Özel mülkiyete ait olduğu için kamulaştırılması gereken mağaralar, sahipleri tarafından patates ve kışlık erzak deposu olarak kullanılıyor. Türkiye'nin ikinci Hasankeyf'i olmaya aday olan 'Hayalet şehir' de çoğu çift katlı 30'dan fazla mağara bulunuyor.
TÜRKİYE'NİN İKİNCİ HASANKEYF'İ
Bitlis Eren Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Doç. Dr. Mehmet Demirtaş, Ahlat'ın, Doğu Anadolu Bölgesi'nde ilk yerleşim alanlardan biri olması nedeniyle bu mağaraların Neolitik Çağ'dan itibaren kullanılmaya başlandığının tahmin edildiğini belirterek şöyle konuştu: "Bölgede meydana gelen şiddetli depremler, kuraklık nedeniyle sulak vadilere yerleşme ihtiyacı, harp ve istilalar sonucu yerleşmelerin tahrip edilmesi, sert iklim koşulları gibi nedenler mağara yerleşmelerinin ortaya çıkmasında etkili olmuş. Ahlat Ovakışla beldesi yolu üzerinde Ahlat merkeze 5 km uzaklıktaki harabe şehir, bölgedeki doğal zenginlikleri açısından Dicle Nehri üzerinde kurulu bulunan ikinci bir tarihi Hasankeyf olacak güzelliğe sahiptir. Fakat Bitlis'te birçok tarihi değerin harap edildiği gibi burası da eski kiliseler ve mezarlar gibi tamamen yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Buranın yok olup gitmemesi için biran önce buranın korunması gerekiyor. Ahlat'ın çeşitli kesimlerinde yüzlerce mağara bulunuyor. Ahl't'taki mağaralar kümesi genellikle Harabeşehir ve Sultan Seyit dereleri, Kırklar Vadisi, Madavans Deresi, Yuvadamı köyü civarında Gaban Deresi Vadisi ile Harabe Hulik köyü mevkiinde."
BİNLERCE YILLIK MAĞARALARIN SAHİBİ VAR
Bitlis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri mağara evler konusunda şu bilgileri verdi: "Özel mülkiyette bulunan tarihi yerlerin yapılması ve onarılması için bize müracaat etmelerini söylüyoruz. Zaten bakanlık özel mülkiyete destek veriyor. İlk önce projelerini hazırlayacaklar. Kurula sunacaklar daha sonra bizim denetimizde restorasyonu yapılacak. Ahl't Harabe şehrin kesin inşaat yasağı var. Zaten birinci derece arkeolojik sit alanı fakat oradaki mağara elverin birçoğu vatandaşların mülkiyeti altında. Ancak bazıları vatandaşların mülkiyeti altında ve biz oraları daha kamulaştıramadık. O mağaralar özel mülkiyet kapsamındadır. Kendi malları olabilir ama öyle gelişi güzel kullanıp yıpratılamaz. Harabe şehir bizim denetimimizde depo olarak kullanılarak patates torbaları üst üste istifleniyor."
MAĞARALAR ASIRLARDIR DOĞAL ERZAK DEPOSU OLARAK KULLANIYOR
Vatandaşlar ilçede bulunan onlarca mağara evi konserve, turşu, elma, bulgur, kabak, soğan, patates gibi gıda maddelerini muhafaza etmek için kullanıyor. Mağaraların içinin yazın serin kışın ise sıcak olmasından dolayı erzaklar uzun süre bozulmadan korunabiliyor.
Mağara sahiplerinden Cihan Yanıcı mağara evlerin dışarıya oranla yazın serin kışın sıcak olduğuna dikkati çekti.
Alaaddin Seven ise mağaraların vazgeçilmez erzak depoları olduğunu belirterek, "Şu an mağara evlerde bin tona yakın patatesi depoladık ve yaz ayına kadar muhafaza ediyoruz." diye konuştu.