Siyasal ve toplumsal yaşama "Nerede kalmıştık" diyerek, referandum kampanyası öncesinde bıraktığımız yerden devam etmemiz en sağlıklı davranış olacaktır. Referandumun sonucu, "Cumhurbaşkanlığı Sistemi"ne geçişin kesinleştiğini gösteriyor. Ve bu sonuç Cumhurbaşkanı Erdoğan'a verilen güvenoyunu da ifade ediyor. Ama artık kampanya dönemini geride bırakmamız gerekmektedir.
Kamplaşma doğaldır
Her seçim ve her referandum öncesinde siyasetin kamplaşmaya konu olması çok doğaldır ve sadece bize özgü bir durum değildir... Dış dünyada bu durumu en somut biçimde ABD başkanlık seçimleri dolayısıyla görmedik mi? Trump'a karşı olanlar, onun başkan seçilmesi halinde ülkeyi terk edeceklerini söylemiyorlar mıydı? Ya da bu ayın 21'inde ilk turu yapılacak olan Fransa Başkanlık seçiminde de bu ülkenin kamplaştığını görmüyor muyuz?
Sandık konuştu
Anayasa referandumu kampanyasında herkes ne düşünüyorsa söyledi. Bu söylemlerden bazılarının dozu kaçmıştı ve farklı düşünce yerine nefret de seslendirilmekteydi. Ama sonuçta sandık herkese cevap verdi. Bu noktadan sonra başta siyasetçiler olmak üzere hepimiz, işimizin gücümüzün dünyasına dönmeliyiz.
Ciddi bir uyarı
Elbet bir kesim siyasetçiler için hayat eskisine göre daha zor olacaktır. Halkın bu siyasetçilere verdiği cevap, onların bundan sonraki gündemlerini de belirleyecek niteliktedir. Sadece tepkiye, sadece öfkeye dayalı olarak siyaset yapılabileceğini düşünenler, yine halkın "Yeter artık" şeklindeki uyarısı ile karşılaşmışlardır. Referandumda halk "Evet" demiştir. Yarına dönük bir projeleri ve açacak bir ufukları olmayanların işleri bundan sonra daha da zor olacaktır.
Başaracağız
Ayrıca unutmayalım ki dış dünyadaki istikrarsızlık ve her coğrafyadaki kriz üretimi, bizi çok dikkatli olmaya zorluyor. Türkiye'yi Ortadoğu coğrafyasında bir istikrar ve güven adası olarak korumak zorundayız. Bunu geçmişte başardık, gelecekte de başaracağız.
Şimdi gündemimizde çoğulcu ve özgürlükçü demokrasiyi daha da ileri taşımak görevi var. Referandum kampanyası sürecindeki gerginlikleri içte ve dışta geride bırakmayı başarmak zorundayız. Halkın bilinci ve desteği bu yoldaki en büyük güvencemiz olacaktır.