. Kötü ekmek, iyi ekmeği kovmak istiyor.
Mevcut düzenlemeler, yerel yönetimler ve fırınlar arasında, genelde "narh, gramaj ve hijyen" temeline dayanıyor. Oysa bunlar, ekmeğin karneyle satıldığı kıtlık döneminin kuralları...
Şimdi zengin bir ülkeyiz ve "iyi ve ucuz ekmek" yemeyi hak ediyoruz. Şayet "ekmek oligarşisi" ni aşabilirsek tabii ki...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA