Atatürk'ün manevi kızı 80 yaşındaki Ülkü Adatepe, İstanbul'dan Ankara'ya giderken TEM Otoyolu'nun Sakarya Akyazı İlçesi mevkisinde, sürücü Adnan Selçuk'un direksiyon hâkimiyetini kaybetmesiyle, otomobilin ön camından dışarı fırlayarak, hayatını kaybetti. Eşi Öke Adatepe ve şoför Adnan Selçuk da ağır yaralandı. Ülkü Adatepe'yi, Atatürk'ün elinden tuttuğu, kısa saçlarıyla gülünce gözlerinin içi gülen küçük kız olarak tanıdık. Büyük önder Atatürk öldüğünde, 6 yaşındaydı. Kendini hep çocuklara Ata'sını anlatmaya adamıştı. Bunun için yurtiçinde ve yurtdışında okul okul dolaşıp, Atatürk'ü anlatıp, çocuklara onun sevgisini aşılıyordu.
ADINI ATATÜRK KOYDU
Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ın evlatlık kızı Vasfiye Hanım ile Fransızca öğretmeni ve gar şefi Mehmet Tahsin Çukurluoğlu'nun kızlarıydı Ülkü Adatepe. 27 Kasım 1932'de dünyaya gelmişti. 9 aylıkken Çankaya Köşkü'ne taşındı. Adını ona Atatürk koymuştu. Atatürk'le tanışma öyküsünü şöyle anlatıyordu: "Atatürk, annemin hamile olduğunu duyunca haber göndermiş. 'Kız ya da erkek fark etmez bu çocuğun adı Ülkü olacak' demiş. 40 günlükken beni kucağına alıp sevmiş. 9 aylıkken ziyarete geldiğinde, çiftlikte beni görmüş. Elime saatini tutuşturmuş. Ben saati kulağıma götürüp dinlemişim. Meraklı halim onu çok etkilemiş ve benden ayrılmak istememiş. Döndükten hemen sonra gece eve araba gönderip bizi Çankaya Köşkü'ne aldırmış." Atatürk'ün hayata gözlerini yumduğu tarihte Ülkü, 6 yaşındaydı. Atatürk'ün manevi kızıydı. Üsküdar Amerikan Lisesi'ni tamamlayamadı. Çok genç yaşta evlendi. İlk eşi, Atatürk'ün bir diğer manevi kızı Sabiha Gökçen'in akrabası Fethi Doğançay'dı. 13 yıl evli kaldılar, 2 oğulları oldu. 1962'de aşk yeniden çaldı kapısını. Doğançay'dan boşandı. Yağ tüccarı Yeşua Bensusen ile evlendi. Eşinin Yahudi olması nedeniyle çok tepki aldı. Hatta bazı dernekler tarafından Adatepe'nin, Atatürk'ten intikal haklarının geri alınması ve ders kitaplarından adının çıkarılması bile talep edilmişti. Son evliliğini ise Emin Öke Adatepe ile yaptı. Atatürk'ün vasiyeti gereği İş Bankası tarafından ödenen aylıkla geçimini sağlıyordu. Atatürk'e, 'Atatürkçüğüm' diye hitap ettiğini, çalışma odasına doğru koşuşunu, Atatürk'ün kucağına alıp nasihatte bulunduğunu hep anlatırdı.
ARABA VE KORUMA
Şişli'de Atatürk fotoğrafları ile dolu bir evde yaşıyordu. Kendine ait bir evi yoktu. Adatepe, dönemin CHP Genel Başkanı Baykal'a ulaşamayınca, Başbakan Tayyip Erdoğan'a mektup yazarak yardım istemişti. İki şey istedi devletten: Atatürk'ü anlatabilmek için okul okul gezerken kullanacağı bir otomobil ve aldığı tehditlere karşı bir koruma. İki isteği de yerine getirilmedi. Trafik kazasındaki şoförlü otomobil de, Ulusoy Şirketi'ne aitti. Arkadaşı ve avukatı Aysel Yağmur, "Kolu kırılmıştı. Kırığa çivi konulmuştu. Pazar günü Ankara'daki doktoruna kontrole beraber gidecektik. Çivi yerinden oynayınca önceki gün yola çıktı. Ulusoy'dan araç istemişler. Ulusoy 'uçak tahsis edelim' demiş. Ülkü, 'yok biz aynı gün döneceğiz. Arabayla gidelim' demiş. Şoförlü limuzin tahsis edilmiş. Fakat bu kaza olmuş" dedi.
GÜL'DEN BAŞSAĞLIĞI
Ülkü Adatepe'nin ölümüyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere birçok isim ve kurum başsağlığı mesajı yayınladı.
'DÜZ YOLDA GARİP KAZA'
Adatepe'nin oğlu Ahmet Doğançay, üzücü haberi alır almaz ABD'den geldi. Şişli Sıracevizler Doğançay Apartmanı'nda, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'le birlikte taziyeleri kabul etti. Annesinin ölümüne inanamadığını belirten Doğançay "Annem Amerika'ya geldi tedavilerini yaptırdık. Sağlığı çok iyiydi. 100 yaşına kadar yaşayacak duruma geldi. Kaza nasıl oldu düz yolda, gündüz vakti, yağmur çamur yok, çakıl yok, boş bir yol, düz bir yolda nasıl bir kazadır hala inanmıyorum. Adam uyudu herhalde. Biz memleketini seven ona hizmet eden, kim iyi yapıyorsa onu destekleyen gerçek Atatürkçüyüz. Atatürk nasıl bizim için ölmediyse annem de ölmedi. Annemin bizim için bıraktığı miras için çalışacağız" dedi.
CENAZESİ BUGÜN
Doğançay, annesinin bıraktığı yoldan kendisinin devam edeceğini ve Atatürk'ü anlatmak için Uygar TV'yi açma çalışmaları yaptıklarını ve bu televizyondan Atatürk'ü annesinin kaleminden ve hatıralarından anlatmaya çalışacaklarını belirtti. Doğançay, annesinin bugün Teşvikiye Camisi'nde ikindi namazını müteakip kılınacak cenaze namazından sonra, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceğini söyledi. Mustafa Sarıgül ise "Ülkü annemize bu mübarek günde rahmet diliyoruz. Atamızın kızının hayatını kaybetmesinin üzüntüsünü yaşıyoruz" dedi. Adatepe'nin cenazesi, Şişli Belediyesi'ne ait araçla alınarak, Zincirlikuyu Mezarlığı Gasılhanesi'ne konuldu.
EŞİ: NE OLDUĞUNU ANLAYAMADIK
Kazada yaralanan ve sol bacağındaki kırık nedeniyle kaldırıldığı Toyotasa Acil Yardım Hastanesi'nden Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Öke Adatepe, burada ameliyata alındı. Ameliyatın ardından bacağındaki kırık nedeniyle tam donanımlı bir hastaneye sevk edilmesine karar verilen Adatepe, İstanbul'dan getirilen özel ambulansla Şişli Florence Nightingale Hastanesi'ne nakledildi. Adatepe, kazanın otomobilin zikzak çizerek kontrolden çıkmasıyla meydana geldiğini belirterek, "Ne olduğunu anlayamadık, takla attık" dedi.
ŞOFÖR: OTOBÜS BİRDEN ÖNÜMÜZE KIRDI
Adatepe'nin ölümü ile sonuçlanan kazada otomobili kullanan şoför Adnan Selçuk, tedavisinin sürdüğü hastanede o anı anlattı: "Sol şeritten normal hızda giderken bir otobüs yanımızda sağ şeritten gidiyordu. O otobüs sonra orta şeride geçti. O sırada önümde de bir taksi gidiyordu. Otobüs birden sol şeride kırınca, otobüse çarpmamak için hamle yaptım. Ne olduysa o anda oldu zaten." Adatepe'nin kazadan bir saat önce yemek molası verdikleri tesiste cep telefonunu unuttuğunu anlatan Selçuk, "Benim telefonumla tesisin sahiplerini arayarak telefonunu muhafaza etmelerini istedi. Ben de, 'Üzülmeyin ben hallederim. Alırız telefonu' dedim. Ama olmadı" diye konuştu.