Davete kimler katılacak, kimler katılmayacak? "Davet üzerinden kimler siyaset yapacak?"
"Daveti protesto etmek" toplumda nasıl karşılık bulacak?
29 Ekim'e fazla zaman kalmadı... "Göreceğiz."
Davetiyeyi biliyorsunuz...
"Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Bayan Erdoğan Cumhuriyet'in 91. yıldönümü vesilesiyle 29 Ekim 2014 Çarşamba günü saat 20.00'de Cumhurbaşkanlığı'nda (Beştepe) düzenlenecek kabul törenine katılımlarını......................"
Fıkrayı da biliyor olmalısınız...
Temel'in birinden alacağı varmış... Alamıyormuş.
Mahkemeye başvurmuş. Hâkim, davalıya sormuş:
- Temel'e olan borcunu neden ödemiyorsun?
- Hâkim Bey... Ben Temel'i tanimayrum.
Hâkim, Temel'e dönmüş:
- Davalı, seni tanımadığını söylüyor... Ne diyorsun?
Temel bu... Kafasının tası atmış:
- Öyleyse ben de onu hiç tanimayrum.
Cumhurbaşkanı'nın 29 Ekim daveti üzerine yapılan tartışmalar insanın aklına ister istemez "Temel'in fıkrasını" getiriyor.
"Davete katıldın, katılmadın" meselesi... İncir çekirdeğini doldurmayacak bir tartışma.
İsterseniz "Bir bardak suda fırtına" da diyebilirsiniz.