Çalışma hayatıyla ilgili düzenlemelerde çalışanların da iş verenlerin de sağlıkları hep ön planda tutuluyor. İş güvenliği ile ilgili düzenlemelerin haricinde çalışanların emeklilik tarihleri ve iş yerindeki konumlarını etkileyen sağlıkla ilgili kurallar var. Bunun dışında hamilelik ya da engellilik gibi özel durumları olan çalışanlar için onlara uygun çalışma şartlarının oluşturulması mecburiyeti de kanunlarla düzenlenmiş durumda. İş yerinde bir hastalık kapma riski olan çalışan isterse tazminatını talep edip iş akdini sonlandırabiliyor.
Bu hak benzer şekilde işverene de veriliyor. Yine işyerinde sonradan bir rahatsızlık geçiren çalışanlar için iş görmezlik ödenekleri bulunuyor. Bu rahatsızlık iş görme gücünün belli oranda kaybolmasına yol açarsa bu kez yaş şartına bakılmadan emeklilik imkanı da bulunuyor. Aynı şekilde engelli çalışanlar için de yaş şartına bakılmadan erken emeklilik imkanları sunulmuş durumda. Şimdi bu hakları detaylarıyla inceleyelim.
İŞ GÖRMEZLİK ÖDENEĞİ:
Bu sistem sayesinde çalışanlar rahatsızlık yüzünden çalışamadıkları ya da raporlu oldukları dönemler için SGK'dan para alabiliyorlar. Böylece raporlu olarak geçirilen dönemlerde gelir kaybının önlenmesi sağlanıyor. Üç çeşit geçici iş göremezlik ödeneği bulunuyor
Sigortalı olarak çalışan kişi işyerinde bir kaza geçirmiş ise veya işiyle alakalı olarak meslek hastalığından ötürü rapor almış ise SGK rapor parası ödüyor. Burada geriye doğru prim ödeme şartı aranmıyor.
Hastalık veya herhangi bir rahatsızlığından dolayı rapor alınmış ise, çalışanın rapor tarihinden önce 90 gün prim ödemiş olması şartı ile rapor parası alma hakkı bulunuyor.
Kadın sigortalılar doğum yapması durumunda doğumdan önce 8 ve doğumdan sonra da 8 hafta olmak üzere doğum parası alma hakkına sahipler.
Yine 90 günlük prim şartı aranıyor.
MALULEN EMEKLİLİK:
Çalışanların iş hayatında iş yapabilme kabiliyetlerini belli oranda kaybedecek kadar bir sağlık sorunu yaşamaları durumunda, onları koruyan bir sistem olarak malulen emekliliği görüyoruz.
Burada en önemli şart olarak bu rahatsızlığın sigortalı olunan tarihten sonra ortaya çıkmış olması belirlenmiş durumda. Burada iş gücünü kaybetme oranı olarak yüzde 60 şartı bulunuyor.
Bu oranda çalışma gücünü veya iş kazası-meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü kaybetmesi halinde sigortalı malul sayılıyor. Malulen emeklilikte gerekli şartların sağlanması yanında, sigortalının talep etmesi de isteniyor. SGK kendiliğinden malulen emeklilik işlemi başlatmıyor.
Malul sayılan ve malulen emekli olan sigortalılar artık bir başka işte çalışamıyor.
Çalışması halinde ise emekli maaşı kesiliyor. Malulen emeklilik için gerekli şartları şöyle sıralayabiliriz:
Sigortalının en az yüzde 60 oranında iş gücü kaybıyla malul sayılması.
En az 10 yıldan beri sigortalı olup, toplam 1.800 gün primi ödemesi. Başkasının sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmıyor ancak 1.800 gün (5 yıl) prim isteniyor.
Malûliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan, işyerini kapattıktan veya devrettikten sonra kuruma yazılı olarak başvurması gerekiyor.
HAKLI FESİH İMKANI:
İş kanunumuz sağlık sorunlarını, işten ayrılma ve iş akdini bildirimsiz olarak feshetme gerekçesi olarak sayıyor ve bunu da 24 ile 25. maddelerinde düzenliyor. Burada hak sadece çalışana değil işverene de tanınıyor.
İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması ve işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa çalışan iş akdini feshedip tazminatını alabilyor. Yine işçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa da aynı hakkı kullanabiliyor.
İşveren açısından bakıldığında ise çalışanların sağlık sorunları yüzünden iş akdini feshetme hakkı tanınıyor.
Bunun şartları ise şöyle belirleniyor:
1- İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi, 2- İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması.
ENGELLİYE ERKEN MAAŞ
Malulen emeklilikten farklı olarak engelli çalışanlar için de erken emeklilik imkanı getirilmiş durumda. Üstelik engelli çalışanlar için emeklilikte yaş şartı da aranmıyor. İlk sigortalı oldukları tarihe göre belli prim ve süre emeklilik için yeterli oluyor. Engellilik oranına göre çalışma gücünü yüzde 80 kaybedenler birinci derece engelli, yüzde 60'ını kaybedenler ikinci derece engelli yüzde 50 ve altındakiler ise üçüncü derece engelli sayılıyor. 2008'den sonra ise bu oranlar 60 ve üzeri, 50-59 ve 40-49 olarak belirlendi. Engellilik oranı en az yüzde 40 olan SSK'lı ve memur çalışanlar vergi indiriminden faydalanarak erken emeklilik imkânına kavuşuyor. Burada yaş şartı aranmazken sigortalılık süreleri 15-20 yıl arası, prim gün sayısı da 3.600 ile 4.400 arasında değişiyor. Bağ-Kur'lulara ise 2008'den sonra bu hak tanındı. Erken emeklilikten yararlanmak için öncelikle vergi indirimi almak gerekiyor. Defterdarlık ya da vergi dairelerine müracaat ederek işlemleri başlatmak mümkün. Başvuru için kimlik belgesi dilekçe ve işyerinizden sigortalı çalışıldığına dair belge yeterli oluyor. Sonrasında bir hastaneden engellilik derecesini raporla tespit etmek gerekiyor. Bağ-Kur'luların SSK'lılar gibi vergi indirimi almalarına da gerek yok. Kurumun sevk edeceği hastanelerden alacakları raporlar yeterli oluyor.
ANNELERE ÖZEL İNDİRİM
Yasalarımız engelli çocuğu bulunan anneler için erken emeklilik imkânı tanımış durumda. 5510 sayılı yasanın çıktığı 1 Ekim 2008 sonrasındaki primlerin artırılması imkanı bulunuyor. Yani başkasının bakımına muhtaç derecede engelli çocuğu bulunan annelerin 1 Ekim 2008 sonrası primlerinin dörtte biri toplam primlerine ekleniyor. Bu süre yaş şartınızdan da düşülüyor. Ağır engelli çocuğuna bakan bir annemiz 10.05.1992 tarihinde sigortalı olmuş olsun. Bu annemizin 01.10.2008'e kadar da 3 bin günü birikmiş olsun. 2008'den sonra da 4 yıl çalıştığını farz edelim. Toplamda prim süresi 4440 gün olacak. Hesap şöyle yapılacak: Annemizin emeklilik şartları 20 yıl 48 yaş ve 5525 gün. Annemiz 01.10.2008'den sonra 4 yıl (1440 gün) çalıştığı için yasa gereği primlerine 360 gün (1 yıl) daha eklenecek. Böylece toplam primleri 4.800 gün olacak. 48 olan yaş şartı da 47'ye indirilecek. Böylece annemiz hem 1 yıl daha az çalışacak hem de bir yaş daha erken emekli olacak.