Alaçatı'daki kavgayla gündeme gelen Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim basın toplantısı düzenledi.
Fatih Terim'in açıklamaları şöyle:
"BU UCUZLUK VE İFTİRALAR KARŞISINDA KONUŞMAYA KARAR VERDİM"
15 ve 16 Temmuz, hepimiz için çok önemli 2 gündü. Şehitlerimize olan saygım. Gazilerimize olan saygım, sevgim ve ülkeme olan sevgim beni böyle bir günde onların önüne geçmeye ve böyle bir açıklama yapma hakkım olmadığını düşündüm. Bu saygımdan dolayı açıklama yapmadım. Olaydan sonra hiç konuşmamaya karar verdim. Genel olarak hadiselerde ben yan en son konuşurum ya da hiç konuşmam. Az konuşurum. Baktım ki bu ucuzluk ve iftiralar arasında susmamın yanlış anlaşılacağını gördüm. Sevdiklerimin ve kendi ismimin böyle bir olaya karışması da beni konuşmamaya itmişti. Ama ben konuşmayınca herkes kendi tarafından konuşmaya ve gerçekleri de bükmeye başladı.
"DEĞERLERİME LAF SÖYLETMEDİĞİMİ ARŞİVLERİNİZDE GÖRÜRSÜNÜZ"
Beni en genciniz de en yaşlınız da tanıyorsunuz. Ben her zaman doğruları söyledim ve doğrudan şaşmadım. Bugün de benden doğruları duyacaksınız. Benim değerlerimi iyi biliyorsunuz. Ülkem, bayrağım, vatanım benim için önemli değerlerdir. Benim için ailem çok büyük bir değerdir, diğer değerler gibi ve vazgeçilmezimdir. Bunların herhangi birine laf söyletmeyeceğimi iyi bilirsiniz. Söylendiğinde dayanamayacağımı da arşivlerinizden açıp bakarsanız görürsünüz.
"EDEPSİZ BİR TEKLİF ALDIM VE BU EDEPSİZ TEKLİFE İCABET ETTİM"
Ben bu olayı bir babanın aileye sahip çıkması olarak görüyorum. Şimdi düşünebiliyor musunuz; Ahmet'in ablası yani benim evladımın ablasına yapılan bir hakaret, tehdit ve taciz var. Benim bunlardan haberim yok. Kendi kendilerine çocuklar halletmeye çalışıyor. Keşke önceden söyleselerdi. Akşam yemeğinde masaya otururken böyle bir şey konuşulunca dedim ki 'Ben tanıyorum ararım şimdi.' Tanıdığımı sandığım bu zatı aradım ve kendisine sordum. Edepsiz bir teklif aldım ve ben de bu edepsiz teklife icabet ederek gittim. Gereğini yaptım ve konu bitince de oradan ayrıldım. Bütün mevzu budur. Bunun TFF ile bir ilgisi yok. 1-2 yıl önce babasını kaybetmiş ve babasının da vefat etmeden önce bana emanet ettiği bir bayandan bahsediyoruz.
"BİR DAHA OLSA BİR DAHA YAPARIM"
Bir gün bir burun kırılma falan olursan bunu benden duyarsınız. Çok şükür bu zamana kadar böyle bir şey başıma gelmedi ama gelirse ben söylerim. Şer güçlerini biliyorum ben, onlar böyle olsun istemişlerdir. Hepiniz bu mesleği yapıyorsunuz, saygı duyuyorum. Umuma açık bir yerde 5 dakika sonra her şeyi en ince ayrıntısına kadar öğrenme yeteneğiniz var. O yazanlar gerçeği tüm çıplaklığıyla öğrenebilirdi. Sözü sazı makbul olmayan birine inanmak daha hoşlarına gidiyor. Ben şu an karşınızda bir aile babasıyım. Bir daha olsa bir daha yaparım. O tek kadıncağıza ben hayattayken kimse bu şekilde davranamaz.
"SORUNU ÇÖZMEYE GİTTİM, SORUNU ÇÖZDÜKTEN SONRA DÖNDÜM"
Herkes mekan basmanın ne demek olduğunu biliyordur. Ali Dürüst bana dedi ki 'Ben seni oraya 20 kişiyle bastın sanıyordum.' Telefonu kapadım ve pantolonumu giyip evden çıktım. Sadece iki evladım benle gelmek istedi, öbürü de şoförüm. Bu ailenin reisi yeri bilmeden, karşıda kaç kişi olduğunu bilmeden iki evladıyla gitti oraya. Ben sorunu çözmeye gittim, sorunu çözdükten sonra döndüm. Acun'un evine gitmişim. Acun'a açıp bir sorsaydınız. Burnum kırıldı deniyor. Hiç mi araştırmıyorsunuz. Ben bu olaydan şikayetçi olmadım. Niye acaba?
"UÇAKLA GİTTİ İDDİASI YALAN"
İnsanın coğrafya bilgisi hiç mi olmaz ya! Çeşme'ye uçak var mı gece yarısı? Ben de sonradan muhakeme yaptığım da... Hiçbir Allah'ın kulu bilmediği bir mekana gitmez. Niye gittim? Ailem var işin ucunda. Çitten atladı diyorlar. Hangi çitten? Mekanı bilmiyorum.
"ÇOK ÜZGÜNÜM"
Adımın böyle bir olayla anılmasını tabii ki istemezdim. Ben o telefonu bir tehdit maksadıyla açmadım, tanıdığım için açtım. Ama tanıyamamışım. Ben de istemezdim böyle olsun, fevkalade rahatsızım. Ailem için her zaman her şeyi yapacağımdan emin olabilirsiniz. Provokasyonlara da bundan sonra daha dikkatli olmam gerektiğini de tecrübe ettim. Ne yapalım, istemesem de bu oldu. Bir aile babası olara, Fatih Terim olarak, Türkiye Futbol Direktörü olarak çok üzgünüm. Ancak maalesef bu durum istemememe rağmen oldu. Ben her zaman ailemi ve sevdiklerimi korudum, bundan sonra da koruyacağım.
"DAMLA ALKOL ALMADIM"
Bir de alkollü olduğum söyleniyor. Damlası yok! Yoldayken arabada da çok dostum aradı beni, 'Gitmene gerek yok' dediler. 'Hayır' dedim. O saatten sonra bir kişinin beni geri döndürmesi çok zordu.
"HATIRLI KİŞİLER ONA 'KAÇ ORADAN...' DEMEK İÇİN ARAMIŞ OLABİLİRLER"
Araya neden hatırlı kişileri sokayım ki? Ben olaydan şikayetçi olmadım. Ertesi günkü konuşmalardan şikayetçi oldum. Hatırlı kişiler herhalde 'Kaç oradan, çocuğun başını belaya sokma' diye aramıştır!
Ben hayatım boyunca her şeyi olduğu gibi yaşadım ve olduğu gibi de görünen bir insanım. O yüzden örnek alınacak çok şey yapmış olabilirim. Zaman zaman kendimin de hoşlanmadığım şeylerim var zaten.