Bazı zamanlarda bütünlüğü pekiştirmek lazımdır. Beraberliği. Tek vücut olmak lazım. Ayrılmak, zayıflığı davet etmektir. Güçlü, bir ve beraber oldukça, bölünmeyi durdurdukça başarılı oluruz. Kuran-ı Kerim'e kulak verin:
"Ey iman edenler! Allah'tan nasıl korunmak gerekiyorsa, öyle korunun. Gerçekten muttakiler olun. Her durumda Müslüman olarak can verin.
Hepiniz Allah'ın ipine sımsıkı tutunun. Birbirinizden ayrılmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Sizler birbirinize düşmanlar iken, o sizin kalplerinizin arasında bir yakınlık ve sıcaklık meydana getirip yaklaştırdı da O'nun nimeti sayesinde uyanıp kardeş oldunuz.
Hem sizler 'ateşten bir' uçurumun kenarında bulunuyordunuz da O, tuttu sizi ondan kurtardı." (Ali İmran: 102-103)
Ey Müslümanlar! "Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir topluluk olmak üzere yaratıldınız.
İyiliği ve güzelliği emredersiniz." (Ali İmran, 110)
Ve ey Müslümanlar! Sizler "Kötülüğü çirkinliği yasaklarsınız." (Ali İmran, 110)
Ve ey Müslümanlar, kötülerden ve kötülükten çekinmeyin. Zira şer ehli "Size sıkıntı vermekten başka zarar veremez." (Ali İmran, 111)
Ve ey Müslümanlar, sizin misyonunuz şudur: "Allah'a ve ahiret gününe inananlar iyiliği ve güzelliği emreder, kötülüğe ve çirkinliği yasaklar, hayırlara koşuşurlar." (Ali İmran, 114)
O halde bir araya gelmeliyiz. Kucaklaşmalıyız. Gücümüzü dağıtmamalıyız. Bir olmalıyız.Vahdetten rahmet, firkatten, ayrılıktan ise azab doğar.