Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, 1-1 biten Fenerbahçe maçından sonra önce rakip soyunma odasını ziyaret edip, 87. dakikada kazanılan endirekt vuruşta topu bilerek dışarı atan Caner Erkin'i ve sarılacivertli futbolcuları kutladı ardından kendi soyunma odasına giderek önemli açıklamalar yaptı. Hırvat çalıştırıcı burada 3 noktanın üzerinde durdu:
1- HEPİNİZİ KUTLUYORUM: Galip gelmeyi çok istiyorduk, 10 kişi kaldıktan sonra bile bunu ortaya koyduk. Şanssızlık ve tecrübesizlik istediğimiz 3 puanın önüne geçti. Ama buna rağmen mücadeleden dolayı hepinizi kutluyorum.
2- HATALARDAN DERS ALALIM: Fenerbahçe'den 1 puanı aldık ama iki sarı, iki de kırmızı kart cezalısı verdik. Bu sonraki maç için bizi zorlayacak bir durum. Mücadele ederken daha dikkatli olmalı ve bir adım sonrasını da düşünmeliyiz.
3- 12 PUANA GÖRE YAŞAYIN: Şampiyonlar Ligi hem bizler hem de kulübümüz için maddi ve manevi kazanımlar anlamına geliyor. 2 yıldır Beşiktaş, Avrupa'da yok. Direk Şampiyonlar Ligi'ne gitmemiz tarihi bir fırsat. Sizlerden, önümüzdeki 4 maç ve 12 puana göre yaşamanızı, uyumanızı ve çalışmanızı istiyorum. Sizlere inanıyor ve güveniyorum. Hedefe hep birlikte ulaşacağımızdan eminim.
VERİLEN SÖZ ÇABUK UNUTULDU
Futbolcular da hocalarının yaptığı bu konuşma üzerine "
4 maç 12 puana göre yaşayıp Şampiyonlar Ligi'ne gideceğiz" sözünü verdi. Bilic, F.Bahçe maçı sonrası düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin lig ikinciliği için sorduğu ısrarlı sorular karşısında oyuncularıyla yaptığı bu diyalogu basınla paylaştı. Ancak bu diyalogtan saatler sonra Gökhan Töre kurşunların hedefi oldu.
REİNA KAPANINCAYA KADAR...
Beşiktaş'ta
İletişim ve Medya Sorumlusu Can İpekçi ile futbolcuların ilk duraklarının
Kuruçeşme'deki Reina olduğu öğrenildi. Futbolcuların mekan kapanana kadar (04.00) burada eğlendiği belirtildi. Almeida, Motta ve Kerim buradan ayrılırken İpekçi ile diğer futbolcuların, Reina çıkışı kurşunlanma olayın gerçekleştiği
Esentepe'deki Bedroom adlı mekana gittikleri öğrenildi.
MAÇ ERTESİ 11:00 İDMANI ZORUNLU
Teknik Direktör Bilic sezon başından bu yana futbolcularının maçtan sonra
gece gezmelerine engel olmak için her maçın ertesi gününe idman koydu. Saat 11.00'deki bu idmana katılmak mecburi.
Gökhan Töre vurulmasıydı herkes antrenmanda olacak ve eğlencenin üstü kapanacaktı. Ancak şimdi gözler Bilic'e ve yönetime çevrildi.
ÖNCE SAĞLIK SONRA CEZA
Gökhan Töre'nin kurşunlanmasıyla son bulan eğlencenin ardından Beşiktaş yönetimi radikal kararlar almaya hazırlanıyor. Yönetim önce Futbol Şube Direktörü Önder Özen'le görüşecek ve
"Senin göreve getirdiğin Can İpekçi sana niye haber vermiyor" diye soracak. Ardından da cezalar kesilecek.
TERİM DE GÖKHAN İÇİN HASTANEYE KOŞTU
Bir
kurşunun iz bırakarak sol omzunu sıyırdığı, diğerinin sağ omzu ile kürek kemiği arasından girip vücuduna saplandığı Gökhan Töre dün ameliyat oldu. Milli futbolcuyu yöneticiler, Bilic, takım arkadaşları ve Milli Takımlar Genel Direktörü Fatih Terim'in de aralarında olduğu çok sayıda isim ziyaret etti. Başkan Fikret Orman ise hasta olduğu için gelmedi. Kaleci Tolga Zengin ''Gökhan gayet iyi. Vurulduğunu arabaya bindiği zaman anlıyor. Zaten mekandan yürüyerek çıkmışlar. Ne olduğunu anlamamışlar'' diye açıklama yaptı.
ORMAN'A DAHA ÖNCE İKİ KEZ RAPOR GİTTİ
Kurşun adres sormadı ama kurşunun geleceğinin de sürpriz olmadığı ortaya çıktı… Çünkü Beşiktaşlı futbolcuların gece hayatındaki aşırılıkları kulüp personelinin bile tepkisini çekmiş ve yaşanan olaylar daha önce iki kez Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'a rapor edilmiş. Kulüp çalışanlarının Orman'a,
"Futbolcular geceleri çok çıkıyor. Bu gezmelerde alkol sınırı aşılıyor. Bunu yaparken bazı kulüp çalışanları da yanlarında yer alıyor. İleride kulübün ve sporcuların başını ağrıtacak olaylar yaşanabilir" şikayetinde bulunduğu öğrenildi.
VURULDUM NE YAPAYIM?
Kavgada
iki kurşun yiyen Gökhan Töre'nin, Futbol Direktörü Önder Özen'i arayıp olayı anlattığı ve
"Hangi hastaneye gideyim" diye sorduğu belirtildi. Özen'in mekana yakın olduğu için futbolcuyu Florence Nigthingale Hastanesi'ne yönlendirdiği kulüp doktoru Ertuğrul Karanlık'ı da buraya gönderdiği öğrenildi.
Beşiktaş'ta Futbol Direktörü Önder Özen'in "Bilgimiz dahilinde dışarı çıkıyorlar" açıklamalarına rağmen yakın tarihte 4 futbolcu gece kulüplerinde yaşadıkları nedeniyle mahkemelik oldu. Bıçakla ve silahla yaralanmalar yaşandı. Bu konuyu yazarlarımıza sorduk. İşte yorumları:
AHMET ÇAKAR: KABUL EDİLEMEZ
Bu kulübün değil futbolcuların zaafı. Yorgun olarak maçlardan sonra dışarı çıkıp eğlenmek oyuncuların hakları gibi görünse de zaten yorgun olan vücudu uykusuzluk ve alkol bitiriyor. Üstelik yorgun ve sinirli futbolcular gece kulüplerinde ya alkolün etkisi ya da bize bir şey olmaz düşüncesiyle tuhaf işlere karışıyorlar. Bu durumu kulüplerin yapacağı fazla bir şey yok. Bu tamamıyla oyuncuların nefislerine hakim olmasıyla ilgili. Beşiktaş'ın ikinci olmak için çok yoğun bir konsantrasyona ihtiyacı varken bu yaşananlar kabul edilemez.
ERMAN TOROĞLU: HER KAFADAN SES
Beşiktaş'ta
her kafadan ayrı bir ses çıkıyor. Yönetici ayrı konuşuyor, bir menajerleri var, yetki sınırlarını bilemiyorum ama o ayrı konuşuyor. Teknik direktör var, o ayrı konuşuyor. Futbolcular ise bildiklerini okuyorlar. Futbolcu için maçtan bir gece öncesi önemli değildir. Asıl önemli olan maçtan sonraki zaman. Maç sonu futbolcuların kesin dinlenmesi gerekir yoksa bir 1.5 ayda aldıklarını hemen kaybederler. Sezona harika başlayan Beşiktaş'ta o günkü durumla bu günkü durum arasındaki farkın neden olduğu da böylece ortaya çıkmış oluyor.
MURAT ÖZBOSTAN: KONTROLDEN ÇIKMIŞ
Böyle
bir olayı ölüm olmadan atlattıkları için Allah'a şükretmek lazım.15'in üzerinde adale sakatlığı yaşayan bir kulüpte profesyonel oyuncuların yaşamlarına ne kadar dikkat ettikleri ortada.. Önemli bir maç sonrası gece sabahlara kadar eğlenmek, mekan mekan gezmek fazlaca garip!. Hele de kulübün basın sorumlusu da bu eğlencenin içindeyse.. Önder Özen, "Benim her şeyden haberim olur" demişti. O da belli ki artık kontrolü kaybetmiş, olaydan olaya koşmaktan yorulmuş!. Sayın Fikret Orman geride kalan 4 haftanın selameti için olaya ve takıma el koyup, profesyonel kadrolar için de bir karar almalıdır. En kötü şey kararsızlıktır.!