Tekden Film'in hayata geçirdiği 'Diriliş: Ertuğrul' dizisinin senaristi ve aynı zamanda yapımcısı olan Mehmet Bozdağ, başladığı günden beri büyük ilgi gören diziyi ve yeni projelerini anlattı. Engin Altan Düzyatan'ın 'Ertuğrul Gazi'yi canlandırdığı dizinin oyunculara yeni bir kapı açtığını söyleyen Bozdağ, "Senaryoya göre oyuncu seçilir, oyuncuya göre senaryo yazılmaz. Aslolan projedir" diyerek sektör sorununa değindi. Bozdağ, çok ilginç açıklamalar yaptı...
'Diriliş: Ertuğrul' dizisi 1.5 yıldır devam ediyor. Öncelikle bu proje nasıl doğdu?
Projenin dört yıllık bir düşünsel alt yapısı var. Osmanlı Devleti'nin kuruluş sürecini anlatabilmek hep hayalimdi. Çünkü dünyanın en muhteşem hikayelerinden biri. Türkler'in Anadolu'ya gelmesiyle dünya tarihi değişti. Türkler'in Anadolu'ya gelmesi; siyasi, ekonomik ve sosyal anlamda bin yılı kapsayan bir süreci başlattı. Bence 'Diriliş: Ertuğrul'un başarılı olmasının nedeni; tarihle ilgili bir soru sorması ve tarihte onun cevabını vermesi...
Dizi kaç sezon devam edecek?
Diziyi üç sezon olarak tasarladım. 1.5 sezonumuz daha var. Bütün hikaye ve senaryo hazır. Başlarken hikayenin sonunu bilmek bizi de, oyuncuları da çok rahatlatıyor. Bizde sürpriz yok!
HEP GÜNLÜK TUTTUM
Dizi ilk bölümünden itibaren zirvedeki yerini hiç bırakmadı; bunu neye bağlıyorsunuz?
Evet, başladığımız günden beri birinciyiz. Bugüne kadar maalesef Türk sineması, kendi tarihiyle arasına perde koymuştu. 'Diriliş: Ertuğrul', bu anlamda çorak toprağa su serpti. İnsanımızda bir hasret vardı. 'Diriliş: Ertuğrul', bu özleme cevap verdi diye düşünüyorum. Bunu yaparken, prodüksiyon olarak bütün teknikleri kullandık. Aksiyon sahneleri dünyanın önde gelen koreografi ekipleriyle yürütüldü. Yönetmen ve teknik ekibimizle birlikte oyuncularımız ortak hayalde buluştu. Aramızda çok iyi bir ahenk oluştu; bu da seyirciye olumlu yansıyor diye düşünüyorum.
Böyle yüksek izlenme oranlarını, ilgiyi bekliyor muydunuz?
Açıkça söylemek gerekirse beklemiyordum; kimse de beklemiyordu. TRT, bu noktada projeye çok sahip çıktı. Fikrimizi hayata geçirdiğimiz ilk günden bu yana günlük tutuyorum. Geçen hafta günlüğün sayfalarını karıştırırken; yaşadığımız sıkıntıları, zorlukları tekrar okudum. Büyük badireler atlatmışız.
Ne gibi sıkıntı ve zorluklar yaşadınız?
Maalesef Türkiye'de hâlâ sinema endüstrisi yok. Atları biz eğittik, tüm aksesuvarları kendimiz yaptık. Bizim için çok meşakkatli bir süreçti. Obayı kurup tam çekimlere başlayacağımız sırada hortum çıktı. Kurduğumuz obayı hortum aldı, götürdü. Daha başlarken zarara uğradık. Diziye başlarken hiçbir oyuncu ve menajer bize inanmadı; projenin batacağını söyledi. Bu da ister istemez sıkıntı ve moral bozukluğu yarattı, ama çok şükür onları atlatabildik. Doğru projeyi doğru metotlarla uygular ve samimi duygularla işe sarılırsanız, başarı geliyor.
O yazdığınız günlükleri kitap olarak yayınlamayı düşünüyor musunuz?
Evet, üç sezon bittikten sonra yayınlayacağım. Yapımcı ve senarist olarak bu tecrübeden başkaları da faydalansın, bir kaynak olsun isterim. Yani böyle bir proje yapacaksanız hangi problemlerle karşılaşacaksınız, neler yapmanız gerekir, biz hangi durumda ne yaptık gibi soruların cevaplarının yer aldığı, yol gösterici bir kitap olacak.
"Oyuncular bize inanmıyordu" dediniz. Oyuncuları ikna etmeyi nasıl başardınız?
Senaryo ve projeye inancımız oyuncuları ikna etti. Şu anda dizide rol alan tüm oyuncular, ilk baştan beri çalışmak istediğimiz oyunculardı. B planımız tabii ki vardı ama uygulamadık. Çünkü karaktere uyan herkesle anlaşıp çalışmaya başladık. Yani piyasa koşullarına göre iş yapmadım.
ÖZEL HAYAT UYARISI
Dizinin oyunculara yeni bir kapı açtığını düşünüyor musunuz?
'Diriliş: Ertuğrul', birçok oyuncuya kapı açmıştır. Çünkü biz, oyuncu konusunda titiz davranıyoruz. İnandırıcılığı sağlayabilmek için oyuncuların özel hayatına dikkat ediyoruz. Dizi oyuncularının yüzünün çok fazla eskimemiş olmasını istiyoruz. Oyuncularımızın sosyal medya hesaplarında oyunculuklarının dışında paylaşımda bulunmasını istemiyoruz. Çünkü biz bir dönem işi yapıyoruz, izleyiciyi bu dünyaya inandırmalıyız.
Dizi sektöründeki çalışma koşulları ve sürelerin uzunluğuyla alakalı sorun yaşıyor musunuz? Bu konuda bir şikayetiniz var mı?
Diziler sürelerinin kısalmasıyla birlikte daha kaliteli hale gelecek. Ama biz, sistemi iyi oturttuk. Dönem dizisi çekmemize rağmen çok iyi bir çalışma sistemi oluşturduğumuz için ekibimiz, genellikle haftanın iki günü tatil yapabiliyor. Ama sektör olarak gidişat çok kötü. Dört yıl sonra yurt dışına satacak dizimiz kalmayacak. Hikayeleri çok çabuk tüketiyoruz çünkü.
MALAZGİRT'İ ÇEKECEĞİZ
Şu an üzerinde çalıştığınız bir proje var mı?
Evet var; Alparslan'ı çalışıyor, Malazgirt'i yazıyorum. Şu an hikayesi bitti. Senaryosu yazılacak. 2017 Ocak'ta çekimlere başlayacağız. Orta Asya'da çekmeyi planlıyoruz. Türkiye'nin en önemli projelerinden biri olacak.
Oyuncu kadrosu belli mi?
Henüz oyuncular üzerinde çalışmıyoruz. Ama Alparslan kafamda belli. Çalışmak istediğimiz yurt dışından oyuncular da var. İletişim halindeyiz. Eğer olursa, çok büyük bir iş olacak.
Genç yaşta büyük bir projeye imza attınız; nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ülkemizde son yıllarda gençlerin önünün açıldığını düşünüyorum. Bugün Türkiye'de genç yaşta, nice insan önemli işlere imza atıyor. Türkiye'nin artık hayalleri, hedefleri var. Bu mefkure özellikle siyasi irade tarafından ortaya konunca, ister istemez hayalleri olan insanlara kapı açılıyor. Açılan kapıyı değerlendirmek de size kalıyor ve başarıyı devam ettirmekte çok çalışmaya bağlı.
Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanımız seti ziyaret etmişti. Bu durumu nasıl karşıladınız?
Marifet iltifata tabi. Cumhurbaşkanımız da dizimizi beğenerek izliyor. Setimize gelerek bize büyük bir sürpriz yaptı. Devletin en üst makamından bu teveccühü görmek bizi mutlu etti.