Bilindiği gibi Kemal Kılıçdaroğlu köşe yazarlarına bakarak hizaya gelmeye çalışan bir adamdır. Çapı da kültürü de fazlasına yetmez.
Köşe yazarı dediysek, parti amigolarına, belli bir-iki gazeteye.. Herhalde bize değil!
Bunlardan "akıl" alır.
Bunlar da çırpınırlar, CHP'ye bir yol çizmeye çalışırlar.
Şimdi, "çatı adayla matı adayla" bir yere varamayacaklarını anladılar. Bunu iki sene önce anlamış olmaları gerekirdi.
"Aday CHP'nin içinden olmalı" diyorlar ama bunu "karşılayabilecek" iki kişi var, biri Kılıçdaroğlu'nun kendisi, biri de Baykal.
İkisinin de sandıkta Tayyip Erdoğan'ı yenmesi mümkün değil.
Hele öyle İlhan Kesici gibi "alakasız" isimlerin hiç değil, "gizli muhalefet lideri" Hüsamettin Cindoruk'un gönlü o tarafa yatsa bile...
Öyleyse?
"İsimle" bu işi çözemeyeceklerini anlayanlar, CHP'nin mutlaka bir "programı" olmasını istiyorlar.
Oysa CHP'nin, "barış, demokrasi, özgürlük, adalet, katılım" falan gibi parlak laflardan öte bir programı yok.
Bu bir program değil, "dostlar alışverişte görsün" kabilinden bir liste.
Bunlarla oy alınmaz, bunlarla iktidara gelinmez.
Çünkü Fetöcü'lerden başka hiçkimse "kurtulma" derdinde değildir.
Hiçkimse, şu ya da bu gazetecinin tutuklu ya da tutuksuz yargılanması için CHP'ye oy vermez.
Dolayısıyla, CHP'nin adayına oy verecekler "zaten" öyle yapacak olan kişilerdir, adalet olsa da olmasa da, ekonomik kalkınma iyi gitse de gitmese de.
Kılıçdaroğlu'nu uyarmaya çalışıyorlar, "yüzde 49'luk hayırcıların hepsi senin değildir" diye... Ama o aldırmıyor.
HDP oylarını da "Meralciler'i" de toplayabileceğini sanıyor.
Yüzdelerle değil bindelerle ifade edilen particiklerden fayda umuyor.
Amigolar, "geniş kitleleri kucaklayacak yeni bir politika" istiyorlar.
Oysa geniş kitleleri kucaklayan bir adam var zaten karşı tarafta... Öyle bir politika da on beş yıldır uygulanmakta.
Kılıçdaroğlu peki ne yapsın? "Büyüme hızını yüzde 15'e çıkaracağım" desin de kargaları bile güldürsün mü?
Velhasıl aciz durumdalar.
Amigolar bir ara CHP'ye "eski vaatlerini" olsun hatırlatmak istediler: Hani her kadına kocasından gizli para dağıtmak falan...
Kılıçdaroğlu'nun kendisi bile inanmamış olmalı ki, hiç üstünde durmadı.
Kalıyor gene, Orta Anadolu'ya ambalaj sanayii kenti!
Kılıçdaroğlu bu acıklı güldürüyü unutmaya ve unutturmaya çalışıyor.
Partisinin de, medyasının da durumu içler açısıdır.
Amigolar, sözüm sizedir: Madem ikide bir program deyip duruyorsunuz, şu programı siz yapın da görelim.
Neymiş şu önerdiğiniz "geniş kitleleri kapsama" numarası, hele bir öğrenelim.
Çapınız Kemal Bey'den azıcık genişse tabii...