Bursaspor teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu, Bursaspor Dergisi'ne açıklamalarda bulunurken, "Omuzlarıma binen yükten korkmuyorum, aksine bu yükü omuzlamak için geldik" dedi.
Kulübün potansiyeline, taraftarın gücüne, camianın büyüklüğüne inanarak, umutla ve heyecanla işe koyulduğunu dile getiren Hamza Hamzaoğlu, özlenen Bursaspor'un uzakta olmadığını söyledi.
Geçtiğimiz sezon Galatasaray'ı çalıştırırken Türkiye Kupası ve Süper Kupa'yı Bursaspor'un elinden aldığının hatırlatılması üzerine esprili bir yorum yapan Hamzaoğlu, "İki kupa borcum var, onları ödemeye geldim" dedi.
Hamzaoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:
"BURSASPOR O GÜN DAHA ETKİLİ OYNADI"
"Türkiye Kupası'nda biraz da şans Galatasaray'dan yanaydı. Bursaspor o gün daha etkili oynadı. Maç Bursa'da. Seyirci avantajı, şehir avantajı her şey Bursaspor'un lehineydi. Maç da öyle gelişiyordu. Ancak sonuçta kupa Galatasaray'ın oldu. Herkes beni 3 kupalı hoca olarak lanse ediyor. Şunu söylemeliyim. 3 kupa alınırken o takımın başında hocaydım. Kimsenin tek başına bir şey yapmaya gücü yetmez. Benim evimde 3 kupa yok, Galatasaray'ın müzesinde duruyor. Bizde fotoğrafları var sadece. Elbette gururluyum bana nasip olmasından dolayı. Mutlaka bizim de katkımız var. Kimse bunu göz ardı edemez. Ama tek başıma bir şey yapmadım. Bunu yineliyorum. Bu bir ekip işidir. Herkes kendi üzerine düşeni en iyi şekilde yaptığında işte o fotoğraf ortaya çıkıyor."
"GALATASARAY'DAN HAK ETMEDİĞİM ŞEKİLDE AYRILDIM"
"Galatasaray'dan ayrılış şeklime üzüldüm. Bana göre hak etmediğim şekilde ayrıldığımı düşünüyorum. Ama futbolda bunlar oluyor. Bu kararları verenlere de her zaman saygı duyuyorum. Bir süre çalışmama kararı almıştım aslında. Bu arada Bursaspor, Ertuğrul Sağlam'la ayrılınca, (Acaba teklif gelirse olur mu?) diye kendi kendime düşünüyordum. Ertuğrul hoca ayrıldıktan sonra benimle ilgili bir kamuoyu olmuş Bursa'da. Beni Bursa'daki dostlarımızdan biri aradı. (Hocam Bursa'daymışsın) dedi. Ben de o arada ailemle birlikte Roma'daydım. Şehrin acayip çalkalandığını söylediler. Bunu duyunca ben de heyecanlandım açıkçası. Taraftarı biliyorum, inanılmaz bir potansiyel. Bu gücü birleştirip Bursaspor'un lehine kullanabilirsek çok güzel şeyler yapılabilir diye düşündüm. Stat bitiyor, daha önce şampiyon olmuş bir şehir var. Bu hedefleri koyabilecek bir potansiyel var. Ben bunları düşünürken, tabi beni arayan olmadı. Ben de hiç ses çıkmayınca, yurt dışında çalışıp orada futbol kültürünü alayım, yabancı dilimi geliştireyim diye düşünmeye başladım. Arayan soran da olmayınca, tamamen hedefimi yurt dışına çevirdim. Türkiye'den de 4 takım teklifte bulundu. Geri çevirdim. Daha sonra bir gün, eşimle birlikte Almanya'ya gidiyordum. Tam uçağa bineceğim, uçuş kartlarını verdik, telefonum çaldı. Numarayı da tanımıyorum. Baktım Başkan Recep Bölükbaşı. (Hocam biz seni takımımızın başına düşünüyoruz, görüşebilir miyiz) dedi. (Başkanım ben yurt dışına çıkıyorum, hatta uçağa binmek üzereyim) dedim. (Binme, kal) dedi. Ama tabi o anda artık dönme şansım yoktu. Eşim de yanımdaydı. (Başkanım yurt dışında bekleyen dostlarım var. Gitmem gerekiyor) dedim. O da (dönüşte görüşelim o zaman) dedi. Bir hafta Almanya'da kalacaktım. Ancak başkan 2 gün sonra tekrar aradı. Baktım ki ciddi olarak düşünüyorlar. Bu iki günlük süre zarfında eşimle de oturup konuştuk, değerlendirme yaptık. Daha sonra olabileceğini düşünüp başkan ile randevulaştık. Türkiye'ye dönüp başkanla İstanbul'da buluştuk. Çok da uzun sürmedi görüşmemiz."
"BEKLENTİLER BÜYÜK"
Kendisinden beklentilerin büyük olduğunun farkında olduğunu, omuzlarına yük ve sorumluluk bindiğini vurgulayan Hamza Hamzaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama bu yüke de ihtiyacımız var. Sorumluluğun bilincindeyiz. Şampiyon olmuş kulüp var ortada. Taraftarın çıtası yüksekte. Daha iyisini yapmak zorundayız. Ben de zaten bunun için geldim. Bunu yapabilirsem ben de kendimi iyi ve başarılı bir hoca olarak görebilirim. Yeniden şampiyon olabilirsek, ya da Avrupa kupalarında daha iyi dereceler elde edebilirsek, belki bir final, belki bir UEFA Kupası gibi. Bunları başarırsak biz de kendimize o zaman, (Evet bu işi iyi yaptık ve başardık) diyebiliriz. Bu yükten korkmuyorum, aksine bu yükü omuzlamak için geldik."
TARAFTARDAN BÜYÜK TEPKİ
Hamza Hamzaoğlu'nun bu sözlerine Galatasaray taraftarları büyük tepki gösterdi. Sarı kırmızılılar, eski teknik direktörlerini sosyal medyadan ağır dille eleştirdiler.
İşte o yorumlardan bazıları:
Hamza Hamzaoglu yakisiyor mu bu laflar senin gibi birine? Adam sanmistim seni ama soytarinin önde gidenisin, yaziklar olsun!
Hamzaoğlu biraz sus. Bu günkü konuşmalarına bakınca biz kime hoca demişiz öğrenmiş olduk. Zaten sende şansa Galatasaraya hoca olmuşsun
Hamza Hamzaoğlu: "Benim evimde 3 kupa yok, Galatasaray'ın müzesinde duruyor. Bizde fotoğrafları var sadece."
Biri Hamza Hamzaoğlu'nu sustursun. Lütfen sussun.
Hamzaoğlu: "Türkiye Kupası finalinde şans Galatasaray'ın yanındaydı. Bursaspor o gün daha etkili oynadı. Ancak sonuçta kupa G.Saray'ın oldu"
Burda öyle, orda öyle Hamza Hamzaoğlu bu işte.
3 kupa almamış demek ki, biri tamamen şansmış...
Hamza Hamzaoğlu mikrofon görünce Galatasaray'dan bahsetmeden duramıyor. Yokmuş gibi davranmak lazım.
1 kere olsun deki; 'Elimde Muslera, Sneijder gibi dünya yıldızlarım olmasaydı 1 tane kupa bile alamazdım'
Fatih Terim'den kesinlikle medya ve yönetimle ilgili ilişkiler dersi almalısınız Hamza Hamzaoğlu
Hamza Hamzaoğlu'nu savunan benimle ahbaplık edemez.
Sen 3 kupa ile GS'de kahraman olamadysan Bursa'da hiç olamazsn
O zaman 3 kupayı almamızda senin bir etkin olmadı, şans eseri 3 kupayı aldın derler sana. Veto Vetooğlu nefret ettirdin!