EZGİ GÜLER / ezgi.guler@paradergi.com.tr
Akıllı telefonları kullandığımızdan beri hayatımız hep daha hızlı ve cümlelerimiz de daha kısa. Derdimizi en kısa yoldan hızlı bir biçimde anlatma telaşı, birbirinden farklı pek çok duyguyu iletmemizi sağlayan binbir surat emojileri hayatımıza soktu. Kısa cümlelerle ifade etmekte zorlanacağımız pek çok duygu ve düşünceyi, minik suratlarla ifade etme şekli özellikle gençlerin beğenisini o denli kazandı ki, şimdilerde bazı şirketler pazarlama kampanyalarını bile bu küçük ikonlar üzerine kurmaya başladı. Asya ülkelerinden çıkan ancak bugün dünyayı kasıp kavuran emoji dili yeni bir iletişim yolunun kapısını da açtı.
Kısa mesajlaşmada kendinizi her zaman en doğru şekilde ifade etmek kolay değildir. Aklınızdan gelen düşünceleri yazıya dökmekte sıkıntı yoktur ancak yine de hissettiklerimizi tam anlamıyla karşı tarafa aktaramayız. Çağımızın yeni dili olan emoji, yazışmaları renklendirirken hissettiklerinizi mimiklerinizle karşı tarafa aktarmanın da kolay yolunu sağlıyor. Bu küçük ikonları kullanarak sevginizi, öfkenizi, sempatinizi, şüphenizi ve daha pek çok duygunuzu iletmeniz mümkün. Harfleri ve kelimeleri kullanmadan örneğin "gülmekten gözümden yaş geldi" ya da "uykum var" diyebiliyoruz. Bazen de kalbimiz kırıldıysa, bunu yazılı ifade etmeden kırık kalp ikonuyla bu işi çözüyoruz. Üstelik bu ikonlar dünyanın her yerinde aynı anlama geliyor.
60 YAŞ ÜSTÜ DE KULLANIYOR
Asya ülkelerinden çıkmış olsalar da bugün emojiler, uluslararasında emoji işaretleri için düzenleyicisi olarak kabul edilen Evrensel Kod Konsorsiyumu (Unicode Consortium) tarafından yaratılıyorlar. Sadece geçtiğimiz yıl yeni 2834 emoji yayınlandı. Emojiler her şeyden önce vurgulamak istediğimiz mesajın anlamını güçlendiriyor. Haliyle kullanımı da hızla yaygınlaşıyor. Sosyal paylaşım sitesi Instagram'a yapılan giriş ve yorumlarda emoji kullanımı 2010'da yüzde 10 iken bu oranın bugün yüzde 50'nin üzerine çıkmış olması da bu durumu gösteriyor. 18-65 yaş aralığındaki her beş kişiden dördü günlük hayatında emoji kullanıyor. Peki, emoji dili nasıl bu kadar hızlı yaygınlaştı? Dijital iletişimi hazmetmeye başlayan ilk demografik kesim olarak gençler emoji kullanımıyla dijital iletişimi zenginleştiriyorlar. Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Erkan Saka'ya göre, internet üzerinden özellikle metinsel olarak yapılan iletişimle ilgili en önemli eksikliklerden biri duyguların ve psikolojik durumların yeterince ifade edilememesiydi. Emojiler bunu bir ölçüde çözüyor. "Dilin kendisinde varolan zenginliğin iletilmesinde emojiler önemli bir araç haline geldi" diyen Saka, bir geçiş dönemi yaşadığımızı ve genel olarak emojilerin "enformel" iletişimin bir boyutu olarak görüldüğünü belirtiyor ve ekliyor: "Zamanında e-postanın bile öyle olduğunu hatırlarsak, bu durumun da değişebileceği tahmin edilebilir."
EN ÇOK GÜLEN YÜZÜ KULLANIYORUZ
Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Nazlı Eda Noyan'dan aldığımız bilgilere göre, piktogram yani "resim yazı", ilk iletişim metodu, sanat tarihi hatta tasarım tarihi denilince başlangıç diyebileceğimiz ilk nokta. En tanınan piktogramın da iki nokta, bir eğri, bir yuvarlaktan oluşan gülen yüz olduğu söylenir. Bu bugün kullandığımız en yaygın emoji. Evet, emoji dilinde en çok gülen ikonları kullanıyoruz. Mutluluğu ifade eden gülen yüz ikonunu üzgün suratlar takip ediyor. Sonrasında ise öpücük emojisi geliyor.
"Emojiler en temelde sosyal medya ve bilgisayar ortamında hızlı ve pratik iletişim için dil bariyerini ortadan kaldıran piktogramlar" diyen Noyan, emojilerin sosyal medya ve mecraları sayesinde hızlıca yayıldığını ve bize hiç de yabancı olmayan şekilleri kullandığı için bu yeni dile adapte olmakta zorlanmadığımızı söylüyor. "Tek başlarına bir anlam taşımanın yanı sıra yanyana getirildiklerinde adeta cümle kurabildiğiniz eğlenceli ifade şekilleri olmaları da buna katkı sağladı. Sayıları gittikçe artan, çeşitlenen, farklı dijital platformlarda işler hale getirilip yaygınlaşan emojiler, dil bariyerini ortandan kaldıran yapıları, pratiklikleri ve eğlenceli oluşları sayesinde nesiller ve kültürler arası dünyanın ortak dili oldu" diyen Noyan, emojilerin çok zengin ve eğlenceli olduğunu belirtiyor.
Z KUŞAĞININ DİLİ
Özellikle Z kuşağı olarak tabir ettiğimiz 2000 yılı ve sonrasında doğanlar adeta emoji dünyasının içine doğdu. Bu dili kullanmayı kendilerini ifade etmenin "en kısa yolu" olarak görüyorlar. "Heyecan verici bir trend olarak değerlendirmek mümkün. Zira yeni bir dil doğuyor ve muhtemelen şu an gördüklerimiz daha başlangıç. İlk insanın kullandığı harfleri düşünün ve şimdiki alfabeleri gözünüzün önünde geçirin. Henüz çok ilkel bir emoji dünyası var, hayal gücümüzü zorlayacak işler çıkacağını düşünüyorum" diyen GIS Consulting Kurucu Ortağı Sevda Yüzbaşıoğlu, emojinin kuşaklar arası ve küresel iletişimde büyük fayda sağlayacağını belirtiyor. Çünkü dünyanın neresine giderseniz gidin aynı anlama gelecek ifadelerin olması inanılmaz bir iletişim fırsatı sunuyor. Dil bariyerine takılmayan, kuşakları birbirine yaklaştıran emojileri daha çok görmeye başlayacağız.
Şimdilerde şirketler de bu yeni kuşağın dilini çözmeye çalışıyor. Bunun içinse işe pazarlamadan başlandı. Mentos, Chevrolet, Pepsi, Oreo gibi pek çok marka sosyal medyada pazarlama kampanyaları için emojilerden faydalandı ve başarılı sonuçlar aldı. Henüz bizde yeterince konuşulmasa da uluslararası birçok marka harekete geçti. Sevda Yüzbaşıoğlu'na göre, akıllı telefon kullunımında büyüme trendi pazarlamacıların başını döndürdü ve Z kuşağına ulaşmanın yolunun bu renkli dünyadan geçtiği hızlı kavrandı.
MOBİL KAMPANYALARA UYGUN
"Chevrolet'nin ABD'de yeni bir modelinin lansman basın bültenini sadece emojileri kullanarak hazırlaması ses getirdi. Bu demek oluyor ki gelecekte çok daha etkili kampanyaları izliyor olacağız" diyen Yüzbaşıoğlu, emoji pazarlamasını kullanmak isteyen şirketlerin öncelikle yeni teknolojilerden korkmamaları ve deneyimlemek için yakından izlemelerini salık veriyor. İkinci olarak, herhangi bir iletişim stratejisinde mobil artık olmazsa olmaz. Mobil kampanyalarda rahatlıkla emojilerden faydalanabilir hatta farklı kurgular da geliştirebilirler. Ayrıca birçok araştırma bize artık "duygusal", tüketicinin insani yönüne seslenen kampanyaların daha başarılı olduğunu gösteriyor. "Emojileri bunun için bir araç olarak kullanabilirler" diyen Yüzbaşıoğlu, son olarak da her marka için emoji pazarlamasının uygun olmayacağına ve bu yüzden ilk önce küçük adımlarla başlamak ve bir deneme yaklaşımı geliştirmenin etkili olacağını düşünüyor.
SAMİMİYETE DİKKAT
Artık iletişim parçası haline gelen emojiler, özellikle dinamik bir kesim tarafından kullanılıyor. Bu haliyle pazarlamada kullanımının yaygınlaşması kuvvetle muhtemel. Emojilerin pazarlamada kullanımı hakkında bilgi veren Erkan Saka, klasik pazarlamada olduğu gibi emojilerin pazarlamada kullanılması konusunda da hedef kitle, markanın konumlanması gibi genel geçer kurallara dikkat etmek gerektiğini söylüyor. "Bir geçiş dönemi olmakla beraber belki de emojiler hep enformel dilde kalacak. Kuullanımı her sektör için uygun olmayabilir. Ayrıca bazen gençlerin dilini yakalıyoruz diye abartılı kullanım da ters tepebiliyor" diye uyaran Saka, emojilerin de içinde olduğu samimiyetsiz dijital dil kullanımının tepki görebileceğini belirtiyor.
JAPONYA'DAN ÇIKTI, DÜNYANIN DİLİ OLDU
Emoji 1990'larda Japonya'da ortaya çıkmış görsellerden oluşan bir alfabe. Japonca'da resim anlamına gelen -e ile harf anlamına gelen moji'nin birleşiminden oluşuyor. Bu alfabeyi ilk olarak NTT Docomo adlı telekomünikasyon şirketinin mesajlaşmayı cazip hale getirmek için icat ettiği belirtiliyor. Alfabe her geçen yıl zenginleşiyor. Japonca'da birçok konunun açıkça konuşulması uygunsuz olduğu için konuşmadan ziyade sembollere ya da davranışlara sık sık başvuruluyor. Emoji dilinin bu nedenle de Japonya'dan çıktığı konuşuluyor. 2011 yılında popülerliği daha da artan bu sembollerin yazılı dili tehdit ettiğini düşünenler de var, zarar vermek bir yana dili zenginleştirdiğini düşünenler de.