Mart 1966...
27 Mayıs darbesinin Milli Birlik Komitesi Başkanı, dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel artık komadadır.
Partiler, siyasiler, vesayet bürokrasisi telaş içindedir.
Derhal yeni bir Cumhurbaşkanı belirlemek gerekmektedir.
Telaş, onun telaşıdır.
Toplantılar, kulisler, pazarlıklar, itişme kakışmalar...
Ya halk ne demektedir?
Öyle bir şey yok!
Cumhuriyet tarihimiz boyunca 1 Temmuz 2014'e kadar kimse "cumhur"a başkanını sormamıştır.
Neyse biz hikâyemize dönelim..
Belki gençler google'lamaya bile üşenebilirler.
Sonrasını özet olarak aktarayım...
Cevdet Sunay Çankaya Köşkü'nü sivil genelkurmay haline getirir. Zaten genel sekreteri de general Cihat Alpan'dır.
Nitekim yaklaşık beş yıl sonra 12 Mart Müdahalesi gelir. Birinci ve ikinci Nihat Erim ve Ferit Melen hükümetleri Cevdet Sunay ile vesayetçi resmi/sivil bürokrasinin ortak marifetleridir.
Bizim siyaset tarihimizdeki yüzlerce "yanlış"tan biri de bu hikâyedir.
O yüzden anlatayım, dedim.
Uzatmadan söyleyeyim...
Demokrasiyle ilgisi olmayan bu aldatış ve aldanışlar zincirini kırmanın yolu 16 Nisan'da "evet" demekten geçiyor.
***
NOT: Meraklısı bu gerçeklerin tamamını M. Serhan Yücel'in "Çankaya'dan Beştepe'ye:
Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Seçimleri" adlı kitabından okuyabilir.