Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Ayet ayet, sure sure biz susacağız, Kur'an konuşacak bu kanalda. Hep birlikte biz susacağız ve Kur'an konuşacak. Biz de hep birlikte onu dinleme lütfuna, ikramına kavuşmuş olacağız" dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı, 1952 yılında radyodan ilk kez Kur'an-ı Kerim okunmasına vesile olan zamanın Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Hamdi Akseki'nin ismini taşıyan camide 24 saat Kur'an-ı Kerim yayını yapan "Kur'an Radyosu" kurudu.
Ramazanın ilk gününde yayın hayatına başlayan Kur'an radyosu ilk etapta büyükşehirlerde dinlenebilecek. Ramazan sona ermeden Türkiye genelinde yayın yapması planlanan Kur'an radyosunun, uluslararası yayın yapması da hedefleniyor.
Radyonun ilk programını Kur'an-ı Kerim tilavetiyle Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez yaptı. Görmez, yayın hayatına ilk adımını atan radyoda ilk inen ayetlerin yer aldığı Alak Suresi'ni okudu.
"Müminlerin yüreklerindeki kirleri yıkar, götürür"
Ramazanın "yaz sonunda yağıp yeryüzünü tozlardan temizleyen yağmur" olduğuna işaret eden Görmez, "Nasıl ki, sonbahar yağmuru yeryüzünü kirinden, pasından temizleyip yıkarsa ramazan ayı da müminlerin yüreklerindeki bütün kirleri öyle yıkar götürür" dedi.
Görmez, Tarık Suresi'nde "Şüphesiz bu Kur'an Hak ile batılı ayırt eden bir sözdür. O boş bir söz değildir" ayetini dinleyiciler ile paylaştı.
Görmez, "Bir kitap düşünün ki en güzel sözlerle bize Rabbimizi tanıtmaya geldi. Bir kitap düşünün ki en güzel sözlerle bize kendimizi anlatmaya geldi. Neden var olduğumuzu, nereden geldiğimizi, nereye gideceğimizi mebdeimizi, meadimizi anlatan bir kitap Kur'an-ı Kerim. Bir kitap düşünün ki, bize hayatın manasını, dünyaya gelişimizin gayesini, varoluşumuzun hakikatini anlatmaya geldi" ifadesini kullandı.
Hazreti Mevlana'nın "Herkes Kuran'ı, Kuran'a hizmeti kadar anlar" sözünü hatırlatan Görmez, "Bu söz önemli bir söz. Çünkü Kuran-ı Kerim sadece bize teoriler öğretmeye gelen bir kitap değildir. Kur'an aynı zamanda sürekli bizimle beraber hakikate doğru bizi götüren ve o hakikati bize yaşatan bir kitap aynı zamanda" dedi.
"Gözyaşları ile okunan aşrı şerif"
Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığının 3 Mart 1924'te kurulduğunu, zaman zaman millete hizmet yolunda imkansızlıklarla karşılaştığını ancak imkansızlıklarının her zaman aşabildiğini bildirdi. 1952'de ilk defa radyodan Kur'an-ı Kerim okunacağı belirtildiğinde Türkiye'deki bütün şehirlerde, bütün kasabalarda, köylerde radyoların üzerinde insanlar birleşmiş bir araya gelmiş ve hep birlikte hasretle Kur'an-ı Kerim okunmasını beklediklerine dikkati çeken Görmez, şöyle devam etti:
"Zamanın Diyanet İşleri Başkanı Allah rahmet eylesin Ahmet Hamdi Akseki Hocamız ki şu anda yayınımızı Ahmet Hamdi Akseki Camisi'nin altında kurulan radyomuzdan yapıyorum. O zaman bir heyetle birlikte, arkadaşlarıyla birlikte TRT'ye gideceklerdir ve büyük bir aşkla, büyük bir hasretle, tevessülle, Kur'an-ı Kerim ilk defa radyodan okunacaktır. Büyüklerimiz bunu Anadolu'nun en ücra köşesinde bir bayram olarak nasıl kutlandığını bizlere ifade eder. Gözyaşlarıyla radyodan bir aşrı şerifin okunuşunu dinlemişlerdir. Daha sonra teknoloji ilerledikçe, imkanlar geliştikçe bu hizmetler çok daha artmış. Şimdi Allah'a hamdolsun iki yıl önce Diyanet radyo yayına girmiş oldu."
"Biz susacağız, Kur'an konuşacak"
Kur'an-ı Kerim'in kalpleri itminana ve huzura kavuşturan en büyük huzur kaynağı olduğunu belirten Görmez, "Hem onu dinlemekle can kulağıyla dinleyerek Rabbimizle konuşmuş olacağız, çünkü Kur'an aynı zamanda Allah'la Rabbimizle, kulları arasında bir diyalogdur, bir konuşmadır. Hem birlikte hep birlikte Rabbimizin her insana göndermiş olduğu ilahi kelamı dinlemiş olacağız" ifadesini kullandı.
"Ayet ayet, sure sure biz susacağız, Kur'an konuşacak bu kanalda. Hep birlikte biz susacağız ve Kur'an konuşacak. Biz de hep birlikte onu dinleme lütfuna, ikramına kavuşmuş olacağız" diyen Görmez şöyle dua etti:
"Bunu bize lütfettiği için Yüce Rabbimize tekrar hamdüsena ediyorum. Ve bu kanaldan inşallah ebediyete kadar Kuran'ın hakikatleri en güzel bir şekilde anlatmayı Yüce Rabbimiz bizlere nasip eylesin. Hizmet ettiğimiz Kur'an'ı hizmet ettiğimiz kadarıyla bütün kardeşlerimize, belki ileride başka lisanlarda, başka dünyalara da hitap edebilecek şekilde anlatmayı, anlattıklarımızı anlamayı, fehmetmeyi ve hayatımıza tatbik etmeyi bizlere nasip ve müyesser eylesin diyorum. Radyomuzun hayırlara vesile olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum hem size, hem bize, hepimize, ülkemize, gönül coğrafyamızdaki bütün kardeşlerimize hayırlı olsun diyorum."