Bunu kelimelere dökmek ne kadar acı olsa da trafik kazası sonucunda araçların denize veya göllere uçtuğu ve bu esnada aracın içindekilerin nefessizlikten hayatlarını kaybettikleri oluyor. Bu bilgiler sayesinde bir gün başınıza talihsiz bir olay gelmesi durumunda alacağınız önlemi bileceksiniz. Görüntülerde yetenekli dalıcı ve Manitoba Üniversitesi'nde araştırmacılık yapan Dr. Geoff Giesbrecht aracınızla beraber suya düşmeniz halinde kurtulmanız için ne yapmanız gerektiğini anlatıyor. Gordon, 'Suya düştükten 30 ile 60 saniye arasında mutlaka araçtan çıkmanız gerekiyor ve bu saniyeler hayati' diyor.Öncelikle bilmeniz gereken nokta, otomobil suya düştükten sonra kapılarının su basıncı nedeniyle açılmayacak olmasıdır. Su aracın içine tamamen dolana ve iç-dış basınç eşitlenene dek kapılar açılmayacaktır. Boşuna kapıyı açmaya çalışarak enerjinizi tüketmeyin. Otomobil kontrolünüzden çıktığı ve suya yöneldiği anda yapacağınız ilk hareket hemen o an camları açmak ve emniyet kemerinden kurtulmaktır. Bu hareketi zaman içinde çalışarak refleks haline getirmenizde yarar vardır. 'Eğer camlarınız otomatikse camları açan motorlar çalışmıyorsa ya da pencereleri açan kolu çeviremiyorsanız, ayağınızla, omzunuzla ya da ağır bir cisimle vurarak camı kırmaya çalışın. Eğer pencereleri açamıyor ya da kıramıyorsanız, sakin olun ve paniğe kapılmayın. Otomobilin içine su dolana dek bekleyin. Su başınıza ulaştığında derin bir nefes alın ve nefesinizi tutun. Şimdi iç ve dış basınç eşit olmalıdır. Kapıyı açmayı başarabilir ve yüzeye doğru yüzebilirsiniz.' Joshua Piven ve David Borgenicht'in kaleme aldığı, Dharma yayınlarından çıkan kitapta bir uçağı yere indirmekten, köpekbalığı saldırısına, arabada bebek doğurtmaktan, bombalı bir paketi tanımaya kadar bir çok konuda 'hayat kurtarmanın' püf noktaları anlatılıyor. Kitaba göre 'berbat durumda' kalındığında yapılması gerekenlerden bazıları şöyle: Dağ aslanıyla karşılaşırsanız: Kaçmayın, kaçmak sadece onun daha fazla dikkatini çekmenize neden olur. Paltonuzu açarak kendinizi daha büyük gösterin. Çömelmeyin. Yanınızda küçük çocuklar varsa, onları kucağınıza alın, daha iri görünmek için elinizden geleni yapın. Yavaşça geri gidin ya da hayvan uzaklaşana kadar bekleyin Eğer saldırgan davranmaya devam ediyorsa, ona taş atın. Size saldırırsa, dövüşerek karşılık verin, özellikle gözlerine ve ağzına vurun. Genellikle avlarının boynunun arkasına öldürücü bir ısırık attıkları için ne olursa olsun boynunuzu ve boğazınızı koruyun. Zehirli yılan saldırısına karşı ne yapmalı: 'En kısa sürede ısırığı su ve sabunla yıkayın. Isırılan bölgeyi hereketsiz ve kalp düzeyinin aşağısında tutun. Bu zehrin akışını yavaşlatacaktır. En kısa sürede tıbbi yardım alın. Eğer 30 dakika içinde tıbbi yardım bulamayacaksanız, zehrin akışını yavaşlatmak için ısırığın üzerini beş ya da on santim kalınlığında bir bandaj ile sıkıca sarın. Eğer yanınızda bir emme aleti varsa herhangi bir yarık açmadan zehiri yaradan çekmeye çalışın. Zehiri ağzınızla emmeye çalışmayın, ağız yoluyla kana karışabilir.' Timsahla nasıl mücadele edilir: 'Eğer topraktaysanız, timsahın sırtına çıkmaya ve boynuna bastırmaya çalışın. Timsahın gözlerini örtün, bu genellikle onu daha sakinleştirir. Eğer size saldırırsa, siz de onun gözlerine ve burnuna saldırın. Bunun için elinizdeki herhangi bir silahı ya da yumruklarınızı kullanın. Eğer timsahın ağzı, bir organınızın üzerine kapanmışsa, burnuna vurun ya da yumruk atın. Genellikle timsahlar burunlarına hafifçe vurulsa bile ağızlarını açarlar. Ağızları ile yakaladıkları şey her neyse onu bırakırlar ve geri çekilirler. Eğer timsah sizi çenelerinin arasında tutuyorsa, onun sizi sallamasını ya da döndürmesini engellemelisiniz, bu ani hareketler ciddi doku yaralanmalarına neden olur. Küçük bir kesik ya da yaralanma bile olsa enfeksiyonu tedavi etmek için çok çabuk bir şekilde tıbbi yardım alın. Çünkü timsahların ağzında büyük miktarda patojen vardır.' Kitaba göre, bombalı paketi tanımak için şu unsurlara dikkat etmek gerekiyor: 'Eğer postacı beklenmeyen hacimli bir mektup ya da paket getirirse, üzerine baskı uygulamadan şişkinlik, çıkıntı, biçimsiz bir şekil olup olmadığını inceleyin. Özellikle dengesi eşit olmayan paketleri kontrol edin. Elle yazılmış şirket adresleri veya etiketler alışılmadık durumlardır. Bu şirketin gerçekten varolup olmadığını ve gerçekten size paket gönderip göndermediğini kontrol edin. Telle sarılmış paketlerden kuşkulanın, modern paketleme malzemelerinde sicim veya tel bulunmaz. Küçük paket veya mektupların üzerinde aşırı posta ücreti olması durumunda dikkatli olun. Bu, o nesnenin ağırlığının postahane tarafından tartılmadığını gösterir. Delik, özellikle yağ lekeleri, dışa taşmış tel uçları ya da aşırı derecede bantlanma gibi durumlarda dikkatli olun. Gönderi adresi olmayan ya da anlamsız adresler yazılı olan paketler karşısında dikkatli olun.' Üzerinize çığ düşerse: 'Serbest stilde yüzme hareketi ile karın üzerinde kalmak için mücadele edin. Eğer kara gömülmüşseniz, kurtulmak için en iyi şansınız, birinin sizi görmüş olmasıdır. Çığ sırasında düşen kar, sıkı bir kartopu gibidir. Kazarak dışarı çıkmanız çok zordur. Eğer sadece kısmen gömülmüşseniz, ellerinizle kazarak ya da kara tekme atarak dışarı çıkabilirsiniz. Kayak bastonunuz hala elinizde duruyorsa, bir açıklık görene ya da hissedene kadar çeşitli yönlerde kara saplayın, sonra bu yönde kazmaya başlayın. Eğer yapabilirseniz, çevrenizde küçük bir çukur kazın ve içine girin. Tükürün, tükürüğünüz aşağı doğru akacak ve size yukarısının hangi yönde olduğu hakkında bir fikir verecektir. Yukarı doğru çabucak kazarak çıkmaya çalışın.' Köpekbalığı saldırısına uğrarsanız: 'Eğer size doğru gelen veya saldıran bir köpekbalığı varsa, elinizdeki herhangi bir şey ile köpekbalığının acıya en duyarlı bölgeleri olan gözlerine ya da solungaçlarına vurun. Bu bölgelere hızlı, sert, art arda dürtüşler yapın. Köpekbalığına vurmak, ona aslında savunmasız olmadığınızı söylemek demektir. Her zaman grup halinde kalın, köpekbalıkları daha çok tek kalan kişilere saldırmaktadır. Kıyıdan çok uzaklaşmayın. Geceleyin ya da alacakaranlıkta suya girmeyin. Kanayan açık bir yaranız varsa suya girmeyin. Parlayan mücevherler takmamaya çalışın, çünkü yansıyan ışık balık pullarının parıldamasına benzer. Parlak renkli mayolar giymekten kaçının.' UÇAK KAZASINDAN SAĞ KURTULMANIN YOLLARI! Büyük bir uçakta uçtuğunuza emin olun Çünkü uçak ne kadar büyük olursa gövdesi olası bir çarpmaya karşı o kadar sağlam olur. Bu da sizin herhangi bir kazada uçağın içinde savrulup ölmenize engel olur. ZAYIF, GENÇ ERKEKLER DAHA ŞANSLI Federal Havacılık Kurulu'nun yaptığı araştırmaya göre genç zayıf erkekler kaza yapan bir uçaktan en kolay çıkan kişiler olarak belirlenmiştir. İstatistiklere göre genç ve zayıf erkekler uçaktan en çabuk çıkan kişiler olarak belirlendi. Yaşlı ve kilolu kadınlar bu konuda en şanssız kişiler olarak belirlenmiştir. AKILLI GİYİNİN Takım elbise ya da topuklu ayakkabılar olası bir kaza sırasından uçaktan çıkmak için engel yaratabilir. Her ne kadar moda dünyası bu fikirden hoşlanmasa da, gündelik kıyafetler uçakta yaşanabilecek bir kriz anında hayatınızı kurtarabilir. KULAĞINIZI AÇIK TUTUN Uçakta yapılan zorunlu uçuş güvenliği bilgilendirmelerine dikkat edin. Belki aynı konuşmayı 100 kez dinlediniz, belki ezberlediğinizi düşünüyorsunuz… Ama uçuş güvenliği bilgilendirmeleri olası bir kaza durumunda acil çıkış kapılarını kolayca bulmanızı ve güvenlik malzemelerine ulaşmanızı sağlayabilir. KOLTUĞUNUZU İYİ SEÇİN Uçakta acil çıkış kapısına en yakın koltukta oturmak olası bir kaza sırasında kurtulma şansınızı çok arttıracaktır. Acil çıkış kapılarının yanında oturamasanız bile en fazla 5 sıra gerisinde olmaya dikkat edin. OKSİJEN MASKESİ DEYİP GEÇMEYİN Oksijen maskelerinin düşmesi durumunda vakit kaybetmeden maskenizi takın. Oksijen eksikliğinin ölümcül tehlike yaratması 60 saniye gibi kısa bir sürede gerçekleşir. Başkalarına yardım etmeye çalışmadan önce kendi maskenizi takmayı unutmayın. KEMERLERİ BAĞLAYIN Uçuş sırasında kemerinizin bağlı olmasına özen gösterin. Türbülansın ne zaman yaşanacağı belli olmaz, ve olası bir kriz durumunda en son isteyeceğiniz şey başınızı tavana vurmaktır. Uçuş güvenliği bilgilendirmelerinin en saçma kısmı gibi gözükse de korunma pozisyonuna dikkat edin. Herhangi bir kaza sırasında korunma pozisyonu almak başınızı, kollarınızı ve bacaklarınızı ciddi darbelere karşı korur. 90 SANİYENİZ VAR Olası bir kaza sonrası uçağın enkazındaki yangından ve dumandan kaçmak için yaklaşık 90 saniyeniz var. Bagajınızı almaya çalışmayı aklınızdan bile geçirmeyin. 3'E 8 KURALINA DİKKAT! Bu bilgi genellikle pilotlar için olsa da siz de faydalanabilirsiniz. Uçuşlarda en tehlikeli dakikalar kalkıştan sonraki ilk 3 dakika ve inişten önceki son 8 dakikadır. O dakikalar içerinde olası bir kriz durumuna karşı hazırlıklı olmaya özen gösterin. Ve bunları okumanıza rağmen sakın unutmayın. Uçak yolculuğu, karayolunda ölmenizden daha az risk taşır.