Geçen pazartesi... 7 Eylül... Öğleden önce... Gazi Caddesi... Polis "İki işyerinin önünde güvenlik şeridi çekiyor."
İşyerlerinden biri "Ustam Döner."
Diğeri "Halk Ucuzluk Pazarı." İki işyeri de "Roketli saldırıda" yanmış.
Polis işyerlerinde inceleme yapıyor.
Halk karşı kaldırımda toplanmış...
Olan biteni izliyor.
Halk Ucuzluk Pazarı'nın sahibi Gökhan üzgün... "Zararım 150 bin lira" diyor.
- Gökhan...
Saldırganları biliyor musun?
- Bilmiyorum.
Bu sırada yanımıza gelenler konuşmaya başlıyorlar:
Roketi atanları bilse de söyleyemez ki.
Zaten roket bu iki dükkâna atılmadı... Hedef Emniyet'ti... Bakın, dükkânların az ilerisi Sur İlçesi Emniyet Müdürlüğü.
Dükkâncılara da yazık, bize de yazık...
Askere de yazık, Polise de yazık. Yanan işyerlerinin karşısındaki dükkânın önünde bir süre oturuyoruz...
Dükkân sahibi Ömer Ak'ın ağzını bıçak açmıyor.
Bu sırada ihtiyar bir Diyarbakırlı yanımıza yaklaşıyor:
- Bittik, tükendik...
Bu saatten sonra Diyarbakır zor toparlanır.