Ölümlü olduğunu biliyorsun ya, temel trajedimiz bu, hani öleceğini bilme hali... Şu başımızın belası zaman var ya, hepimizin hayatını etkileyen, ben de işte sanatçı olarak onu anlatmaya çalışıyorum. Ama eserlerim üzerine ne söylesem edebiyat olacak, oysa herkes kendi görüp eserlerden bir şeyler çıkartabilir" diye anlatıyor Cengiz Çekil, İstanbul'da açtığı yeni sergisini.
Çekil sanatı üzerine konuşmaktan çok hoşlanmasa da, kendisi Türk çağdaş sanatının önemli isimlerinden biri. Türkiye'de olduğu kadar, dünyada da tanınıyor. Eserleri Paris ve Berlin gibi, sanatın kalbinin attığı önemli kentlerde sergilendi. Geçtiğimiz yıl 11. İstanbul Bienali'nde, 1976-1980 arasındaki çalışmalarının ürünü olan işleri, uluslararası basında övgüler aldı. Ancak sanatçı, sanat dünyasının gösteriş ve hızından uzak çalışmalarını sürdürmesiyle tanınıyor.
1945 Niğde doğumlu Çekil saat tamircisi bir babanın oğlu. Küçük yaşlardan beri resimle uğraştığını, ilk yağlı boya tablosunu ortaokulda yaptığını hatırlıyor. Ankara Gazi Eğitim'de okuduktan sonra, 70'lerde devlet bursuyla Paris'teki École Nationale Supérieure Des Beaux-Arts'a devam etmiş. İlk sergisini de 1975'te Paris'te açmış. Sergiyi bir kahvenin bodrum katında açtığını anlatan Çekil, "O dönem galerilere ve müzelere karşıydık" diyor.
Çekil, 68 kuşağından olduğunun altını çiziyor. O günleri, "Bizimki bir tür romantizmdi. Dünyayı dönüştürebileceğimize dair bir inancımız vardı. Çok güzel şeyler yaşadık ama çok da telefat oldu. Onlar o düzeyde mi yaşanmalıydı, bu bir soru. Asla bir pişmanlığım yok ama o dönem, belki devenin yükünü eşeğin sırtlandığı bir dönem gibiydi. Şimdi seyreden bir toplum var" diye anlatıyor.
'TEK KÜLTÜR YOK'
Halen çalışmalarına İzmir'de devam eden, Beykent Üniversitesi'nde ders veren Çekil, "Şimdiki öğrenciler daha normal yaşıyor galiba. Bir sürü şey, gençliği başka şekilde biçimlendiriyor" sözleriyle sürdürüyor konuşmasını.
Çağdaş sanatın halka hitap etmediği iddiasına da itirazı var sanatçının: "Çağdaş sanatı zor anlayan bir kesim var ama arabeski anlamayan da çok. Zira toplum homojen değil. Tek kültür yok. Çağdaş toplumun özelliği bu; herkes farklı beğenilerden geliyor. Ama benim işlerimi herkes anlayabilir. Benim işlerime baktığınızda mutlaka bir iletişim kurarsınız. Çünkü çalışmalarım yaşadığımız ortamla ilgili. Zaten de 'doğru anlamak' diye bir durum söz konusu değil."
Cengiz Çekil'i ve sanatını merak edenler veya daha yakından tanımak isteyenler için, İstanbul'un yeni sanat mekânlarından Rampa'da dün açılan sergi iyi bir fırsat. Sergide yer alan, sanatçının belli dönemlerini temsil eden çalışmaları arasında,
Bildiriler I-IV,
Yer Demir Gök Bakır ve
Paramparça gibi, ilk defa İstanbul'da gösterime sunulan eserleri de buluyor. Sanatçının, güncelliğini koruyan ve yapıldıkları dönemin üretim biçimleri ve sorunlarıyla örtüşen işlerini kamu belleğine yeniden sunma amacı taşıyan sergi, 10 Temmuz'a kadar görülebilir.
Tel: 212 327 08 00